Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısını değerlendiren uzmanlar, Avrupa güvenlik mimarisinin kökten bir değişim sürecine gireceğini ifade ederek yeni bir soğuk savaşın başladığını ve uzun süreceğini kaydetti.

Uzun soluklu bir savaşın başlangıcı

Berkay SAĞOL

Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısında beşinci güne girildi. NATO ve ABD ile Rusya savaş baronlarının karşılıklı güç mücadelesi sonucunda en büyük zararı Ukrayna halkı görüyor. Tüm dünyanın yakından takip ettiği Rusya’nın Ukrayna saldırısıyla ilgili uzmanlar İkinci Dünya Savaşı’ndan beri bir ilk yaşandığı görüşünde.


İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Mehmet Ali Tuğtan, savaşın Avrupa güvenlik mimarisi, eski Sovyetler Birliği coğrafyası ve Karadeniz’e etkilerine ayrı ayrı bakmak gerektiğine vurgu yaptı. Saldırının Avrupa güvenlik mimarisini kökünden değiştireceğini söyleyen Tuğtan, “Avrupa’da sınırlar en son Soğuk Savaş’ın sona ermesi sırasında değişti. Bu değişiklikler büyük ölçüde diplomatik yöntemlerle gerçekleşti. Uluslararası saldırgan savaş yöntemleriyle Avrupa’da sınırlar yeniden değiştiriliyor. İkinci Dünya Savaşı’ndan beri bu bir ilk. Avrupa güvenlik mimarisi açısından bu durum kökten bir değişim demek. Bu durum Avrupalıları hem NATO’yu hem ABD’yle ittifaklarını hem de genel olarak kendi savunma kabiliyetlerini düşünmeye itecektir” dedi.

uzun-soluklu-bir-savasin-baslangici-985656-1.
Mehmet Ali Tuğtan - İstanbul Bilgi
Üniversitesi Öğretim Üyesi

MONTRÖ’NÜN ÖNEMİ

Tuğtan, “Eski Sovyetler Birliği coğrafyası açısından ise Putin’in açık açık bu bölgedeki herkese ‘Ya bizimlesiniz ya da düşmanlarımızla’ dediğini görüyoruz. Putin ‘tarafınızı seçin bizimle olmayanlara bundan sonra Ukrayna’ya yaptıklarımızı yapacağız’ demiş oluyor. Bu da özellikle Gürcistan gibi ülkelerin çok tepkisini çekiyor. Sadece Gürcistan’ın değil, Rusya’yla daha iyi ilişkileri olan Kazakistan, Azerbaycan gibi ülkelerin de geleceğe yönelik kaygılarını artıracak adımlar bunlar. Karadeniz açısından bakacak olursak bir kez daha Montrö’nün ne kadar önemli bir yapıtaşı olduğunu ve Karadeniz güvenliğinin bu temel taşıyla oynamamak gerektiğini öğrenmiş olduk. Karadeniz’de bugün sulh hâkimse, bunun sebebi Montrö’nün bölgeye getirdiği istikrar ve güvenliktir” diye konuştu.

Ortada bir NATO-Rusya rekabetinden ziyade, Avrasya üzerinde güç mücadelesi olduğunu belirten Tuğtan, şunları kaydetti: “Rusya burada yalnız değil, yanında Çin var. Çin’in özellikle Ukrayna’daki krizin geniş çaplı bir savaşa ve insani krize dönüşmeden çözülmesi dileklerini açıkça ifade etmesi Rusya’nın elini oldukça kısıtlıyor. Çinliler özetle Putin’e, ‘Amerikaların Transatlantik İttifakı’nın Avrasya’daki varlığına karşı senin yanındayız ama Ukrayna’da her ne yapacaksan çabuk yap ve ortalığı berbat etmeden yap’ dedi. Bu ortaklıkta Çin büyük ortak. Dolayısıyla Çin’in arzularının belirleyici olacağını düşünüyorum. Dolayısıyla Rusya sorunun diplomatik çözümüne yönelecektir.”

