Hatay’daki depremde enkaz altından saatler sonra kurtulan 11 yaşındaki Zeren, tedavisi için İstanbul’a getirildi. Zeren’i enkazdan kurtaran ve tedavi gördüğü hastanede ziyaret eden Haydar Daştan "Bizim mucizemizsin" dedi.

Uzatılan yaşam elinin hikâyesi
Haydar Daştan (solda), Zeren ve babası Gökhan Tuntay ile 3 ay sonra görüştü. (Fotoğraf: BirGün)

Sibel BAHÇETEPE

Maraş merkezli depremlerin büyük yıkıma yol açtığı Hatay'da ailesiyle kaldığı binanın çökmesi sonucu enkazdan saatler sonra çıkarılan 11 yaşındaki Zeren Tuntay, depremde annesi, ablası ve dayısını kaybetti. Uzun süre yoğun bakımda kalan ve beş büyük ameliyat geçiren Zeren, bir ameliyat daha olacak. Tedavisi için geçen günlerde İstanbul'a getirilen Zeren'i, hastanede ziyaret eden arama-kurtarma ekibinden Haydar Daştan, "Zeren, sen bize 'Ağabey acele edin, beni bırakmayın' demiştin. Seni bırakmadık ama sen de çok dirençli çıktın. Ve sağlığına kavuştun. Zeren, sen bizim mucizemizsin" dedi.

ÇOCUKLARIMI KURTARIN 

Depremin olduğu sırada oturdukları apartman çöken Zeren Tuntay, zemin katta uzun süre kurtarılmayı bekledi. Ablası hemen yanı başında yaşamını yitiren minik Zeren, enkaz altında saatlerce arama-kurtarma ekiplerinin gelmesini bekledi. Kanyon ve Doğa Sporları Arama Kurtarma Derneği (KADAK) Başkanı olan Daştan, Hatay'ın ara sokaklarında gezerken bir baba yanına geldi ve kolundan tutarak "İki çocuğum enkaz altında. Ne olur çocuklarımı kurtarın" dedi. Kendisi deprem anında pencereden atlayarak kurtulmuş, ancak eşi ve iki çocuğu yatak odasında, enkaz altında kalmıştı. Hemen o anda enkazda dinleme yapmaya başladılar ve çok cılız bir ses aldılar.

CİDDİ YARALANMIŞTI

Maltepe Belediyesi arama-kurtarma ekipleri ile birlikte enkazı kazmaya başladılar. Haydar Daştan, kalın bir kirişin altında bir tutam saç gördü. O arada bir artçı deprem meydana geldi, aramaya ara verdiler. Yaklaşık iki saat sonra enkaz altından cılız bir ses daha geldi. Riskli bir balkonun altından Zeren’e ulaşmaya çalıştılar. Tam çalışmaya başlarken yine bir artçı deprem yaşandı. ‘Zeren'e ulaşıldı’ denirken büyük bir artçı deprem daha oldu. Sonra Zeren’den ses geldi: "Ağabey acele edin beni bırakmayın, canım çok acıyor!” 

Çalışmalar tüm hızıyla sürdü, kirişten kopan büyük parçanın tam arkasında Zeren’in kafası görüldü. Ekipler iğne ile oya gibi oydular enkazı ve Zeren’e yaklaştılar. Kafasında büyük bir kırık vardı Zeren'in ve ciddi darbe almış, kanaması artmıştı. Bilinci de gidip geliyordu. Uzun uğraşlar sonucu açılan minicik delikten Zeren'i çıkardılar. Annesi, ablası ve dayısı yaşamını yitirmişti. Zeren tam 5 büyük plastik cerrahi ameliyatı geçirdi. Şimdi ise tedavisine Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde tedavisi sürüyor. Bir ameliyat daha olacak. 

3 AY SONRA BULUŞMA

Zeren'i tedavi gördüğü hastanede ziyaret eden Haydar Daştan, "Zeren, seni görmek için Kartal'dan çıktım ve hastaneye gelene kadar yol bitmedi, çünkü seni göreceğim için çok heyecanlandım" dedi. Daştan, şöyle devam etti: "Geçenlerde tesadüfen bir öğretmen arkadaş görüntülü bizi aradı dedi ki ‘Sen bu prensesi tanıyor musun?’ ‘Tabi ki’ dedim. Heyecandan bayılacak gibi oldum ve uçarak hastaneye yanına geldim. Zeren kızımızla Hatay’da uzun bir mücadele sonunda hep birlikte hayata bağlandık. Bir sürü ekip arkadaşımız yardımcı oldu. Hep birlikte Zeren’i hayata bağladık. Küçük bir operasyonu kaldı ondan sonra aramıza katılacak. Zeren’e söz veriyorum. Ona hayatta kalma eğitimi vereceğim. O da başkalarına eğitim verecek. Sen bizim için bir mucizesin.”

Baba Gökhan Tuntay ise “Durumumuz daha iyi. Plastik cerrahi ameliyatı oldu 5-6 kez. Son ameliyatını olacak. Hep sizi merak ediyordu Zeren, çok sevindi" dedi. Daştan, Zeren’e kitap hediye etti.