Erdoğan seçim kampanyasında “doğru” kavramı üzerinde dursa da tüm siyasetini yalan üzerine kuruyor. Kılıçdaroğlu’nun söylemediği ifadeler söylenmiş gibi sunuluyor. Diyanet’in ve TOKİ’nin kaldırılacağından İHA-SİHA’ların satılacağına, HÜDA PAR’ın ittifakta olmadığından polisin tasfiye edileceğine kadar birçok yalan meydanlarda söyleniyor.

Tüm kampanyası yalan üstüne
Erdoğan Sultanahmet Cami'nin açılışında Kılıçdaroğlu'nun Diyanet'i kaldırmak istediğini iddia etmişti. (Fotoğraf: AA)

Mustafa KÖMÜŞ

“Ben size yalanı asla tavsiye edemem” Bu sözler, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 1 Mayıs’ta katıldığı Memur-Sen Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmadan. Erdoğan’ın bu sözleri gibi AKP de seçim kampanyası olarak “doğru” ifadesini kullanıyor.

Partinin seçim sloganı “Doğru adımlarla yola devam”, Erdoğan’ın seçim sloganı ise “Doğru zaman doğru adam.” Her ne kadar bu sloganlar kullanılsa da AKP’nin seçim mitinglerinde, yapılan toplu açılışlarda konuşmalardan yalan eksik olmuyor. Başta Erdoğan olmak üzere milletvekili adayları muhalefeti yıpratmak için sürekli yalana başvuruyor. 

Diyanet İşleri’nin ya da TOKİ’nin muhalefet tarafından kaldırılacağından HÜDA-PAR’ın Cumhur İttifakı’na dahil olmadığına kadar türlü yalanlar söyleniyor.

Seçim süreci başladığından beri iktidar yetkililerinin ağzından çıkan yalanlar ve gerçekler şöyle:

HÜDAPAR VE HİZBULLAH İLİŞKİSİ

Yalan: Erdoğan katıldığı bir televizyon yayınında “Şu anda HÜDA PAR'a yakıştırılmak istenen bazı çirkinlikler var. Bunların hepsini zaten HÜDA PAR yetkilileri kabul etmiyorlar. Böyle bir şey yok. 'Bizim terör örgütleriyle yakından uzaktan hiçbir ilgimiz olmamıştır. Hiçbir ilgimiz de olmaz' diyorlar” dedi.

Gerçek: HÜDA PAR’ın eski Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Bahattin Temel, Mehmet Ali Doyar, Mehmet Sait Rüzgâr, Salih Barlak, Sait Şahin, Abdulsamet Yalçın, 26. Dönem İstanbul Milletvekili adayı Fikret Gültekin Hizbullah’tan yargılanıp hüküm giymişlerdi.

HÜDAPAR CUMHUR İTTİFAKI'NA DAHİL DEĞİL Mİ?

Yalan: HÜDA PAR’la ilgili Cumhur İttifakı’na gelen eleştiriler üzerine AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan “HÜDA PAR ayrı bir parti. Biz bir ittifak yaptık, Cumhur İttifakı. İttifakı biz Sayın Erdoğan, Bahçeli, Destici ve Erbakan ile yaptık. Bizim HÜDA PAR ile ittifakımız yok. HÜDA PAR, Erdoğan’ı destekleme kararı aldı” dedi. AKP İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş ise "HÜDA PAR, dört partinin oluşturduğu Cumhur İttifakı'nın içerisine imza atarak ittifak ortağı olarak gelmemiştir” dedi.

Gerçek: HÜDA PAR Cumhur İttifakı’nı dışarıdan desteklemiyor. HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu dahil 4 kişi AKP listelerinden vekil adayı gösterildi. Ayrıca bizzat Erdoğan HÜDA PAR’ın ittifakta olduğunu ifade etti. Erdoğan, “HÜDA PAR tamamen yerli ve milli yapı. Biz ittifakımızın ilkelerinde uyumlu olmuşuz. Uyum olmazsa Cumhur İttifakı'nın içerisinde yol yürümeyiz” dedi.

KANDİL'LE GÖRÜŞME İDDİASI

Yalan: Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alan Erdoğan, "Ne yazık ki birileri başta Bay Bay Kemal olmak üzere Kandil'den görüşmeler yapıyorlar. Yazıklar olsun" dedi. Başka bir açıklamasında ise “Terör örgütünün saldırılarından ürkmedik. Bay bay Kemal gibi onların uzantılarıyla gidip görüşmeler yapmadık” ifadelerini kullandı.

Gerçek: Kandil’le CHP’nin ya da Millet İttifakı’nın herhangi bir görüşmesi olmadı. Bunun aksine iktidarın bir heyeti İmralı’ya gönderdiği iddia edildi. Ayrıca çözüm süreci boyunca hem Kandil’le hem de İmralı’yla çeşitli görüşmeler gerçekleştirilmişti.

HAVALİMANI'NA 'ÇÖKTÜLER'

Yalan: Erdoğan 30 Nisan’daki İzmir mitinginde “Adnan Menderes Havalimanı'nı İzmir'e biz yaptık. İzmir'e bu yakışırdı” ifadelerini kullandı.

Gerçek: Havalimanının temelini 1984 yılında Kenan Evren attı. 17 Kasım 1987'de dönemin başbakanı Turgut Özal’ın katılımıyla açıldı.

TOKİ

Yalan: Erdoğan 2 Mayıs’taki Antalya mitinginde Kılıçdaroğlu’nun TOKİ’yi kaldırmak istediğini iddia etti. “Bay bay Kemal, TOKİ'yi kapatacakmış. Neyi kapatıyorsun? Bay bay Kemal, TOKİ'yi sana bu millet yedirtmez!” diye konuştu.  

