Gençler işsizlik nedeniyle umutsuzluklarını sosyal medyada paylaşıyor. “Açılın Gençler Geliyor” kitabının yazarı Fatoş Karahasan ile bu konuyu konuştuk. Karahasan: Üniversitelerinyanı sıra başkabir örgün eğitim modeli çıkarılmalı

Üniversite dışında örgün eğitim modelleri çıkmalı

MUSTAFA KÖMÜŞ

Sosyal medyada son dönemde üniversiteden yeni mezun olan kişiler iş bulmak için çalışma yapıyorlar.
Bununla birlikte gençler iş bulamama sıkıntısıyla Cumhurbaşkanı’na ve bakanlara yazarak onlardan kendilerine iş vermelerini istiyorlar. Ayrıca genel olarak umutsuzlar. Bu durumu “Açılın Gençler Geliyor”kitabıyla gençler üzerine bir rapor ortaya koyan Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Fatoş Karahasan ile konuştuk.

Karahasan konuyla ilgili önerilerinde, gençlerin üniversite dışında da eğitim görebilecekleri yeni alanlar açılması, etraftaki sorunları fark ederek bu sorunları çözmek için kendilerini geliştirmeleri ve bireysellikten çıkmak için takım çalışması yapmaları için imkânların olması gerektiğini ifade etti.

Bu durumun Türkiye’ye has bir durum olmadığını belirten Karahasan “Bütün dünyada gençlikte böyle bir sıkıntı var.

Kaynaklar azalıyor, işler otomasyona bağlı olarak azalıyor. Genç nüfus sürekli, artıyor. Bir de tabii ki her tarafta rekabet var. Mesela ABD’deki bir Pazar için Çin’den bir rakip çıkabilir. Çünkü rahat dolaşım var ve artık herkes iyi eğitim alıyor. İş ve kaynak az ama rekabet yüksek. Bu her yer için geçerli. İş yaratabilenler var örneğin Almanya, Kanada ve İskandinav ülkeleri gibi. Planlı gelişen ülkelerde sıkıntı daha az. Ama bizim gibi genç nüfusu yüksek ve ekonomisi, daha yavaş ilerleyen ülkelerde sorun daha fazla” dedi.

Gençler hayallerinin peşinden gidemiyor
“Eğitim sistemimiz genellikle lise ve üniversite üzerine kurulu” diyen Karahasan şöyle
devam etti: “Meslek sahibi olmak ağırlıklı olarak üniversite diploması olmakla ilgili. Araştırmalar gösteriyor ki gençlerin büyük bir bölümü üniversiteyi bir sosyal statü göstergesi olarak alıyorlar. Ayrıca üniversite eğitimiyle yaptıkları iş arasında çoğu zaman uçurum oluyor. Çoğu genç de istemediği bir bölümü okuyor. Haylindeki bir bölümü okumuyor, yönlendirme eksikliğiyle puanı neresi tutarsa orayı okuyor. Yani gençlerimiz eğitim ve kariyer açısından hayallerinin peşinden gidemiyorlar.”

Çocuklar bağımlı hale getiriliyor
Her gencin aileleri için önemli olduğunu belirten Karahasan şunları söyledi: “Anne- babalar çocuklarının eğitimlerine harcama yapıyorlar. Bu da çocukları anne-babalara bağımlı hale getiriyor. Ta ki 30’lu yaşlara gelip bir şey üretmediklerinin farkına varana kadar. Bu da son derece depresif bir nesil ortaya çıkarıyor.

Böyle bir nesil var ve bu nesil ebeveyn olunca da büyük zararları olacak.”

Üniversite diplomasının şart olmaması gerektiğini savunan Karahasan “Sistemin çeşitli basamakları var. Meslek liseleri ya da belirli dönemli kurslarla belirli işleri yapan gençler çıkmalı.

Devlet bu konuda aileler ve gençlerle birlikte hareket etmeli. Yani diyelim ki, sanayide bir ara eleman açığı var Türkiye’de. Bunun için üniversite diploması gerekmiyor. Eğitim sistemimizin işsiz kalma olasılığı çok yüksek bir gruba belki 3 ay, belki 6 ay, belki 1 yıl vereceği eğitimle sanayiye katacak bir çözüm üretmesi gerekiyor. Bunu uzaktan eğitimle ve stajla bile yapabilir. Herkes beyaz yakalı işleri için üniversiteyi okuyor ama bu işler de azalıyor” diye konuştu.

Çözüm önerileri…
Karahasan sorunun çözümü içinse önerilerini şöyle sıraladı:

»Birinci önerim devletin özel sektörle veya belediyelerle birlikte gençlere başta İngilizce olmak üzere dil öğretilmesi. Ayrıca onların yetenekleri ölçüsünde sanayiyle işbirliği halinde mesleklere yönlendirilmesi gerekiyor. Böyle bir model yürütülebilir. Üniversitelerin yanı sıra başka bir örgün eğitim modeli buradan çıkarılabilir. Almanya’da buna benzer şeyler var.

»İkincisi girişimcilik. Daha yükseksayıda gence girişimcilik eğitimi vermeliyiz. Nedir girişimcilik, çevrenize
bakarsınız bir problem var, bu problem için çözüm üretirsiniz. Bu bir ilaç olabilir, konut problemi olabilir, taşıma problemi olabilir. Çok daha basit şeyler de olabilir. Bunun için de çok sıkı araştırmak ve dil bilmek lazım.

»Üçüncüsü de toplu çalışma için platformlar yaratılmalı.
Çünkü gençlerimiz çok ayrıştırılmış durumda. Birbirleriyle uyum içerisinde çalışmak için takım çalışmasına ihtiyaç var. Herkes birey olarak öne çıkmak istiyor. Herkes lider, herkes kral olmak istiyor. Öyle bir şey yok. Herkes kendi yapabildiği kadar bir şey yapmalı. Eşit ağırlık verildiği zaman farklı karakter tiplerine o zaman sentez çıkar.