Nicedir değinmek istediğim

bir konu. Geçen hafta

şarap yapımına

can siperane emek veren

iki dost edindim.

12 Eylül 2010

anayasa referandumunda

benim gibi hayır diyen

yurttaşlarımızdan.

(Yargıyı işgale hayır diyenlere

darbeci diyenler

özür dilesin, bir zahmet.)

"İkinci 12 Eylül dönemi"

dediğim son yıllarda

"Türk Şarabı" adlı bir kitap

hoş olmaz mı?

Ya Türk-Kürt Şarapları

Şenliği?

Diyarbakır üzümünden

yapılan nefis Kürt şarabını

hararetle öneririm.

"Türk Şarabı" sözü

tabulaştırılan iki kelimeyi

birlikte kucaklıyor.

Kürt sözü tabuydu,

Türk öyle oldu.

Dünyalı olarak

bu tür nitelemeleri

(onlara hapsolmadan)

olumlu bağlamlarda

övmek için kullanmak

dünya barışına katkı olabilir.

AK-baskıya uğrayan,

mağdur şarap üreticilerimizi

destekleyelim, lütfen.

Dünya Uygarlığı sürecinde

şarapların da yeri var:

"Turkish Wine"

Şerefinize.

("Sağlığa" yerine "Şerefe!"

demeyi yeğliyorum

son yıllarda.)