TMMOB, İzmir Tabip Odası ve İzmir Barosu ortak bir açıklama yaparak, tüm kurumsal yapıları ve üyeleriyle birlikte, bütünsel bir organizasyon kapsamında işbirliği ve dayanışma içerisinde olduklarını açıkladı

“Tüm gücümüzle dayanışma içindeyiz"

BERKAY SAĞOL

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), İzmir Barosu ve İzmir Tabip Odası 30 Ekim günü İzmir'in Seferihisar açıklarında yaşanan 6.9'luk deprem sonrası Baro Bahçe'de, 'deprem felaketi dayanışma çalışmaları, değerlendirme' üzerine ortak bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı TMMOB İKK Dönem Sekreteri Aykut Aydemir okudu.

Davaların takipçisi olacaklarını belirten Akdemir, "30 Ekim Cuma günü meydana gelen deprem İzmir’de önemli miktarda can ve mal kaybına yol açmıştır. Acımız büyüktür, ancak ilgili kurumlar, gönüllüler ve tüm yurttaşlarla birlikte yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Bu felaketin sorumluları ile ilgili gereğinin yapılacağını, sürecin takipçisi olacağımızı bir kez daha belirtiyoruz. Yaşadığımız süreçte yurttaşlarımızın yaşam hakkı vazgeçilmez önceliğimizdir” dedi.

Süreç içinde sahada gerçekleştirilen çalışmalarda iş birliği içinde olacaklarını belirten Akdemir, "İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kentimize yönelik envanter çalışmasının TMMOB ile birlikte yürütüleceğinin belirtilmesi olumludur. Açtığımız dayanışma masasına yapılan yoğun ilgi halkımızın talebinin de bu yönde olduğunu göstermiştir. Bilim kurulu ile afetlerde görev almış deneyimli ekibiyle, kadroları ile bilgi ve birikimini İl Hıfzıssıhha Kurulunda aktarmaya, müzakere etmeye, aksaklıkların tespiti ve çözümünde sahada da görev almaya hazır olan Tabip Odası'nın işbirliği kabul edilmemektedir. Binlerce avukatın ofisi altüst olmasına rağmen karşılıksız hukuki destek sunacağını açıklayan Baro'nun birikiminden adaletin tahsisi için faydalanılmalıdır. Sahada yaptığımız tespitlere göre; ihtiyaçların giderilmesine ve sorunların çözümüne yönelik yapılacak çalışmalarda ilgili kurumlarla dayanışma ve işbirliği içinde olacağımızı deklare ediyoruz" diye konuştu.

'YARDIM ÇALIŞMALARI DÜZENSİZ'

Gönüllülerin çalışmalarında, sevkinde ve idaresinde aksaklıklar görüldüğünü vurgulayan Akdemir; "Enkaz ve çadır alanlarında bilgi, iletişim ve danışma masaları kurularak insanların soruları ve sorunları olabildiğince cevaplanmalı ve insanların çaresizlik duygusu artırılmamalıdır. Depremin başlangıcından bu yana deprem bölgesinde arama - kurtarma çalışmaları yürütülürken kurumlar ve gönüllü kuruluşların desteği ile depremden zarar görenlerin İhtiyaçları giderilmesi için çalışma yürütülmektedir. Deprem sonrası geçici barınmadan kalıcı arınmaya geçişin uzaması ve yaklaşan kış koşulları dikkate alındığında yürütülen çalışmaların doğru yönetilmesi ve planlanması önem kazanmaktadır. Mevcut durumda yardım çalışmalarının düzensizliği, yardımların gerçek hak sahiplerine adil olarak dağıtılması, gönüllülerin organize bir şekilde sevk ve idaresinde aksaklıklar görülmektedir. Geçici barınma alanlarının yerleri bir an önce belirlenmeli, önümüzdeki kış koşulları da dikkate alınarak bu alanlar sağlıklı ve güvenli yaşam için gerekli alt yapıya kavuşturulmalıdır” ifadelerini kullandı.