Türk Tabipleri Birliği İzleme Kurulu Covid-19 Pandemisi 4’üncü Ay Değerlendirme Raporu’nda, olgu ve ölüm sayılarının yeniden açılma ve normalleşme sürecinin olumsuz sonuçlarını gösterdiği bildirildi. Raporda, "Hastalık ve ölümlerin, Avrupa ülkelerinin hemen hepsine kıyasla daha yüksek seyretmesi 'kontrollü normalleşme' döneminde Türkiye'nin mevcut avantajını da yitirdiğini göstermektedir" denildi.

TTB'den, Covid-19 pandemisi 4. ay değerlendirme raporu: Normalleşmenin sonuçları olumsuz

BİRGÜN/ ANKARA

Türk Tabipleri Birliği (TTB) İzleme Kurulu Covid-19 Pandemisi 4’üncü Ay Değerlendirme Raporu’nu açıkladı. Raporda, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Türkiye’de ilk vakayı duyurduğu basın toplantısında “Bir veya birkaç vaka salgın olarak görülmemelidir, bir hasta topyekûn risk değildir” cümlelerini kurmasının üzerinden dört ay geçtiği hatırlatılarak “TTB, Kayıhan Pala başta olmak üzere halkın sağlığı için üzerine düşenleri yerine getirmeye devam edecektir” ifadelerine yer verildi.

SONUÇLAR OLUMSUZ

Raporun "Pandemide Son Durum" başlıklı bölümünde, Türkiye’de ilk vakanın duyurulmasından bu yana 16 haftanın geride kaldığı belirtilerek “Türkiye’de doğrulanmış olgu sayısı 5’inci ve 6’ncı haftada tepe noktasına ulaşmış, doğrulanmış ölüm sayısı ise 6’ncı haftada en yüksek sayısıyla karşımıza çıkmıştır. Ülkemizde salgın eğrisi 6’ncı haftadan sonra tepe noktasına ulaşarak bükülmüş, ancak doğrulanmış olgu sayısı ve doğrulanmış ölüm sayısı çıktığı hızla azalma göstermemiştir. 13’üncü haftada en düşük sayıda seyreden olgu sayısı 14’üncü hafta ve sonrasında artış göstermiş; 14’üncü haftada en düşük düzeyde seyreden ölüm sayısı ise 15’inci hafta ile birlikte artmaya başlamıştır. Haftalık olgu ve ölüm sayıları 12’inci haftanın sonundan itibaren (1 Haziran) gerçekleştirilen yeniden açılmanın ve normalleşmenin olumsuz sonuçlarını gösterir niteliktedir” denildi.

TÜRKİYE DAHA KÖTÜ BİR TABLODA

"Türkiye'deki toplam hasta yükü ve ölümlerin, salgının ilk döneminden bu yana salgının etkilerini hafifletmek yerine onu bastırmayı hedeflemiş ülkelere kıyasla daha kötü bir tabloda olduğu görülmektedir. Bu durum salgını baskılama dışındaki tüm stratejilerin daha fazla sayıda hastalık ve can kaybına yol açarak birey ve toplum sağlığını koruyamadığını göstermektedir" denilerek şu ifadeler yer verildi:

"Mevcut veriler, Türkiye'nin, gerek bölge, gerek kimi Avrupa ülkeleri, gerekse de salgını baskılayan ülkelere kıyasla COVID-19 salgınının toplumdaki yaygınlığı açısından daha olumsuz bir durumda olduğuna işaret etmektedir. Öte yandan hastalığa bağlı ölümler, özellikle 1 Haziran 2020 öncesi dönemde, Almanya, Birleşik Krallık, Fransa, İran, İspanya ve İtalya’dan daha düşüktür. Kuşkusuz anılan ülkelere kıyasla ölümlerde gözlenen bu olumlu tablonun altında sağlık çalışanlarının özverili çabaları ve İran haricinde Türkiye'nin daha genç olan nüfus dinamiği yatmaktadır. Bununla birlikte 1 Haziran 2020 sonrası dönemde Türkiye’de gözlenen hastalık ve ölümlerin, Rusya dışında Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin hemen hepsine kıyasla daha yüksek seyretmesi 'kontrollü normalleşme' döneminde Türkiye'nin mevcut avantajını da yitirdiğini göstermektedir."

COVID-19 VE MEDYA

“Covid-19 pandemisi, insanların haber ve bilgi alma ihtiyacını artırdı” denilen raporda, “Tehlike altında oldukları duygusuna kapılan insanlar, en güvendikleri haber kaynağına yöneldiler. Bu da çoğunlukla televizyonlar ve internet siteleri oldu. Haber kaynağı olarak sosyal medyaya başvurunun azalmasında bu mecrada yalan, yanlış ve manipülatif bilgilerin dolaşımına zemin oluşturması etken oldu. Sosyal medya zaten haber verme amaçlı mecralar olarak oluşturulmamıştır. Haber ve bilgi vermek, geleneksel medyanın temel işlevidir” tespiti yer aldı.

YENİ EKRAN YILDIZLARI YARATILDI

Raporda, “Pandemi döneminde geleneksel medyanın bütün öznel kaygıları bir yana bırakarak toplum sağlığına katkıda bulunma amacıyla hareket etmesi, bilgilendirmesi ve uyarması gerekir” denilerek “Ancak Türkiye'de geleneksel medya hem kamu yöneticilerinin gerektiğince şeffaf olmaması ve siyasi iktidarın gözü kapalı biçimde desteklenmesi hem de tiraj/reyting endişelerinin bir yana bırakılmaması ve habercilikteki “magazinelleşme” gibi etkenlerle işlevini tam olarak yerine getiremedi. Medyanın en başarılı olduğu nokta, pandemi döneminde yeni ‘ekran yıldızları’ yaratmasıydı” ifadelerine yer verildi.

Raporun tamamı için tıklayın