Gormot, Karadeniz tulumunu progressive rock formuyla birleştirdikleri ilk teklileri ‘Hicazuri’ ile ilgi gördü. Grup yakında Moğollar’a Saygı albümü için ‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ yorumuyla müzikseverlerle buluşuyor.

Unutmayın iyiler daima kazanır

Gizem ERTÜRK

Gormot yakın zamanda Moğollar’a saygı albümü için hazırladıkları ‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ yorumuyla sevenleriyle buluşacak. Ekibin ayrıca The Birth, The Life, The Eternity adında üç albüm projesi var. Gormot’un kurucusu Aycan Yeter ile buluştuk, Gormot’u konuştuk.

Gormot ne anlama geliyor?

Gormot ismini hep birlikte seçtik. Tabii önerileri, konuya hâkim biri olarak ben getirdim ama Gormot’un ruhunu hep birlikte oluşturduk. Gormot, çok eski zamanlarda Laz mitolojisinde var olan, gökyüzünde yaşayan, evrenin yaratıcısı ve aynı zamanda tüm doğa olaylarını yöneten bir iyilik tanrısının adıdır. Laz halkı tarafından ‘gormot’ hâlâ günümüzde de yaratıcı anlamında kullanılıyor. Çocukluğumda babaannem çok şaşırdığında Allah iyiliğini versin ya da Allah seni bildiği gibi yapsın demek yerine Ğormoti atişe ya da Ğormotik çxomelasen gibi Lazca ifadeler kullanırdı. Gormot’u Allah yerine kullanırdı ama tabii biz mitolojik manasında kullanıyoruz. Aslında gerçek yazılışı ğormoti fakat biz biraz daha fonetiği güzel duyulsun diye azıcık törpüleyip Gormot adını verdik. Fakat logomuzdaki ‘g’ harfinin üstünü biraz eğerek ‘ğ’ hissiyatını da vermeye çalıştık. Gormot dünyaya iyiliği yaymaya çalışan bir hikâye. Unutmayın iyiler her zaman kazanır.

Marsis, Çamur, Kurban, Hayko Cepkin gibi ekiplerle çalışan birbirinden değerli müzisyenlerden kurulu. Bu kadro nasıl bir araya geldi?

Hayalim her zaman birlikte yol yürüyeceğimiz bir grubumuzun olmasıydı. Gormot’un kuruluşu da enteresan oldu benim için. Ben evrendeki görünmez bir enerjinin var olduğuna inanırım, mesela bir insan görürsün hayatında yoktur, küçük bir anına denk gelir ama ilerde o insan başka bir yerde olur senin için Gormot da işte tam böyle bir enerjiden doğdu diyebilirim.

Karadeniz’in geleneksel enstrümanı tulum Gormot’un merkezini oluşturuyor. Tulumu progressive rock ile birleştirme fikri nasıl doğdu?

Tulum bilinçsel olarak uzun bir süre yerel, belli bir kalıpta, sanki bir enstrüman değilmiş hissiyatında kaldı. Buna biraz isyan ettim. Tulum bir enstrüman, evet bir bölgede çalınıyor olabilir. Fakat ses sahası elverdiği sürece her müziğin içerisine koyulabilir. Enstrümanım tulum ve var olmak istediğim, özgür, kendimi yansıtacak bir müzik olunca iki öğeyi bir araya getirmekten başka bir yol yoktu benim açımdan. Tulum yapısal olarak rock müzik ile oldukça uyumlu bir enstrüman. Tulum da rock müzik gibi isyankâr, hırçın, baş kaldıran, gizemli ve güçlü bir yapıya sahip. Bu sebeple tını olarak tulumu rock müziği içerisine koyduğumuzda ortaya inanılmaz bir güç çıkıyor. Aslında bunun örneklerini Zuğaşi Berepe zamanında da görmüştük. O zamanın müzikal imkânlarına göre oldukça güçlü bir müzikleri vardı.

İkinci single’ınız özel bir projenin parçası olan ‘Selvi Boylum Al Yazmalım’. Bu konsept albümden bahseder misiniz?

