Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde uzman çavuş Ali Aladağlı tarafından darp edildiğini iddia eden ancak daha sonra olaya ilişkin görüntüleri ortaya çıkan doktor Tahir Tarımer konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Başka türlü davranabilirdim. Örneğin oradaki güvenlik görevlisine söyleyebilirdim. Ama dediğim gibi evrak üzerime zimmetli. Korktum" dedi.

Uzman çavuş tarafından darp edildiğini iddia eden doktor, ortaya çıkan görüntülerle ilgili konuştu

Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 14 Mart Tıp Bayramı'nda uzman çavuş Ali Aladağlı tarafından darp edildiğine yönelik şikâyette bulunan, ardından ortaya çıkan kamera görüntülerinde ilk fiziksel müdahalede kendisinin bulunduğu ortaya çıkan doktor Tahir Tarımer ilk kez konuştu.

Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur’a konuşan, doktor, uzman çavuşa müdahalede bulunduğu anla ilgili olarak, "Bu hasta dosyayı teslim etmedi diye oldu. Bilmediğim için. Korkuyla evrakıma sahip çıktım" dedi.

Uzman çavuşun geçirdiği apandist krizi sonucu tedavi edilmesinin ardından hastaneden alkışlı protesto ile uğurlanmasıyla da ilgisi olmadığını belirten doktor Tarımer, "Ben yaşadıklarımı biliyorum. Kimse karışmasın. Ben hiçbir slogan olmasın, sendika, oda filan hiçbir kuruluş karışmasın istedim. Doktorlar katılsın sadece. Ama ipin ucu kaçtı, uçtu gitti. Keşke bunlar olmasaydı, ben çok utandım dedim. Bu iş mecrasından çıktı. İki kurum arasında bir çatışmaya dönsün istemem. Hepimiz aynı devlet terbiyesinden geçtik” ifadelerini kullandı.

"EVRAKI ALMAK İÇİN MÜDAHALE ETTİM"

Doktor Tarımer yaşananları şöyle anlattı:

"Olay çok basit aslında. Hasta gece 11.30 sıralarında geldi. Daha önce birkaç hastaneye gidip muayene olmuş, tahlil yaptırmış. Ona Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gitmesini söylemişler. Burası son basamak hastane. Hasta gergin olabilir, bunu kabul ederiz her zaman. Biz de her gelen hastaya bakmaya çalışıyoruz. Anlattı derdini. Sivil giyimliydi, ben onun asker olduğunu bilmiyordum. Birkaç hastanede testlerini yaptırmış, ona ultrason çektirmesi gerektiğini bildirmişler. Israrla ultrason istedi. Bizde de o saatte ultrason yapacak kimse yoktu. Kan testlerini görelim, tomografi yaparız, daha net sonuç elde ederiz. Ve bu yüzden muayene etmek istedim. Çünkü bir şey atlamayalım istiyoruz. Kabul etmedi ve gideceğini söyledi. Tamamen ultrasona odaklanmıştı.

Çünkü öyle demişler ona. Bağırış çağırış başladı aramızda. Dediğim gibi asker olduğunu söylemedi. Asker olduğunu söyleyenleri ikiletmiyorum ben. Ne isterse oldurmaya çalışıyorum. Konuşma normal seyrinden çıktı. Bana ‘Bütün doktorlar aynı b.ksunuz. Aldığınız paralar zehir zıkkım olsun’ dedi ve bizim hastane evrakları da elindeydi. İstedim vermedi. Çünkü o evraklar bizim üzerimize kayıtlı. Bu yüzden ceza alan arkadaşlarımız var. Girişte her hastaya kayıt açılıyor ve bizim kurumun evrakı. Kapıya yöneldi gitmek için. Ben de arkasından gittim, evrakı almak için müdahale ettim. Yere düştük. Boğazıma sarıldı, gözlüğüm kırıldı. Darp raporu aldım. Şikâyet ettim ve ardından hastaneden ayrıldım. Sonra olanlardan haberim yok."

"BEN KURUM EVRAKLARINI ALMAK İSTEDİM SADECE"

Doktor Tarımer, "Tahir Bey, görüntüler ortaya çıktı. Orada sizin Uzman Çavuş Aladağlı’ya saldırdığınız görülmekte" sorusuna, "Dediğim gibi ben kurum evraklarını almak istedim sadece" diyerek karşılık verdi.

Medyaya yansıya görüntüleri izlemediğini ileri süren Tarımer, "Görüntünün tamamını görmedim. Kesik mi montajlı mı bilmiyorum. Sesler yok. Tamamını izleyemedim" dedi.

"KORKTUM, EVRAK ÜZERİME ZİMMETLİ"

Tarımer, Uğur’un görüntülerde saldıranın kendisi olduğunu belirtmesi üzerine, "Evet, başka türlü davranabilirdim. Örneğin oradaki güvenlik görevlisine söyleyebilirdim. Ama dediğim gibi evrak üzerime zimmetli. Korktum. Ne yapabilirim ki. Hasta da evrakı yere attı. Bu hasta dosyayı teslim etmedi diye oldu. Bilmediğim için. Korkuyla evrakıma sahip çıktım. Tutanakla bu işi sonuca bağlardım. Korktum açıkçası, üzerime zimmetli" diye konuştu.

Doktor Tarımer, "Bu olayın ardından sizin başka videolarınız da ortaya çıktı. Bir öfke kontrol probleminizin olduğu anlaşılıyor. Hastalara sürekli bağırıyorsunuz. Bunun sebebi nedir?" sorusuna da şöyle yanıt verdi:

"O videolardakiler hekimle hasta arasında şeylerdi. Eski olaylar. İyi yönetilmesi gerekirdi. Zaten adli mercilere intikal etti. Hepsinin incelemeleri yapılıyor. Konuşmak istemiyorum bunun üzerinde."