22. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’ne 4 kıtadan gelen kadın filmleri festivalleri Gordion otelinde gerçekleştirilen oturumla birlikte hem bir arada olmanın heyecanını yaşadı hem de hikâyelerini anlattı. Dünyadaki kadın filmleri festivalleri ilk kez bu kadar büyük bir katılımla bir araya geldi; festival düzenlemek, üstelik bir kadın filmleri festivali düzenlemek, üzerine konuşuldu… Oturumda nasıl doğdukları, […]

Uçan Süpürge’den uluslararası bir ilk

22. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’ne 4 kıtadan gelen kadın filmleri festivalleri Gordion otelinde gerçekleştirilen oturumla birlikte hem bir arada olmanın heyecanını yaşadı hem de hikâyelerini anlattı.

Dünyadaki kadın filmleri festivalleri ilk kez bu kadar büyük bir katılımla bir araya geldi; festival düzenlemek, üstelik bir kadın filmleri festivali düzenlemek, üzerine konuşuldu… Oturumda nasıl doğdukları, hangi zorluklarla karşılaştıkları, sürecin nasıl devam ettiği ve bundan sonrası için neler yapılabilir konularına değinildi.

Kadın Filmleri Festivalleri Hikâyelerini Anlattı

  • Fransa’dan gelen, Creteil International Women’s Film Festivali 41 yıldır sürdürülüyor ve ilk olma özelliği taşıyor. Festival 1979’da kurulmuş, 25 yıldır festivalin direktörlüğünü yapan Ghaiss Jasser temsilci olarak katıldı. Festivalde önemli olanın herkese eşit fırsat verilmesi gerektiğini vurgulayan Jasser o yüzden feminist film festivali yerine kadın film festivali dendiğini tüm kadınların katılımının önemli olduğunu vurguladı.
  • Berlin Feminist Film Week – Almanya, 2014’te Berlin’de kuruldu. Festival, feminist filmler aracılığıyla erkek egemen söylemlere karşı çıkmak üzere yola çıkmış. Karin Fornander, Maria Fladvad ve Lucia Martin’in katılımcı olduğu oturumda Almanya’daki film endüstrisindeki eşitsizliği gösterebilmek misyonuyla hareket ettiklerini söylediler.
  • Film Femmes Mediterranee – Fransa, Marsilya’da 2005’te İtalyan kadın yönetmenlerin filmlerini göstermek amacıyla kuruldu. 14 yıldır neredeyse aynı gönüllülerle devam eden festival kapsamında paneller, eğitimler, mesleki günler gerçekleştiriliyor. Nicola Schieweck kadın kuruluşlarından ve STK’lardan destek alamadıkları için kadın festivalleriyle bir arada olmanın önemli olduğuna dikkat çekti.

  • IAWRT Asian Women’s Film Festival – Hindistan, 2005’te kurulan festival her yıl Dünya Kadınlar Günü’ne işaret etmek amacıyla düzenleniyor. İki festival yaptıklarını, diğerinin de Afrika’da olduğunu belirten Nupur Basu, özellikle bu yıl finansal anlamda çok zorlandıklarını, Mee Too hareketinin üzerine paneller ve toplantılar düzenleyerek geniş katılımcılara ulaştıklarını ifade etti.
  • Barcelona International Women’s Film Festival – İspanya, 1993’te yola çıktı. Kendini filmler ve diğer faaliyetler aracılığıyla yıl boyunca kadınların sinema mirasına yaptıkları yenilikçi katkıları ön plana çıkaran bir proje olarak tanımlanıyor. Marga Almirall başka ülkelerden esinlenerek kurdukları festivalin, sadece film gösterimleri değil, filmin yönetmeninin sektöre etkilerini de göstermeyi amaçladıklarını, bu sebeple yılın farklı aylarında ve farklı yerlerde gösterim yaptıklarını söylüyor.
  • Stockholm Feminist Film Festival – İsveç, 2016’da Stockholm de kuruldu. İskandinavya’nın en büyük ve kapsamlı kadın filmleri festivali. Roxane Von Gerber, sinemada toplumsal cinsiyet eşitliğini artırmak ve çeşitliliği ortaya çıkarmak için genç ve heyecanlı bir festival olduklarını belirtiyor. İsveç’in kadın film yapımcıları için çok elverişli olduğunu ve fon bulmada sıkıntı yaşamadıklarını fakat dağıtımcı sorunsalı olduğu için kadınların düşük bütçeli filmlere yöneldiğini ifade ediyor.
  • Female Eye Film Festival – Kanada. 2002’de kurulan festival görüntü temelli sektörlerdeki cinsiyet eşitsizliği konusunu ele almak ve film yapan kadın yönetmenlerin en iyi bağımsız filmlerini gün yüzüne çıkarmak için oluşturulmuş. İlk zamanlar festival gibi olmadıklarını belirten Leslie Ann Coles daha çok kadınlara yönelik çalışmalar yaptıklarını belirtiyor. Kadın yönetmenlere film çekerken yaşanabilecek sıkıntılarla ilgili ve ekipman desteği vererek, kadınların önünü açmayı hedefliyor.
  • Beirut International Women Film Festival – Lübnan. 2007’de dernek tarafından düzenlenen festivalin resmi lansmanı iki yıl önce yapılmış ve ‘Kadının Güçlendirilmesi’ teması kapsamında ortaya çıkmış, Doris Saba ve Ornella Maalouf’un katılımıyla gerçekleşen oturumda birçok konuda farkındalık yaratmak istediklerini, diğer festivallerle ortak sorun olan maddi desteklerin yetersiz olmasının değişimin öncüsü olan kadınlara vurulan set olduğunu ifade ediyorlar.
  • Porto Femme International Film Festival – Portekiz, 2016’da kuruldu. Festival kadın yönetmenlerin yanı sıra kadınların bakış açışına özel bir program olan kadın sinema çevreleri örgütüne de destek oluyor. Ana Castro ve Rita Capucho’nun katıldığı oturumda kadın hapishanelerine yönelik çalışmalarla gösterim ve oturum düzenlediklerini, bunu okullarda şiddet gibi konularla destekleyerek sinemayı sosyal konular için kullandıklarını söylüyorlar.
  • FEMCİNE, Women’s Cinema Festival – Şili. Antonella Estevez katıldığı oturumda 7 kişi bir araya geldiklerini ve neden Şili’de kadın filmleri festivali yok fikrinden yola çıkarak, 2010’da Şili görsel-işitsel dünyasıyla bir film grubu tarafından, filmin sosyal yansıma ve gelişim için güçlü bir araç olduğuna inanan kadınlar tarafından festivali başlattıklarını söyledi. Şili’de sanat elitler için anlayışından kaynaklı özellikle genç sinemacılara yalnız olmadıklarını göstermenin önemli olduğunu vurguluyor.
  • Uçan Süpürge Uluslararası Film Festivali – Türkiye. 22 yıldır süren festival, kendisini sinema alanında birikmiş kadın emeğini görünür kılmak ve kadınların sinema yapmak konusunda cesaretini artırmak amacını güdüyor. Uçan Süpürge’nin de diğerleri gibi, sözlü tartışmalara, buluşmalara önem verdiğini belirten Halime Güner, maddi zorlukların kendilerini yıldırmadığını, festivali sürdürmenin bir yolunu bulmanın kendileri için önemli olduğuna ve yaşadıkları zorluklara değindi.
Hâlâ sinema endüstrimiz yok

Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali kapsamında Türkiye’ye çeşitli ülkelerden gelen kadın film festivallerinde sizleri Lübnan, Fransa ve İspanya ile buluşturuyoruz. Dünyanın neresinde olursa olsun kadın film festivallerinin yaşadıkları ortak sorunları konuşmaları, paylaşmaları adına oldukça önemli bir adım olan bu buluşmanın önemine değinen festivaller, dayanışmanın gerekliliğine dikkat çekti.


Beirut International Women Film Festival adına Doris Saba ve Ornella Maalouf

Festivalinizden bahseder misiniz?

Lübnan’daki Beirut International Women Film Festival adına buradayız. Üçüncü yılımız. Amacımız Lübnanlı ve uluslararası kadın yönetmen, oyuncu ve yapımcıları desteklemek ve onların yolculuğunu güçlendirmek. Türkiye’ye ilk gelişimiz, burada olmak onur ve mutluluk verici. Büyük bir festival. Festival toplantısı çok yardım edici oldu. Yapımcıların, yönetmenlerin birbirine ulaşmasına olanak veriyor.

Destek bulmada zorluk yaşıyor musunuz?

Lübnan’da hâlâ bir sinema endüstrimiz yok. Biz de finansal problemlerle uğraşıyoruz. Özel kaynaklara yöneliyoruz.

Kadınları sinemada teşvik etmek önemli

Films Femmes Mediterranee adına Nicola Schieweck

Festivalinizden bahseder misiniz?

Fransa’dan Films Femmes Mediterranee festivalinden katılıyorum. 14 yıllık festivaliz, kısa film ve belgesel yarışmamız var Akdeniz için.

Türkiye ve Uçan Süpürge hakkında görüşünüz nasıl oldu?

Festivalin hükümetten aldığı destek kesilmiş. Dstek olmadan işler zor. Kadınları her alanda, özellikle de sinemada teşvik etmek çok önemli. Anlayamıyorum hükümetin bütçeyi neden kaldırdığını. Biz Akdeniz’de çalıştığımız için çok fazla başarılı Türk yönetmen biliyoruz ve bunlardan çokçası kadın. Kadınların sayısına bakarsanız Türkiye kadın yönetmen anlamında uzun zamandır oldukça üst seviyede. Bu bir geleneğin kaybı olmuş. Festival hakkında düşüncem ise çok fazla genç gönüllü var 24 saat sorunlara çözüm arayan, çalışan. Harika bir takım ve çok güzel zaman geçirdim.

Fransa’da feminist film festivali olmak zor mu? Destekler nasıl?

Yerel desteklerimiz var bölgeden ve şehir konseyinden, ama devlet desteği değil. Gittikçe zorlaşıyor destek bulmak. Bu kadın filmleri festivali olmakla ilgili değil. Destek verilmeme politik bir şey, her şey politik. Farklı festivallerin de aynı problemleri yaşadıklarını biliyoruz.

Birbirimizi anlamalı ve desteklemeliyiz

Barcelona International Women’s Film Festival adına Marga Almirall

Nasıl buldunuz burayı?

Buraya ilk kez geldim ve iki gün oldu. Şu ana kadar her şey çok güzeldi. Güzel filmler, atölyeler ve paneller gerçekleşiyor. Diğer kadın filmlerini davet etme olayı da bence çok güzel oldu. Birbirimizi öğrenmemiz, birbirimize destek olmamız açısından.

İspanya’da festivalinizi yapmak konusunda zorluklarla karşılaşıyor musunuz?

Aynı şekilde yine zor. Tabii ülkeye bağlı biraz ama her yerde zor bence. İnsanlara kadınların yönettiği filmlerin önemini anlatmak zor. Hükümetler ve bazı insanlar bunun gerekliliğini anlamak istemiyorlar. O yüzden biz de aynı durumdayız. Bizlerin birbirimizi anlaması ve desteklemesi önemli. Burada olmaktan mutluyum.