Bu proje sevgili dostum Serkan Fidan’a ait bir proje. Aslında projeden ziyade bir saygı duruşu diyebilirim. Projede farklı kuşaklardan müzisyenler seçtikleri bir Moğollar şarkısını kendilerince yorumlayıp dinleyicilere sunacaklar. Geçen aylarda Çamur grubu ile saygı yolu açıldı ve içinde yer almak isteyen müzisyenlerle bu yol büyüyecek.

Albüm için Cahit Berkay’ın efsane şarkısı ‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ şarkısına nasıl karar verdiniz?

Cahit abi ile Almanya, Belçika ve Hollanda’dan oluşan bir Avrupa turnesine gitmiştik. O zaman Marsis adlı gruba eşlik ediyordum. Turnelerde Cahit abi ile sohbet etme imkânımız vardı. Sürekli birlikteydik çok keyifli bir 20 gün geçirdik. Sahnede konserimizi verirken bir bölümde de Cahit abiyi sahneye alıp, birlikte onun eserlerini tulum ve kemençe ile çalıyorduk. Bunlardan biri de ‘Selvi Boylum Al Yazmalım’dı. Cahit abi ile sahnede frekanslarmız tuttu. Bir konser sonrasında sohbet ederken “Ya ajan tulumla birlikte bir şeyler yapalım” dedi. Bir süre sonra Çağatay ile konuştuk ‘Al yazmalım’ı yapmaya karar verdik, bir haftada şarkıyı düzenledik. Sonra sevgili dostum Serkan Fidan, “Moğollar ile ilgili böyle bir proje var, oraya alalım parçayı” dedi. Biz de çok sevindik ve Moğollar’a Saygı projesi için ‘Al yazmalım’ı Gormot soundu ile yapmış olduk.

‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ şarkısının sizde uyandırdığı duygular neler?

Şarkıyı bilgisayar başında düzenlerken, melodinin gücünden etkilendim. Film sahneleri gözümün önünden geçip durdu. Yaşadığımız dünyayı düşündüm, olanı biteni… Filmdeki ‘Sevgi neydi?’ sözü aklıma geldi. İsyan ettim dünyanın şu anki haline. Ama o an dünyayı sevgi kurtaracak dedim kendi kendime. O vakitlerde eşim oğluma 4 ay hamileydi ve biz sık sık doktor kontrolüne gidiyorduk. Bir seferinde ben de içeri girerek oğlumun anne karnındaki kalp atışlarını kaydettim ve şarkının hikâyesini oğlumun kalp sesi ile bütünleştirdim.

‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ filmi sizin için ne ifade ediyor?

‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ filmi benim unutulmazlarım arasındadır. Eşim ile ilk tanıştığımız zamanlarda birlikte izleyip güzel çıkarımlar yaptığımız bir filmdi. Oğlum olduktan sonra da emek verilen bir sevginin ne kadar güzel bir duygu olduğunu anladım. Bu yüzden sevgi emektir emek verilmeyen bir sevgi sadece yüzeysel bir sözden ibarettir.

Şarkı dinleyicilerle ne zaman buluşacak?

Şarkının kayıt aşamasını tamamladık, mastering için yurt dışına göndereceğiz. Ardından da klip çekimini Hazal Arıcı yönetmenliğinde gerçekleştireceğiz. Eylül ayında şarkımız klibiyle birlikte bardabarecords etiketiyle yayaımlanacak.

Nasıl bir klip eşiğinde izleyeceğiz?

Detay vermek istemiyorum, sürpriz olsun isterim. Kısaca bahsedecek olursam dans kareografisi ve Cahit abinin bilgeliği eşliğinde bir performans klibi olacak.

Gormot’tan ilerleyen günlerde neler duyacağız?

‘Selvi boylum’ şarkısından sonra ‘The Birth’ albüm konseptinden bir şarkı daha yayınlayıp ardından ‘The Birth’ albümü için kayıtlara başlayacağız. Kayıtlarını yurt dışında yapmayı planladığımız albümümüzü Nisan 2022’de yayınlamayı planlıyoruz.