Tünelin ucu ranta uzanıyor

MUSTAFA MERT BİLDİRCİN

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla harekete geçilen ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile ODTÜ Rektörü Mustafa Verşan Kök’ün uzlaşması sonunda yapımına başlanan ODTÜ Tüneli, Bilkent Şehir Hastanesi’ne ulaşımı sağlamanın yanı sıra çoğunluğu AKP döneminde palazlanan inşaat şirketlerinin yaptığı rezidansların yükseldiği İncek bölgesinin cazibesini de artıracak. Şehir plancıları orman kıyımına neden olan projenin özellikle son beş yıldır inşaat şirketlerinin yoğunlaştığı, çok katlı konut projelerinin yüksek fiyatla satıldığı İncek’e yapılacak yeni rezidansların önünü açacağı ve yeni yatırımlara yol göstereceği görüşünde birleşirken, Eymir Gölü’nün yağmaya açılması ile de sonuçlanacağını düşünüyor.

Ağaç katliamına yol açan protokolün imzalandığı akşam sosyal medya hesabından, “Eymir ile alakalı her türlü iş birliğine hazırız” mesajını paylaşan Gökçek’in ‘Eymir Gölü takıntısının yeni olmadığı’ biliniyor. Niyetini ilk kez 2015 yılında, “Eymir Gölü’nü ODTÜ’nün elinden alacağız” ifadeleriyle belli eden Gökçek’in Rektör Kök ile işbirliği, gölün çevresinin yapılaşmaya açılacağı kaygılarına yol açtı.

Hastaneye bağlamak komik
TMMOB Onur Kurulu Üyesi, Şehir ve Yüksek Bölge Plancısı Ümit Nevzat Uğurel BirGün’e yaptığı açıklamada, “Ranta uzanan yol için hastaneyi bahane etmek komik” ifadelerini kullandı.

ODTÜ’de 40 hektar orman alanının yok olmasına neden olan yeni yolun, prestijli konut alanlarına ve prestijli iş merkezlerine doğrudan ulaşım sağlama amacı taşıdığını söyleyen Uğurel, “Prestijli konut bölgesine ulaşan bir yol yapmanın hastanenin gereksinimine bağlanması komik bir gerekçedir” ifadelerini kullandı. Üst gelir gruplarına sunulan prestijli konut bölgelerinin son yıllarda Ankara’da yetersiz kaldığını belirten Uğurel, Çayyolu ve Oran bölgesinde doluluğa ulaşıldığının altını çizerek, “Yaşamkent ve sonrası merkeze uzaklığı nedeniyle yeteri kadar rant getirmemektedir. Prestijli iş bölgesi olan Eskişehir yoluna en yakın rant alanı İncek’tir. Bu proje ile İncek’e ulaşan bir yol yapılmış olacaktır” diye konuştu.

Aynı amaçla iki yol yaptılar
Bir başka ağaç katliamına yol açan Anadolu Bulvarı’nın Ankara 1990 Nazım Planı’nda öngörülen “iç çevre yolu”nun parçası olduğu iddialarıyla savunulduğunu ve İstanbul Yolu, Eskişehir Yolu ve Konya Yolu’nu birbirine bağlayan yol olarak tasarlandığını hatırlatan Uğurel, yeni yolun da aynı amacı taşıdığını vurguladı. Uğurel, “Birbirine çok yakın iki yolun aynı amaçla yapılması inandırıcı gelmemektedir” dedi.

Yapımına başlanan yeni yolun üniversite arazisi içinde çok sayıda ağacın kesilmesi ve üniversite arazisinden büyük bir alanın kopartılması anlamına geldiğinin altını çizen Uğurel, “ODTÜ’yü olumsuz etkileyen bu iki yoldan, Kuzey-Güney doğrultusunda olanı ODTÜ Bilkent sınırından Güney’de İncek Bulvarı’na ulaşmaktadır. Kuzeye doğru yöneliminde ise amaç Atatürk Orman Çiftliği’ni Doğu-Batı yönünde bölen Ankara Bulvarı’na ulaşmaktır” diye konuştu.

Yol AOÇ’yi bölmeye devam edebilir
Bilkent Şehir Hastanesi’nin özel sektörün kar amaçlı kullanımına hizmet etmek için inşa edildiğine dikkati çeken Uğurel, hastanenin talep bölgesini genişletilmesini sağlayacak yolun ileride İstanbul yoluna ulaşmasını sağlamak için AOÇ’yi bölmeye devam edebileceğini belirtti. Büyükşehir Belediyesi’nin tutarlı ve kapsamlı bir ulaşım politikası olmadığını savunan Uğurel, ulaşımı kolaylaştıracağı öne sürülen yolların trafiği daha da karmaşık hale getirebileceğini vurgulayarak şunları kaydetti: “Trafik sıkışıklığının özellikle yoğun biçimde yaşandığı kent merkezlerine otomobille gelmeyi caydıracak uygulamalar geliştirilmeli, toplu taşıma kullanımını özendirecek uygulamalar hayata geçirilmeli ve toplu taşımanın kalitesi artırılmalı. Bütün bunlar yapılırken de ODTÜ Tüneli’nde gördüğümüz gibi plansız, uzun dönemli gelişmeleri öngöremeyen ve ağaçların kesilmesine neden olan projelerden derhal vazgeçilmeli.”

***

ODTÜ öğrencilerinden imza kampanyası
ODTÜ öğrencileri bir gecede binlerce ağacın kesilmesine sebep olan yol projesine karşı imza kampanyası başlattı. İmza kampanyasında, “Tarih tarafından unutulmayacak, gerçeklerin üstü yalan ve riyakarlıkla örtülemeyecektir” denildi. ODTÜ öğrencilerinin imzaya açtığı ve kısa sürede ülke genelindeki 125 öğrenci topluluğu ve temsilciliği tarafından imzalanan metinde “Ranta, talana ve yağmaya karşı cevabımızı ODTÜ’nün değerlerini, doğayı, bilimi ve insanlığı savunmak için mücadele ederek vereceğiz” dedi. İmza metninde, ODTÜ Rektörlüğünün imzaladığı anlaşmanın, projeden en çok etkilenecek olan öğrenciler, akademisyenler ve çalışanların dahil edilmediği bir sürecin sonunda gerçekleştiği ve ODTÜ’yü ranta kurban etme projesi olduğu ifade edildi.