Tuzla Ermeni Yetimhanesi’nde taşeron yıkımı durdurdu: Burada yetim hakkı var

Kamp Armen olarak bilinen Tuzla Ermeni Yetimhanesi’nde yapılan tüm kampanya ve çağrılara rağmen yıkım başladı. Bu sabah saatlerinde iş makineleri yetimhanenin önüne gelerek binanın duvarlarını yıktı.

Nice kimsesiz çocuğun emeği ile inşa edilen, Hrant Dink’in kayıp cenneti ya da kendi tabiriyle "Atlantis Uygarlığı"nın yerine lüks villalar yapılması planlanıyor.

DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Yıkımın başlaması üzerine HDP’nin İstanbul milletvekili adayı Garo Paylan da Tuzla’ya gelerek iş makinalarının çalışmalarını durdurmaya çalıştı. Evrensel’e demeç veren Paylan dayanışma çağrısında bulunarak “Yetimhanenin büyük bir bölümü ayakta. Burada direniyoruz. Polis çağırdılar. Bizi polis zoruyla çıkaracaklar. Haklarımızı ve çocuk emeğini korumak için buradayız. Destek bekliyoruz. Destek gelir ve direnirsek yıkımı engelleyebiliriz” dedi.

TAŞERON: YETİM HAKKI VAR
Paylan ile yurttaşların çabalarıyla iş makinalarının öğle saatlerinde yıkıma ara verdiği belirtiliyor. Paylan, Twitter hesabından yaptığı açıklamada ise yıkımı üstlenen taşeronun binanın mazisi hakkında bilgilendirince çalışmaları durdurduğunu anlattı. Taşeronun "Burada yetim hakkı var, benim de çocuğum var, yıkmam" dediğini aktaran Paylan, nöbeti sürdüreceklerini söyledi.

Paylan ayrıca polis zoru kullanılmasından endişe duyduklarını da sözlerine ekledi.

Ermeni toplumunun devlet tarafından el konan mülkleri arasında, sembolik anlamı en güçlü olan yerlerden biri olan kamp, 1915 sonrasında Anadolu’da Ermeni okulu kalmayınca İstanbul’un yollarını tutan, yoksul Ermeni çocuklarına yuva olmuştu. 

Kamp Aralarında Hrant Dink, Rakel Dink ve milletvekili Erol Dora’nın da bulunduğu, yaklaşık 1500 çocuğa ev sahipliği yapmıştı.

Hrant’ın ‘Atlantis Uygarlığı’ yıkılıyor