Uzaktan eğitim ısrarı sürüyor

Berkay SAĞOL

YÖK başkanı Erol Özvar yeni bir açıklama yaparak uzaktan eğitimle ilgili kararda geri adım atmadı. Üniversitelerde bahar döneminin 20 Şubat'ta uzaktan eğitimle başlayacağını duyuran Özvar, nisan ayından itibaren de yüz yüze eğitimin de olduğu hibrit seçeneğin değerlendirileceğini açıkladı. Özvar, yükseköğretim kurumlarındaki uygulamalı programlarda öğrencilerin bu eğitimlerini yüz yüze sürdüreceğini söyledi.

KYK yurtları ve bu yurtlarda kalan öğrencilerle ilgili hiçbir açıklama yapılmadı. Yüz yüze devam edeceği belirtilen uygulamalı programların hangi bölümleri kapsayacağıyla ilgili de net bir açıklama olmaması soru işaretleriyle dolu bir tablo ortaya çıkardı.

Eğitim Sen Ankara Üniversiteler Şubesi Başkanı Mutlu Arslan, “Depremin dördüncü gününde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından duyurulan Yükseköğretim Kurumlarında eğitimin uzaktan yürütülmesi ve üniversite yurtlarının boşaltılması kararlarının ne kadar yanlış olduğunu ilk günden itibaren eğitimin tüm bileşenleri dile getiriyor. Bu kararın YÖK ve üniversitelerle de görüşülmeden verildiği, rektörlüklerin de kararları basından öğrendiği yaşanan gelişmelerden anlaşılıyor. Tek adam tarafından verilen bu aceleci ve düşüncesiz karar nedeniyle milyonlarca öğrenci mağdur oldu” dedi.

"TEREDDÜDE SÜRÜKLEDİLER"

YÖK Başkanı’nın açıklamalarının ne yazık ki bu yanlışlıktan geri dönüleceği beklentilerini boşa çıkarttığını dile getiren Arslan, şunları söyledi: “YÖK, bu hatayı düzeltmek yerine belirsizliği daha da artıran bir karar verdi. Bu karar sadece eğitim-öğretim planlamasının nasıl yapılacağını sürüncemede bırakmıyor, aynı zamanda şehir dışında öğrenim gören öğrencileri de büyük bir tereddüde sürüklüyor. Uygulamalı programların yüz yüze sürdürüleceği yolundaki açıklama belirsizliği daha da arttırdı. Hangi programların uygulamalı kabul edileceği, bu programlardaki öğrencilerin barınma sorunlarının nasıl çözüleceği gibi konularda herhangi bir netlik olmaması da öğrenciler açısından tereddüt doğuran diğer hususlar. YÖK’ün yapması gereken bölgedeki öğrencileri güvenli şehirlerdeki üniversitelere yerleştirerek eğitimin yüz yüze yapılmasını sağlamaktı. Bunu yapmayarak ne yazık ki kendi plansızlıklarının bedelini tüm ülke çapındaki üniversite öğrencilerine ödettiler.” Öte yandan Diyanet ise deprem bölgelerinde bile yüz yüze devam edecek.