TÜRKİYE KÖTÜ ETKİLENECEK

“Ukraynalıların müzakere için Belarus’a gitmesi, burada bir görüşme gerçekleştirmesi pek mantıklı gelmiyor” diyen Kadir Has Üniversitesi Öğretim Görevlisi Soli Özel, yaşanan krizle ilgili, “Yaptırımlar yavaş yavaş daha etkili bir hale geliyor. Rusya yaptırımların sonuçlarını yavaş yavaş hissedecektir. Putin’in orduya, nükleer caydırıcı güçleri yüksek alarma geçirme emri vermesi oldukça ürkütücü bir gelişme. Almanya Başbakanı Scholz’un yaptığı konuşma ve Moskova’nın uluslararası SWIFT ödeme sisteminden çıkarılması bu emirde etkili oldu. Putin en büyük tehdit unsuru olarak nükleeri gösteriyorsa o zaman hepimiz için kötü bir durum ortaya çıkıyor” dedi.

uzun-soluklu-bir-savasin-baslangici-985657-1.
Soli Özel - Kadir Has
Üniversitesi Öğretim Görevlisi

Türkiye’nin savaştan nasıl etkilendiğine dair de değerlendirme yapan Özel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu savaştan bütün dünya nasıl etkileniyorsa Türkiye de o şekilde etkileniyor. Benim kanaatimce Türkiye’nin kıvırma marjı hemen hemen sıfırlandı. Türkiye’nin ticareti ve turizmi etkilenecek. En baştan beri söylendiği gibi ekonomik olarak sıkıntılı bir dönemden geçeceğine hiç şüphe yok. Türkiye’nin artık stratejik olarak kendi NATO kimliğini ortaya koyması gerekecek. NATO, Polonya’yı savunmak için birlik gönderdi ama direkt olarak Rusya’ya saldırmaz. Şu anda nükleer gibi büyük tehdidi kart olarak Putin ortaya çıkardı.”

UZUN SOLUKLU SAVAŞ

Emekli Amiral Türker Ertürk de sürecin ABD’nin istediği gibi gittiğini belirtti. Ertürk, “ABD, Rusya’yı kışkırttı ve Ukrayna’ya girmesini sağladı. Yaşanan bu sorun daha önce masada halledilebilirdi, Rusya’nın güvenlik endişeleri giderilebilirdi. Ukrayna’da bundan sonra her şeyi bekleyebiliriz. Dünya bir soğuk savaşın içine girdi ve uzun soluklu olacak. ABD, Rusya’nın böyle uzun soluklu bir savaşı götüremeyeceğini hesap ediyor. Rusya’nın içini de istikrarsızlaştıracaklar. Daha savaş başlar başlamaz Rusya kamuoyunda destek yüzde 50 civarında. Genelde ülkeler bu tür savaşlara girdiğinde milliyetçi duygularla kamuoyunda destek yüksek başlar ve zorluklarla karşılaşınca inişe geçer. Henüz sürecin başında yüzde 50 gibi bir destek Putin için çok kötü” ifadelerini kullandı.

uzun-soluklu-bir-savasin-baslangici-985658-1.
Türker Ertürk - Emekli Amiral

RUSYA İLERLEYEMEZ

Ertürk, “ABD, Rusya’yı dört bir koldan sıkıştıracak” dedi ve ekledi: “Ukrayna’ya radikal İslamcıları da getirecekler. Putin de Kadirov vasıtasıyla Müslümanların desteğini almaya çalışıyor. Avrupa’daki çatlak sesler sona erdi. ABD, şu anda Avrupa’nın desteğini aldı. Türkiye hamlesi de var. ABD, Türkiye’yi Rusya’dan koparmak istiyor ve Montrö’yü delmek istiyor. Rusya ise savaşı genişletemez. Ukrayna oldukça büyük bir ülke. O ülkeye 500 bin asker sokulsa bile az gelir. Batıdan gelen silahlarla ve desteklerle Rusya Ukrayna’dan daha ilerisine gidemez.”