Yaklaşık iki ay önce Brezilya’nın cehennemden çıkışının ilk adımı olarak Lula’nın seçim zaferini açlık sorunu üzerinden irdelerken cehennemin kapılarını kapamada, umudu yeşertmenin önemini de Lula’nın taban hareketleriyle kurduğu ilişki üzerinden irdelemiştim. Bundaki amacım ülkemiz için son çıkış olarak tarif edebileceğimiz bir seçime doğru giderken taban hareketleri ile ilişki kurmanın önemine vurgu yapmaktı.

Buraya tekrar dönme ihtiyacı hissediyorum çünkü 2023 toplumun çok geniş bir kesimi için benzer bir dönemeci ifade ediyor. Bu yıldan en büyük beklentisi iktidar değişimi olan milyonlarca insanız. Bir kısmımız birbirinden bağımsız kümeler olarak bu değişimi sağlamadaki rolümüz üzerine kafa yoruyoruz, çabalıyoruz. Bir kısmımız tükenmişlik hissi ile bekliyoruz. Her iki koşulda da iktidar değişimi talebinde birleşiyor, felaketten çıkmayı umuyor, cehennemin kapılarını kapatmak istiyoruz.

Gerek örgütlenmiş gerekse de dağınık taleplere baktığımızda değişim talebinin bir dizi sorun etrafında kümelendiğini görüyoruz. Geçim sorunu bunların başında geliyor. Geçim sorunu derken barınma, açlık gibi yaşamsal ihtiyaçlara dair birçok itirazı da kapsayan bir alanı kastediyorum. Çarşı pazardan, asgari ücret belirleme süreçlerine, TİS süreçlerine, emekli ve memur zamlarına kadar her yerde yaşam maliyeti krizinin bir sonucu olarak geçim sorunu etrafında kümelenen bir değişim talebi merkezde duruyor.

***

Yanı sıra emek süreçlerine dair bir dizi talep görüyoruz. Çiftçinin tarlada üretemez hale gelmesinde; üretim için ihtiyaç duyduğu günlük mazotu dahi karşılayamayacak noktaya varan bir yaşamsal tehdit haline geldiğini görüyoruz. İşsizlik, genç işsizliği, nitelikli işgücü göçü gibi sorunlar etrafında kümelenen bir değişim talebi görüyoruz. Sağlıkta, eğitimde, kadınlarda, ekoloji hareketlerinde, demokratik, laik bir değişim talebi görüyoruz.

Bu noktada beklenti ve talepleri görünürleştiren, sahiplenen bir muhalefet çizgisinin, bıkmadan ve ısrarla buraya işaret eden, toplumsal talepleri siyasetin ana gündemi olarak merkezine alan bir sol siyasetin önemi ortada duruyor. SOL Parti’nin haftasonu yapılan 2. Olağan Kongresi’nde ise üreticilerin talep ve beklentileri öne çıktı. Kongre’ye Çambükü köyünden katılan Kadir Yüksel köyün değişim talebini ve direniş iradesini buraya taşıdı: “Taşova’nın bin dönümü OSB yapılmaya çalışılıyor. Bu alanın yarısı mera gerisi köylünün arazisi. Acele kamulaştırma ile köylülerin toprağı elinden alınmaya çalışılıyor. Köy muhtarı görevden alındı, köylü bıkmadı muhtarın eşini yeniden muhtar seçti.” Çambükü köyünün mücadelesini sunan bu kısacık iki cümle toprağa erişimle, üretim hakkıyla, köylünün iradesi arasındaki ilişkiyi özetliyor.

***

Ekip biçmek için girdikleri tarladan ters kelepçeyle gözaltına alınarak çıkarılan köylülerin selamını getiren Yüksel’in sözleri, Çambükü köylüsünün yapılmak istenen OSB kadar, seçtikleri muhtarı görevden almaya yeltenen tepeden inmeci yönetim anlayışına da karşı olduklarını ortaya koyuyor. Ne arazimizi, ne emeğimizi ne de irademizi teslim edeceğiz diyor. Taban hareketleri sadece taleplere değil, mücadeleye, umudu gerçek kılmanın farklı yollarına da işaret ediyor.

Kongre’de kürsüye çıkan bir çiftçi olan Muhammer Arıkan ise şöyle diyordu: “Evde traktör var onunla tarlaya gidemiyoruz, gübre alamıyoruz. Cumhurbaşkanı ekilmedik yer bırakmayın diyor, bir çiftçinin günde kaç paralık mazot yaktığını bilmiyorlar. Gübre alamıyoruz. Mazotu alıp tarlayı ekecek çiftçinin çok zengin olması lazım. Ya da toprağımız için mücadele etmemiz lazım.” AKP iktidarının tarımı çiftçi için geçimlik bir faaliyet olmaktan çıkardığını özetleyen Arıkan, bir yandan da yalnızca zenginlerin tarımsal üretim yapabileceği bir ülke yaratıldığını ifade ediyor.

Umudu yeşertmede, mücadelenin yolunu çizmede taban hareketleriyle, irili ufaklı direniş ve itirazlarla kurulan ilişkinin önemi de burada saklı. Bu deneyimler halkın gündelik sorunlara karşı acil taleplerinin örgütlendiği, öğretici siyasal zeminleri oluşturuyor. Bu anlamıyla da halkla onu seçmene indirgeyerek değil, mücadelenin öznesi kılarak ilişki kurmanın yolunu oluşturuyor.