BERRAK GÜNGÖR Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi statüsünde çalışan üniversite ve yüksek lisans mezunu işçiler, memur statüsüne geçirilmek istiyor. BirGün’e konuşan Üniversiteli İşçiler Platformu İzmir Temsilcisi Şebnem Sultan Yılbaş, “Tayin, nakil, geçici görev gibi özlük haklardan faydalanamadığımız gibi; mesleğimizle ilgili seminer ve eğitimlere katılamıyoruz. Bu tip organizasyonlara katılma taleplerimiz memur olmadığımız için reddediliyor. Bizler statü […]

Üniversiteli işçiler statü değişikliği istiyor

BERRAK GÜNGÖR

Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi statüsünde çalışan üniversite ve yüksek lisans mezunu işçiler, memur statüsüne geçirilmek istiyor.

BirGün’e konuşan Üniversiteli İşçiler Platformu İzmir Temsilcisi Şebnem Sultan Yılbaş, “Tayin, nakil, geçici görev gibi özlük haklardan faydalanamadığımız gibi; mesleğimizle ilgili seminer ve eğitimlere katılamıyoruz. Bu tip organizasyonlara katılma taleplerimiz memur olmadığımız için reddediliyor. Bizler statü değişikliği istiyoruz” dedi.

8 YILDIR YÜKSELEMİYORUM

Sosyoloji mezunu olduğunu ve kamuda 8 yıldır güvenlik görevlisi olarak çalıştığını belirten Yılbaş, “Aynı zamanda manevi destek ve danışmanlık uzmanıyım, yüksek lisansımı bu alanda yaptım. Öte yandan felsefe grubu öğretmeniyim. Okuyarak birçok alanda donanım sahibi yapmış oldum kendimi; ama gel gelelim bu pratikte hiçbir işe yaramıyor. Güvenlik görevlisi olarak görev yaptığım kurumda geçen ay yükselme sınavları vardı. Bizim işçiler olarak yükselme sınavına girme gibi bir hakkımız yok. Ön lisans mezunu memurlar bu sınavlara girebilirken, yüksek lisans mezunu olan ben ve benim gibi arkadaşlar işçi statüsünden dolayı bu sınavlara giremiyor. 8 yıldır çalışıyorum ve yükselemiyorum” diye konuştu.

Bu nedenle statü değişikliği talep ettiklerini söyleyen Yılbaş, “Memur kadrolarına geçebilmek istiyoruz. Bunun örnekleri de var; mesela geçen sene 4c’lileri 4b’ye geçirdiler, sözleşmeli memur yaparak onların önünü açtılar. Benim gibi arkadaşların eğitim düzeyine göre kurum içinde değerlendirilmeleri, kurumun da lehine olacaktır” ifadelerini kullandı.

ALANIMIZDA İŞ BULAMIYORUZ

Kendi alanlarında iş bulamadıkları için başka işlere yönelmek zorunda kaldıklarını anlatan Yılbaş, şunları kaydetti: “Felsefe grubuna koskoca Türkiye’de yılda 35-40 kontenjan açılırken, din kültürü öğretmenliği için açılan kadroysa 2 bini buluyor ve 6 ayda bir açılıyor. Biz artık bunda da değiliz gerçi. Statümüz değişsin yeter. Çünkü aldığımız eğitimler hiçe sayılıyor, itibarsızlaştırılıyor. Memur ve sözleşmeli memurlar meslek ve unvanlarının gereği olan müdürlüklerde ve pozisyonlarda çalıştırılırken, biz işçi olduğumuz için kurum bizi istediği yerde ve pozisyonda görevlendiriyor.”

Tayin, nakil, geçici görev gibi özlük haklarından da faydalanamadıklarına dikkat çeken Şebnem Sultan Yılbaş, “Bu nedenle ailelerinden ayrı yaşayan arkadaşlarımız var. Bugüne kadar verilen her türlü görevi layıkıyla yerine getiren üniversite mezunu işçilere, gördükleri eğitimin gereği olan ünvan kullanma, tayin, terfi ve görevde yükselme hakkı verilmeli . Böylelikle yapılan haksızlık telafi edilmiş ve aynı eğitimi almış, aynı işi yapan personel arasındaki farklılıklar da kalkmış olacak” dedi.