Türkiye’de Covid-19 nedeniyle bugün 117 kişi hayatını kaybetti, toplam can kaybı 2 bin 376 kişiye yükseldi. Toplam vaka sayısı 98 bin 674, toplam iyileşen 16 bin 477 kişi oldu

Türkiye'de vaka sayısı 100 bine dayandı

Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleri, yeni tip koronavirüs ile mücadelede son durumu görüşmek için video konferans yöntemiyle saat 17:00'de bir araya geldi.

Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye’de Covid-19 nedeniyle bugün 117 kişinin hayatını kaybettiğini, toplam can kaybının 2 bin 376 kişiye yükseldiğini bildirdi.

Türkiye'de toplam vaka sayısı 98 bin 674, toplam iyileşen 16 bin 477 kişi oldu.

New York Times'ın 'Türkiye ölü sayısını saklıyor olabilir' iddiasına yanıt veren Sağlık Bakanı Koca, "Türkiye karşıtlığı üzerine kurgulanmış bir haber. Bugüne kadar şeffaf bir şekilde bütün verileri Dünya Sağlık Örgütü'ne onların istediği şekilde verdik" ifadelerini kullandı.

Okulların açılıp açılmayacağına ilişkin de konuşan Koca, "Okulların hiç açılmaması ihtimali masadan kalkmadı. Ramazanda tedbirlere ne oranda uyulduğuna göre bu konu değerlendirilecek" dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ülkelerin ortalama Covid-19 ölüm oranlarını da paylaştı:

♦ ABD %5.3
♦ İspanya %10.5
♦ İtalya %13.2
♦ Almanya %3.5
♦ Birleşik Krallık %13.5
♦ Fransa %17.3
♦ Çin %5.5
♦ Belçika %14.7
♦ Türkiye %2.3

saglik-bakani-ndan-aciklama-720935-1.

Koca'nın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Koronavirüsle mücadelemizde her yeni gün daha iyiyiz, daha ilerideyiz. Elimizdeki veriler bize salgının kontrolümüz altında olduğunu gösteriyor. Bu kontrol, siz tedbirleri esnetirseniz bir anda boş bir umuda dönebilir. Apaçık şekilde paylaştığımız bilgiler size bu iş bitti dedirtmesin. Ne yaparsak, ne sonuç alıyoruz. Tedbirleri uygularsak ölüm oranları düşüyor. Tedbirleri uygularsak yeni hasta sayımız azalıyor. Hiçbir iyimser cümle sizi rehavete sürüklememelidir. Mücadele azmi vermelidir.

"TOPLAM VAKA SAYISI 98 BİN 674 OLDU"

Bugün 37 bin 535 yeni testin sonucunu aldık. 3 bin 83 yeni hasta tespit edildi. Bugün düne göre hasta sayısı düştü. Toplam vaka sayımız 98 bin 674'e ulaştı. Son 24 saat içinde 117 hastamızı kaybettik. Düne göre düşüş var. Kendilerine Allah'tan rahmet diliyorum. Gelmesini en çok umut ettiğimiz günler hiç vefat haberi vermeyeceğimiz günlerdir. Yoğun bakımdaki hasta sayımız 1814. Bunların 985'inin solunumu yapay yolla sağlanıyor. Hastalığı yenen 1559 vatandaşımızla birlikte iyileşen hasta sayımız 16 bin 477'ye ulaştı.

Salgınla mücadelede bilgiyi örtmek, salgının kendisi gibi tehlikeli bir eylemdir. Güven yoksa böylesine büyük bir salgının üstesinden gelinemez.

Mücadelemizde her yeni gün daha iyiyiz, daha ilerideyiz. Veriler bize, salgının kontrolümüz altında olduğunu gösteriyor.

Çin'e benzer bir seyir izliyoruz. Ölüm oranları dünyada giderek artıyor ama Türkiye'de stabilleşiyor.

Türkiye'de her üç yataktan biri doludur. Avrupa'da bütün yatakların dolu olduğu düşünüldüğünde aradaki fark görülecektir.

Türkiye'nin yüzde 2.3 ile en düşük ölüm oranına sahip olan ülkelerden biri olduğunu görüyoruz. Bu bizim hastalığı belirtiler ilerllemeden kontrol altına aldığımızı kanıtlamaktadır. Bizim Çin'e benzer bir seyir izlediğimiz görülmektedir. Ölüm oranlarının stabilleştiğini bir tabloyu çok net görüyoruz. İlk 1-2 hafta içinde bizde de yükselişi görüyorsunuz, tedaviyi devreye soktuğumuzda ölüm oranlarının nasıl azaldığını gösteren bir tablo var önümüzde.

Almanya baştan düşük seyrederken giderek son dönemlerde dünya ortalamasına paralel nasıl seyrettiğini görmüş oluyorsunuz. İtalya'da ise dünya ortalamasını yükselten dramatik bir artışa sahip. Sağlık altyapısı çöktüğü ve yaşlı nüfusu yüksek olduğu için dünya ortalamasını yükselttiğini görüyoruz. İspanya da dünya ortalamasını yükselten ölüm oranına sahip.

ABD dünya ortalamasının aniden üstüne çıkıp, sonra ortalamanın altına düştü ve tekrar yeniden bir yükseliş içinde olduğunu görmüş oluyoruz.

