Ülkenin ekonomisi duvara toslayacak

Haber Merkezi

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda devir teslim töreni gerçekleşti. Yeni Bakan Mehmet Şimşek, görevi Nureddin Nebati’den teslim aldı. Mehmet Şimşek, ekonomi politikalarında değişim mesajı vererek "Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır" diye konuştu. Şimşek’in ekonominin başına geçmesiyle ekonomide parlak bir dönemin olacağı algısı oluşutulmaya çalışılsa da ekonomistler yapılsa problemler çözülmeden düze çıkmanın mümkün omadığını vurguluyor.

Dr. Murat Kubilay: Türkiye, 2018’den beri iktisadi buhran içerisinde ve buhranlar uzun sürelidir. İhracatın ivme kaybetmesi veya bütçe açığının çok yüksek olması sebebiyle önümüzdeki süreçte işsizlik ve gelir dağılımı daha da bozulacak. Politika faiziyle ilgili bir değişiklik yapılıp yapılmayacağı hususunda oldukça şüpheliyim. Çünkü, Erdoğan bunu seçmenine karşı bir argüman olarak kullanıyor. Enflasyonda da bir düşüş yok, sadece yıllık enflasyon oranında düşüş var. Yani fiyatlar son 52 aydır aralıksız artıyor dolayısıyla burada da bir ilişkinin olmadığını çok rahatlıkla söyleyebilirim. Enflasyonla büyüme modelleri ise Türkiye’de doksanlı yıllarda çok denendi ve neticesinde ya dışarıdan para gelmedi ve sonrasında ani duruş gerçekleşti ya da iç ödemeler sisteminde güvensizlik oluştu ve bir kredi sıkışmasıyla duvara toslamış oldu. Bu sefer de çok muhtemelen benzer bir sonuç alacağız.

İŞSİZLİĞİN ARTACAK

Prof. Dr. Erinç Yeldan: Mehmet Şimşek kamu harcamalarının azaltılacağı bir program izleyecektir. Türkiye’de işsizlik yüzde 10 bandına oturdu. Bu oran yüksek bir oran olarak kabul edilebilir. Ekonomik faaliyete bakıldığında tarım geriliyor. İki çeyrektir ihracat, sanayi geriliyor. Faizlerin yükselmesi durumunda krediler daralacak. Bu durum iç tüketim bazlı çalışan ekonomiyi biraz dizginleyecek. Böyle bir durumda işsizliğin artması da kaçınılmaz olacaktır. Reel gelirler gerileyecek ancak çalışanlar lehine olan ücret artış politikaları artık izlenmeyecektir diye düşünüyorum.

Dr. Burcu Aydın Özüdoğru: Ekonominin yapısal tarafında çözülmesi gereken devasa problemler var. Temel olarak şu anda herkesin odaklandığı konu enflasyon ve para politikasında normalleşme olup olmayacağı. Ben Türkiye’nin çözmesi gereken konular içinde yapısal süreçlerin olduğuna inanıyorum. Bunların içerisinde de kamu maliyesi tarafı buzdağının altında görünmeyen taraf. Bunun dışında hukuk sistemi, kurumların işlerliğinin artırılması, bağımsızlığın yeniden tesis edilmesi, iş gücünün niteliğinin artırılması için eğitim sisteminin yeniden şekillendirilmesi gibi devasa problemler var. Türkiye’nin 15 bin dolarlık kişi başına milli gelir bandından çıkıp 25 bin doların üzerine çıkan yüksek gelirli bir ülke olmasını istiyorsak bu yapısal problemleri çözmeden hiçbir yere gidemeyiz. 

***

ERDOĞAN’IN U-DÖNÜŞÜ

İngiliz haber ajansı Reuters, Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanması ‘u-dönüşü’ olarak nitelendirdi. Reuters’ta "Erdoğan ortodoks Şimşek’i seçerek ekonomik u-dönüşü sinyali veriyor" başlığı ile yayınlanan analizde, Şimşek’in görevlendirilmesinin ‘önümüzdeki aylarda faiz artışına zemin hazırlanması’ olarak yorumlandığı aktarıldı. Ekonomik iyileşmenin, Şimşek’e ne kadar bağımsızlık tanınacağına bağlı olduğunu belirten Reuters’ta Londra merkezli danışmanlık şirketi Eurasia Group’tan Emre Peker’in değerlendirmeleri yer aldı. Şimşek’in görevlendirilesini yorumlayan Peker, "Bu, Erdoğan’ın Türkiye’nin ekonomik zorluklarını yönetme becerisine olan güvenin sarsıldığını fark ettiğini gösteriyor" dedi. "Ancak Şimşek’in atanması bir krizi geciktirece olsa da, ekonomiye uzun vadeli düzeltmeler sağlaması pek olası değil" ifadelerini kullanan Peker, şöyle devam etti: "Şimşek büyük ihtimalle görev süresinin başlarında güçlü bir yetki alanına sahip olacak ama Mart 2024’teki yerel seçimler yaklaştıkça hızla artan bir siyasi dirençle karşı karşıya kalacak."