"Kişisel bilgileri hukuka aykırı yolla ele geçirmek" suçundan açılan soruşturma kapsamında tutuklanan gazeteci İbrahim Haskoloğlu, "Çok büyük bir pişmanlığım yok tek üzgünlüğüm keşke bu olay bu şekilde çözülmeseydi. Ben Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu gibi isimler gelseydi onları da paylaşırdım. Özellikle dikkat çeksin diye Cumhurbaşkanı'nı gönderdiler" dedi.

Tutuklanan gazeteci Haskoloğlu: Çok büyük bir pişmanlığım yok

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından "kişisel bilgileri hukuka aykırı yolla ele geçirmek" suçundan açılan soruşturma kapsamında Üsküdar'daki evinde gözaltına alınarak tutuklanan gazeteci İbrahim Haskoloğlu tutukluluğunun ardından ilk kez açıklama yaptı.

Avukatı Emrah Karatay aracılığıyla tutukluluğuna ilişkin açıklamalarda bulunan Haskoloğlu, söz konusu bilgilerin kendisi dışında briçok gazeteciye de gönderildiğini kaydetti. Çok büyük bir pişmanlık yaşamadığını kaydeden Haskoloğlu, şunları söyledi:

"Bu olayda benim dışımda hemen hemen bütün gazetecilerin haberi var, bu veriler onlara da gönderildi ama kimse bu işin üzerine gitmedi. Ben vatandaş ve bir gazeteci olarak üzerime düşeni yaptım. Çok büyük bir pişmanlığım yok tek üzgünlüğüm keşke bu olay bu şekilde çözülmeseydi. Bütün kamu kuruluşlarıyla birlikte elimden gelen her şeyi yapmaya hazırdım. Tek ricam bu konunun siyasi rant malzemesi yapılmaması."

Cumhuriyet'ten Rabia Azra Sözcü'nün haberine göre, Haskoloğlu'nun avukatı Karatay'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Müvekkilim önceki gece tamamen hukuka aykırı bir şekilde, baskın yapılırcasına bir gece vakti evinde gözaltına alınıyor. Evinde yapılan aramada, iş için kullandığı bilgisayar, telefon ve elektronik eşyalarına el konuldu. Şu an incelemede, biz de rapor bekliyoruz.

'DEVLET YETKİLİLERİNİ 3 AY ÖNCEDEN BİLGİLENDİRMİŞTİ'

Bu durum esasında devlet yetkililerini bildiriyor. Mustafa Şentop dahil, iktidar partisinden birkaç milletvekiline bildiriyor. Bakanlar, SİBERAY, Emniyet Genel Müdürlüğü, İletişim Başkanlığı, İçişleri Bakanlığı'na bildiriyor ve en son Milli İstihbarat Teşilatı'na bildiriyor. Üstüne düşen her şeyi aylar öncesinden yapıyor. 3 ay bekledikten sonra o tweeti atıyor müvekkilim. Bunları ispatlayacağız delilleri var bizde, ancak şu an telefon ve bilgisayara el konulduğu için bir şey yapamıyoruz. Bir bilirkişi incelemesi yapılacak. En geç iki hafta içerisinde bu raporun çıkmasını bekliyoruz.

İçişleri Bakanlığı'nın bu olaya yeterli özeni göstermeyip, kendisini yargılamaları yüzünden çok üzgün çünkü yanlış bir şey yaptığını düşünmüyor. Avukatları olarak biz de ortada bir suç olduğunu düşünmüyoruz. Müvekkilimin paylaşımlarına bakıldığında, MİT Müsteşarı ve Cumhurbaşkanı'nın kişisel bilgilerinin üzerini kapattığı görülmekte.Hukuki olarak haklı olduğumuzu düşünüyoruz. Öncesinde elinden geleni yapıyor, bizzat Ankara'ya giderek tüm yetkilileri bilgilendirmeye çalışıyor. Bu ülkede özgür gazetecilik namına İbrahim Bey'in arkasında olması gerekiyor. Basın hürdür, sansür edilemez. Hiç kimse yaptığı bir haber nedeniyle cezaevine konulamaz.

'AKŞENER, KEMAL KILIÇDAROĞLU GİBİ İSİMLER GELSEYDİ ONLARI DA PAYLAŞIRDIM'

Bu olay siyasetten daha önemli bir konu. Bu bir milli güvenlik konusu. İnsanlar tarafından 'Neden Cumhurbaşkanı'nın resmi paylaşıldı?' gibi eleştiriler geliyor. Müvekkilimin bu konuya da bir açıklaması oldu. Kendisi 'Ben Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu gibi isimler gelseydi onları da paylaşırdım. Özellikle dikkat çeksin diye Cumhurbaşkanı'nı gönderdiler' dedi."

NE OLMUŞTU?

İçişleri Bakanlığı, Twitter adresi üzerinden üzerlerinden AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan'ın fotoğraf ve bilgilerinin olduğu kimlik kartlarını paylaşan Haskoloğlu hakkında şikayette bulunmuştu.

Bunun üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Haskoloğlu hakkında, "kişisel bilgileri hukuka aykırı yolla ele geçirmek" suçundan soruşturma başlatılmıştı.

Soruşturma kapsamında Haskoloğlu hakkında bu suçtan gözaltı kararı verildi. Bunun üzerine harekete geçen İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri, İbrahim Haskoloğlu'nu sabah saatlerinde Üsküdar'daki evinde gözaltına alınmıştı.