Burada özellikle ölüm oranlarını ve Türkiye'deki ölüm oranlarının haftalar içinde nasıl bir seyir içinde olduğunu görmüş olduk. Gündeme çok getirilen yoğun bakımlardaki vefat oranlarımızdan bahsetmek istiyorum.

Erken teşhis ve tedavideki başarımız sayesinde her geçen gün vefat oranlarının düştüğünü görüyorsunuz. Yoğun bakımdaki hasta sayımızda son günlerde düşüş olmaktadır. Bu derecede hazırlıklı olmasaydık çok ciddi vefat oranları olurdu. Bugünkü tablomuz Avrupa ve ABD'dekinden pek farklı olmazdı.

"HAYATINI KAYBEDENLERİN YÜZDE 8'İ 60 YAŞINDAN KÜÇÜK"

Halen dünyada entübe edilen vakaların yüzde 50 oranında kaybedildiğini özellikle söylemek istiyorum. Bu salgında kimse 'bana bir şey olmaz' deme gücüne sahip değildir. Hayatını kaybedenlerin yüzde 8'i 60 yaşından küçük ve başka hastalığı bulunmayan kişilerdir. Koronavirüs bu sağlıklı bünyeleri de yenmiştir. Dolayısıyla tedbiri elden bırakmamak gerekiyor.

Türkiye’de vakaların zatüreye dönme oranı her geçen gün azalıyor. Yüzde 60’dan yüzde 12’ye kadar, vakaların zatüreye dönüşüm oranı düştü.

Bayram ve sonrasında kademeli olarak normalleşme sürecine geçmemiz, ilan edilen tedbirleri uygulamamıza bağlıdır.

Türkiye'de hastalığın seyri öngördüğümüz şekilde devam ediyor.

Özellikle mutasyonla ilgili yapılan birçok çalışmalar var. Türkiye'de de benzer şekilde virüsün izole edildiğini söylemiştim. Farklı mutasyonların farklı bölgelerde olduğunu biliyoruz. Şu an bizim bildiğimiz bilgi bu mutasyonun virülansını ve bulaşıcılığını şu an çok etkilemediği şeklinde. Önümüzdeki günler bu konuda daha detaylı çalışmalar önümüze gelmiş olur sonuçları. Size açıklamış oluruz. Şu an endişe edilecek bir durum olmadığı, bu mutasyonların varlığı sözkonusudur. Şu anda hastalığın kliniğini çok ciddi anlamda farklılaştırmadığını şimdiki bilgilerle söyleyebiliriz.

"AŞI ÇALIŞMALARI 6 MERKEZDE DEVAM EDİYOR"

Türkiye'deki aşı çalışmaları 6 merkezde devam ediyor. 3 merkezde virüsün izolasyonu sağlandı

İngiltere Sağlık Bakanı ile konuştum. Yarın için insan üstünde denemelere başlayacaklarını söylediler. Her şey yolunda gitse bile eylülden önce aşı kullanımının başlaması öngörülmüyor.

İkinci bir dalgayı tedbirlere uyarsak beklemiyoruz. Bazı illerimizde önümüzdeki dönemde daha farklı yaklaşım içinde olabiliriz. Vaka sayısının dağılımıyla orantılı olarak bakacağız.

Özel sağlık kuruluşlarında (hekimlerin) izne çıkarıldığı konusunu bilmiyorum. Ben olduğunu tahmin etmiyorum. Çünkü bu dönemde yoğunluğun olduğunu biliyoruz.

"YATAK DOLULUK ORANIMIZ DÜŞÜK, ÖLÜMLER NEDEN YÜKSEK OLSUN?"

Vaka tespit kodlarımızda sorun yok. İstanbul'da vefat eden herkes orada defnedildi. Bu yüzden yoğunluk yaşandı. Ülkedeki ölüm oranlarında artış yok. Ölüm belgelerini biz değil, hekimler düzenliyor.

Avrupa bizim iki katımız yatağa sahip, hepsi dolu. Yatak doluluk oranımız düşük. Ölümler neden yüksek olsun?

Halen Avrupa, ABD, İskandinav ülkeleri ateşi olan, belirtileri olan hastaları hastanede kabul etmiyor. Ama biz hastalarımıza bizim sağlık kuruluşlarımızda yükümüz fazla değil, herhangi bir semphtomunuz varsa lütfen evde beklemeyin, kuruluşlarımıza müracaat edin, sağlık sistemine, hekimlerine güvenin ve gurur duyun diyoruz. Kendinizi Türk hekimlerine emanet ediniz.

Bildiğiniz gibi daha önce açıklamıştık 37 bin kişiye yakın alım sözkonusu oldu. Bu sonuçlandı. Önümüzdeki günlerde de sağlık kuruluşlarımızda başlamış olacaklar. Şu an herhangi bir sorunumuzun olmadığını, sadece Başakşehir Şehir Hastanemize 20 Mayıs'ta tamamen açıldığında 3 bin 750 kişi başlamış olacak, hekimler hariç. Hekimler ise 480 kişi olacak.

Okulların hiç açılmaması ihtimali masadan kalkmadı. Ramazanda tedbirlere ne oranda uyulduğuna göre bu konu değerlendirilecek."