CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, Türkiye’de yaşlı nüfusun genel nüfus içindeki oranının her geçen yıl arttığına dikkat çekti. Konuyla ilgili Meclis’te araştırma komisyonu kurulmasını talep etti.

Türkiye hızla yaşlanıyor: Meclis'e komisyon çağrısı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, Türkiye’de yaşlı nüfusun genel nüfus içindeki oranının her geçen yıl arttığını; yaşlı nüfusun, 2040 yılına gelindiğinde toplam nüfus içinde yüzde 16.3’e, çalışma çağındaki 100 kişiye düşen yaşlı bağımlılık oranının ise yüzde 25,3’e yükseleceğine dikkat çekti.

ANKA’da yer alan habere göre, yaşlılığın, yaşlı bireyin yaşamını tümden etkilediği gibi yakın çevresinden başlayıp toplumsal yaşamın içindeki aktörleri ve yapıları da değiştirdiğini kaydeden Emre, yaşlı ekonomisi, aktif ve yerinde yaşlılık, yaşlı dostu kentler, yaşlı bakımı ve yaşlı istihdamı üzerinde çalışmalar yürütülmesi gerektiğini ifade ederek, konuyla ilgili Meclis’te araştırma komisyonu kurulmasını istedi.

‘YAŞLI NÜFUS, 2050’DE İKİYE KATLANACAK’

CHP’li Emre, TBMM Başkanlığı’na verdiği araştırma önergesinde; Dünya ve Türkiye nüfusu içindeki yaşlı nüfusa ilişkin istatistiki bilgiler paylaştı. Uzayan ömür ve düşen doğurganlık sonucu toplam nüfus içinde genç yaşlardaki nüfusun payının azaldığı ve yaşlı nüfusun payının görece arttığı kaydedilen önergede, 2017 yılında 962 milyon olan dünya nüfusunun içindeki yaşlı nüfusun, 2050’de 2,1 milyara ulaşarak ikiye katlayacağının tahmin edildiği belirtildi.

turkiye-hizla-yaslaniyor-meclis-e-komisyon-cagrisi-807254-1.
CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre

Türkiye’nin, yaşlı nüfus oranına göre dünyada 66. sırada olduğuna dikkat çekilen önergede, şu bilgilere yer verildi:

Türkiye’de 65 yaş ve üstü nüfus, son beş yılda yüzde 21,9 artarak 2019 yılında 7 milyon 550 bin 727 kişi olmuştur. Toplam nüfus içindeki oranı 2019 yılında yüzde 9’a yükselmiştir. Nüfus projeksiyonlarına göre yaşlı nüfus oranının 2023 yılında yüzde 10,2, 2030 yılında yüzde 12,9, 2040 yılında yüzde 16,3, 2060 yılında yüzde 22,6 ve 2080 yılında yüzde 25,6 olacağı tahmin edilmektedir.

Türkiye’deki yaşlıların yüzde 18,2’si evde tek başına, diğer bir ifadeyle 5 yaşlıdan 1’i tek başına yaşamaktadır. Çalışma çağındaki 100 kişiye düşen yaşlı bağımlılık oranı 2019 yılında yüzde 13,4'e yükselmiştir. Nüfus projeksiyonlarına göre, yaşlı bağımlılık oranının 2023 yılında yüzde 15,2, 2030 yılında yüzde 19,6, 2040 yılında yüzde 25,3, 2060 yılında yüzde 37,5 ve 2080 yılında yüzde 43,6 olacağı tahmin edilmektedir.

Türkiye’de 65 yaş üstü nüfusun yoksulluk oranı yüzde 17’dir. 65 yaşından sonra yaşam yıl beklentilerine baktığımızda, Türkiye’de kadınların 65 yaşından sonra yaşam yıl beklentisi 19 iken İngiltere’de ve Almanya’da 21, İtalya’da 22, İspanya ve Fransa’da 23 yıldan fazladır. Erkekler için ise Türkiye’de 16, Amerika, İngiltere ve Almanya’da 18’den fazla, İtalya, İspanya ve Fransa’da ise 19 yıldan fazladır. Türkiye’de 65 yaş üstü nüfusun yaşam beklentisinin Covid-19 ile mücadele eden ülkelere göre daha düşük olmasının en önemli nedeni yoksulluktur. Yoksulluk oranının diğer ülkelere göre yüksek olduğu ülkemizde, 65 yaş üstü nüfusun önemli bir kısmı geçinebilmek için çalışmak zorunda kalmaktadır. 65 yaş ve üstü nüfus içerisinde çalışanların oranı 2019 yılında yüzde 11,6’ya yükselmiştir. 65 yaş ve üstü çalışanların kayıt dışı çalıştırılma oranı yüzde 92’dir.”

‘KAÇINILMAZ SOSYO-EKONOMİK SONUÇLARI OLACAK’

CHP’li Emre, nüfusun yaşlanmasına ilişkin gelişmiş ülkelerin çeşitli çalışmalar yürüttüğünü vurgulayarak, Türkiye’nin de zaman kaybetmeden çalışmalara başlaması gerektiğini kaydetti. Emre, önergesinde şunları kaydetti:

“Ülkemiz nüfusunun içinde 65 yaş üstü vatandaşlarımızın sayısı rakamlarla da ortaya konulduğu üzere her geçen yıl artmakta olup, kaçınılmaz sosyo-ekonomik sonuçları olacak bu gelişmeye ilişkin zamanında tedbir alınması gerekmektedir. Öncelikle yaşlılıkla ilgili toplumumuzda var olan olumsuz algının üzerine gidilmeli ve yaşlıyı emanet gibi gören, merhamet duyan, ekonomiye yük getiren bakış açısı değiştirilerek, yaşlılık; tecrübenin sağladığı zenginlik ve bilgelik olarak görülmelidir. Hayır işi temelli bakış açısından hak temelli bakış açısına geçilmelidir. Yaşamın doğal bir evresi olan yaşlılık, yaşlı bireyin yaşamını tümden etkilerken yakın çevresinden başlayıp toplumsal yaşamın içindeki aktörleri ve yapıları değiştirmektedir.”

ARAŞTIRMA KOMİSYONU TALEBİ

Yaşlı ekonomisi, aktif ve yerinde yaşlılık, yaşlı dostu kentler, yaşlı bakımı ve yaşlı istihdamı konularının öncelikler arasında yer aldığını belirten Emre, önergesinde somut önerilere de yer verdi.

Emre, Anayasanın 2. ve 5’inci maddelerindeki ‘sosyal hukuk devleti’ ile 10’uncu maddesindeki ‘Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz’ hükmünü anımsatarak, yaşlı nüfusun karşı karşıya kaldığı sorunlara makro bakış açısıyla çözümlerin geliştirilmesi; yaşlıların toplumsal hayatta aktif olması ve kuşaklararası bağ korunarak, yaşlıların bilgi ve tecrübelerinin yeni kuşaklara aktarımının sağlanmasına yönelik yapılacakların belirlenmesi için Meclis araştırması açılmasını istedi.