SOL Parti’nin 8 Ekim’de düzenleyeceği 'Üretici Mitingi' için Uşak’taydık. Büyükoturak Köyü’nde bir üretici, “Artık ekmeyeceğiz, şehirli aç kalacak” diyerek yaşanan krizi özetlerken, başka bir köyde bir üretici ise, çiftçilik yaparak tek bir evi bile geçindirmekte zorlandığını söyledi.

Üreticiler hakları için buluşuyor
Fotoğraf: BirGün

Berkay SAĞOL

SOL Parti, 8 Ekim’de saat 15.00’te Uşak Valilik Meydanı’nda Üretici Mitingi düzenliyor. “Üzüm, tütün, buğday bizim canımız” sloganıyla gerçekleşecek miting için SOL Partililer 45 gündür yoğun bir çalışma yürütüyor. Bu süreçte Uşak Merkez ve tüm ilçelerdeki pazar yerlerini dolaşarak üreticileri ve halkı mitinge davet eden SOL Partililer, kentin dört bir yanında halkla da bir araya geldi.

Miting çalışmaları kapsamında kent genelinde yaklaşık 50 farklı köyü ziyaret ederek burada çiftçilerle bir araya gelen SOL Partililer, tütünden buğdaya, sebze-meyveden süt üreticilerine kadar herkesin sorunlarını dinleyip bunlara dair çözüm önerilerini paylaştı.

Miting öncesi yapılan çalışmaları ve üreticilerle buluşmaları takip etmek için biz de Uşak’a geldik. Pazar yerlerinde hasat ettikleri ürünlerini satmaya çalışan kadınlardan, köylerdeki üreticilere kadar aslında herkes sorunun farkında. Konuştuğumuz, denk geldiğimiz her üretici, “Bittik artık biz, yeter” diyerek aslında ülkede tarımın geldiği noktayı net bir şekilde ortaya koyuyor.

‘DEVLET BİZDEN ALMIYOR, İTHAL EDİYOR’

Uşak’ın Banaz ilçesine bağlı eskiden belde olan Büyükoturak Köyü’nde üreticiler iktidarın tarım politikalarına tepkili. Köy kahvehanesinde sohbet ettiğimiz bir üretici, “Traktörlerin deposunu dolduramadık. Gübre de alamadık. Bu sene ekmeyeceğiz, üretmeyeceğiz. Biz üretmezsek şehirli artık ya çok pahalı yemek yiyecek ya da aç kalacak. Kimse ekemiyor artık. Gerçi ekemiyor değil ekmiyor. Biz buğday üretiyoruz. Devlet bizden almıyor ama ithal ediyor” dedi.

Uşak’ın Yeleğen köyünde yaşayan bir başka üretici ise son yıllarda yaşadıklarını şu cümlelerle özetledi: “Biz dört kardeşiz. Babam bütün aileyi çiftçilik yaparak geçindirdi. Kardeşlerim okudu, ben köyde kaldım. Ben çiftçiliğe başladığımda hem kendi evimi geçindiriyordum hem de annem ve babamı geçindirebiliyordum. Biz iki aile çok rahat yaşayabiliyorduk. Bugün ise bırak başkasına para vermeyi kendime zor yetebiliyorum. İki çocuğum var biri çalışıyor diğeri üniversitede öğrenci. Öğrenci olan okulunu bitirsin çalışmaya başlasın diye bekliyorum. Artık üretmeyeceğim başka çarem kalmadı. Zaten para kazanmıyorum en azından artık yorulmam.”

SOL Parti’nin miting öncesi açıkladığı acil talepleri ise şu şekilde sıralandı:

► Geçimlik tarım yapan üreticilerin elektrik, su ve Ziraat Bankası borçları silinmeli,

► Elektrik ve mazot başta üretimin temel girdilerinde fiyat sabitlenmeli,

► TEKEL ve özelleştirilen kamu kurumları demokratik işlevlerle donatılarak yeniden yapılandırılmalı,

► Taban fiyat üreticilerle birlikte ve insanca yaşayabilecek ücret olarak belirlenmeli,

► Kamu kurumları şirketlerin değil, üreticinin çıkarına destekleme alımı yapmalı,

► Üretici su, tohum ve gübreye ücretsiz ulaşmalı,

► Sözleşmeli üretim sonlanmalı,

► Meralar hayvancılığı desteklemek için kullanılmalı,

► İthalatta gümrük vergisi indirimleri kaldırılmalı,

► Tarım ve gıda politikalarında şirketlerin değil, halkın talepleri belirleyici olmalı.