AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "Cumhuriyet; bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi hasılı bütün düşünme setlerimizi yok etmiştir" sözleri sebebiyle İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından yapılan eleştirileri 'iftira' olarak nitelendirdi. Ünal, "Meral Akşener ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun açık hakaret, düşmanlık ve nefret içeren iftiralarını şiddetle reddediyorum" dedi.

Ünal: Akşener ve Kılıçdaroğlu'nun nefret içeren iftiralarını reddediyorum

Kahramanmaraş Kitap Fuarı'nda "Cumhuriyet; bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi hasılı bütün düşünme setlerimizi yok etmiştir" sözleri sonrası partisi tarafından da eleştirilen AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eleştirilerini 'iftira' olarak nitelendirdi.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Ünal, "Kahramanmaraş Kitap Fuarı'ndaki bir kültürel etkinlikte yaptığım konuşmama ilişkin dile getirilen her fikir ve siyasi eleştiri kabulümdür. Fakat gerekli açıklamalarda bulunmama rağmen Meral Akşener ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun açık hakaret, düşmanlık ve nefret içeren iftiralarını şiddetle reddediyorum" dedi.

Ünal, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada "Her biri Cumhuriyetimizi yüceltme idealinin yapı taşı olan bu etkinlikler esnasında, şahsımla ilgili bir açıklama yapmayı uygun bulmadığım için sustum" ifadesini kullandı.

Ünal, şunları kaydetti:

"21 Ekim'de Kahramanmaraş Kitap Fuarı'ndaki bir kültürel etkinlikte yaptığım konuşmama ilişkin dile getirilen her fikir ve siyasi eleştiri kabulümdür. Fakat gerekli açıklamalarda bulunmama rağmen Meral Akşener ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun açık hakaret, düşmanlık ve nefret içeren iftiralarını şiddetle reddediyorum. Tarihte 16 devlet kurmuş bir millete mensubiyetim ve ses bayrağım Türkçemle gurur duyuyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yüceltme idealini kendisine ilke edinmiş bir kişi olarak kendimi, Cumhuriyetin fikri hür irfanı hür bir evladı olarak görüyorum. Cumhuriyet düşmanı olmak bence, Cumhuriyeti 'donmuş bir göl zannetmekle' mümkündür. Oysa Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bize bıraktığı Cumhuriyeti 'her dem kendini yenileyen coşkun bir nehir' olarak ele almak gerekir"