Gerçek: Kılıçdaroğlu’nun TOKİ’nin kaldırılacağına dair bir söylemi yok. Tersine Millet İttifakı ortak mutabakat metninde TOKİ’ye ilişkin şu ifade yer alıyor: “TOKİ’nin hesaplarının şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda hazırlanmasını ve Sayıştay denetimine tabi tutulmasını sağlayacağız.”

KILIÇDAROĞLU 'HER ŞEYİ YIKACAK' MI?

Yalan: Erdoğan yine Antalya mitinginde Kılıçdaroğlu’ndan bahsederek “Bu zat yaptığımız her şeyi yıkacağını, kurumları kapatacağını, bürokratını, polisini tasfiye edeceğini söylüyor. HDP ve PKK ne diyorsa, FETÖ ne diyorsa onu söylüyor” diye konuştu.

Gerçek: Kılıçdaroğlu’nun böyle bir ifadesi yok. Yasa dışı yollara başvuran bürokratları görevden alacağını söyleyen Kılıçdaroğlu polislere ise sorunlarını çözeceği vaadinde bulundu. Polis haftasında açıklama yapan Kılıçdaroğlu, “Emniyet Teşkilatımızın değerli mensupları; ağır çalışma koşullarınızdan özlük haklarınıza, liyakatsiz atamalardan uğradığınız mobbinge kadar tüm sorunlarınızı biliyorum. Sana söz, hepsini çözeceğim” dedi.

İHA ve SİHA

Yalan: Erdoğan 19 Nisan’da Kılıçdaroğlu’na “Gelince İHA'ları SİHA'ları satacakmış. Ya sen kimsin? Neyi satıyorsun? Kendine gel. Bunların savunma sanayi gibi bir derdi yok” diyerek yüklendi.

Gerçek: Kılıçdaroğlu’nun böyle bir ifadesi yok. Tersine 28 Nisan’da Kocaeli’nde düzenlenen mitingde “Diyorlar ya gelirlerse İHA’ları, SİHA’ları yok edecekler... Niye yok edeyim? Akıl var mantık var. Kim daha çok çalışırsa her türlü desteği vereceğiz. Savunma sanayi milli meseledir. Parti meselesi değildir” dedi.

MEZHEPÇİLİK

Yalan: Kılıçdaroğlu’nun “Alevi” videosuna tepki gösteren Erdoğan “Ülkeyi yatırımlarla donatırken kimsenin kökenini, mezhebini sormadık. Bay bay Kemal ben Aleviyim diyor. Eyvallah, biz sana Alevi misin değil misin sormadık ki?” açıklamasını yaptı.

Gerçek: Erdoğan, 2014 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında Kılıçdaroğlu'na Alevi olduğunu söylemesi için çağrı yapmıştı. Erdoğan, “Kılıçdaroğlu, sen kendin Alevi olabilirsin. Ben sana saygı duyarım. Bundan da çekinme, korkma. Bunu da rahat rahat söyle. Ben de Sünni’yim, ben de bunu rahat rahat söylüyorum” ifadelerini kullanmıştı.

'99 DEPREMİNDE CHP İKTİDARDA MIYDI?

Yalan: Erdoğan 1 Mayıs’ta Memur-Sen Genel Kurulu’nda 99’da gerçekleşen Marmara depreminde CHP’nin iktidarda olduğunu iddia etti ve şunları söyledi: “Marmara depremi sonrasında yaşadıklarımızı hatırlayın. Kimdi onlar, şu anki CHP. Ne yaptı onlar? Ortada yönetim diye bir şey yoktu.”

Gerçek: Marmara depreminde CHP Meclis’te dahi değildi. Birkaç ay önceki seçimde baraj altında kalmıştı. İktidarda bugün Cumhur İttifakı içinde yer alan DSP ve MHP’nin de içinde yer aldığı hükümet vardı. Yine Cumhur İttifakı’nı şu anda dışarıdan destekleyen ANAP da hükümet ortağıydı.

DİYANET

Yalan: Şeker Bayramı’nın ilk günü olan 21 Nisan’da Sultanahmet Camisi’ni miting alanına çeviren Erdoğan Kılıçdaroğlu’nun Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kaldıracağını öne sürdü. Erdoğan “Şu anda muhalefet ne diyor? Gelince Diyanet İşleri Başkanlığını kaldıracaklarmış. Yerine inanç bilmem ne başkanlığı diye bir şey kuracaklarmış” dedi.

Gerçek: Millet İttifakı’nın böyle bir vaadi yok. Bu vaat 2015 yılında eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a ait. Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın bu ifadesine ““Diyanet İşleri Başkanlığı'nı kuran Cumhuriyet Halk Partisi. Hiç kimsenin de gücü Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kapatmaya yetmez” diye yanıt verdi.

300 MİLYAR DOLAR

Yalan:16 Nisan’da Kocaeli’ndeki toplu açılış töreninde konuşan Erdoğan “Yurtdışından 300 milyar dolar getireceğim diye ülkeyi tefecilere pazarlamıyor mu? Sen hangi makamdasın da tefeciler bu parayı vereceğinin sözünü veriyor” ifadelerini kullandı.

Gerçek: Bu iddiaya karşılık fonlarla görüşmeler yaptığını aktaran Kılıçdaroğlu ülkeye temiz para geleceğini söyledi. Kılıçdaroğlu “Londra'ya gittim. Temiz para var, fonlar var. Fonlarla görüştüm. Beş yıl içinde 300 milyar dolar para gelecek. Temiz para gelecek. Öyle uyuşturucu baronlarının paraları değil. Kirli para değil” dedi.