Yıllar önce Tempo Dergisi’nin, Madonna’nın kapak konusu olarak işlendiği bir sayısında ana yazıyı Ertuğrul Özkök yazmıştı. O sayıda ben de bir haber yaptığım için ve kapakta Madonna olduğu için her satırını okumuştum. Sanırım o güne kadar Madonna ile ilgili okuduğum en doğru cümleyi Ertuğrul Özkök’ten duymuştum. Attığı başlık şöyleydi: ‘Seri Tabu Katili’ Madonna öncesinde tabuları […]

Yıllar önce Tempo Dergisi’nin, Madonna’nın kapak konusu olarak işlendiği bir sayısında ana yazıyı Ertuğrul Özkök yazmıştı. O sayıda ben de bir haber yaptığım için ve kapakta Madonna olduğu için her satırını okumuştum. Sanırım o güne kadar Madonna ile ilgili okuduğum en doğru cümleyi Ertuğrul Özkök’ten duymuştum. Attığı başlık şöyleydi: ‘Seri Tabu Katili’

Madonna öncesinde tabuları hiçe sayan pek çok müzisyen veya sanatçı sayabiliriz ama Madonna kadar arka arkaya tabu parçalayan bir isimle karşılaşmamıştık. Bunca yıl geçtikten sonra Rammstein için de ‘Seri Tabu Katili’ demeyi sanırım uygun buluyorum. Depeche Mode’un ‘Stripped’ şarkısına yaptıkları cover için çektikleri klibi, Hitler Almanyası’nın Propaganda Bakanı Goebbles’in talimatıyla çekilen Olimpia adlı filme gönderme olarak çektiler. Göndermeden çok birebir uyarladılar da diyebiliriz fakat Nazi yakıştırmalarıyla hiç ilgilenmediler bile. “Değiliz” dediler ve konu kapandı onlar açısından. Kliplerinde şimdiye kadar sıradan bir görsellikle işleri hiç olmadı. Ensest, pedofili gibi konuları şarkılarında işlediler ama kimse adamlara Serge Gainsbourg’un ‘Incest’ adlı şarkısı ve klibine saldırdığı gibi saldıramadı.

Sansürsüz hardcore porno klip çekip lansmanını bir porno video sitesinde yaptılar. Klip başka hiçbir yerde yayınlanamadı. ‘Büch Dich’in konser versiyonlarında neler yaptıklarını siz bir girin bakın. Ben burada anlatmayayım. Büch Dich’in anlamına da bir bakmanızı tavsiye ederim. Uyuşturuculara da şarkı yazdılar, hayat kadınlarına da… Sözlerinde eşcinsellik de var ama kadın cinsel organına da gayet şahane bir şarkı yazdılar. Son albümden ilk yayınlanan single Deuschland’ın klibinden sosyolojik çıkarım yapmaya kalksak kitap olur ama klipte Almanya’yı siyahi bir kadının canlandırdığını, ülkenin tarihindeki Nazi dönemine de gönderme yaptıklarından kısaca bahsetmiş olayım. Başka grup yapsa yer yerinden oynar, grup da garanti kuyruğunu kıstırıp özür diler. Rammstein’dan özrü biraz zor alırsınız.

Müzikal açıdan bakarsak Rammstein “İngilizce olmayan müzik anca bir noktaya kadar ilerleyebilir” kuralını yerle bir etti. 1997 yılında ortaokulda arkadaşımın Walkman kulaklığından taşan endüstriyel tınlayan taş gibi gitar tonlarını ve ıslık sesini hiç unutmuyorum. Aynı yıl yayınladıkları Sensucht adlı albümlerinin ikinci şarkısı ‘Engel’den bahsediyorum elbette. 12 yaşındayım ve daha önce duymadığım bir şeyle karşılaşmıştım, sözleri anlamıyorum ama umrumda değil. O şarkılar yüzünden seçmeli ders olarak Almanca’ya başlamıştım. Müzik bana çok şey kattı derken numara yapmıyorum.

Grubu özel kılan şeyse şu: O albümü şimdi bile yayınlasalar hala çok taptaze tınlayan bir sound olarak kabul edilecektir. Tıpkı The Prodigy’nin ‘Fat Of The Land’ albümü gibi…

Herkesin alındığı şu garip dönem

Dinleyici profili, büyüyen alıngan nesille birlikte değişti. Eskiden şarkılarda aşağılayıcı sözleri bile “Bu herifler rock yıldızı, ilgi çekmek için rol yapıyorlar” diyerek dinlerdik. Alınmaz, üzülmez, kabuğumuza çekilmezdik. Şimdi herkes birbirine aynı anda 28 tazminat davası açacak kadar alınıp sinirlenebiliyor. Yetiştirilme tarzımız sayesinde o yanlış tınlayan sözleri hayatımıza entegre etmezdik, bazı şeylerin alttan alınabileceğini fark eden çocuklardık. The Simpsons dizisinde 30 yıldır kimsenin alınmadığı Hint asıllı ABD’li market sahibi karakter Apu bir takım beyaz ABD’lilerin alınması yüzünden diziden sessizce uzaklaştırıldı.

Kısacası her şeyden alınan, kırılan, korkak ve başkaları adına da alınmayı kendine görev bilmiş küstah bir nesil var karşımızda. Bu neslin var olduğu hiçbir coğrafyada bundan sonra Rammstein gibi keskin hatlara sahip yeni ana akım rock yıldızı çıkmayacaktır. Çıksa da bu oran gerçekten artık çok azalacak. Bir grubun halkla ilişkiler departmanı tarafından törpülenmeden parlatılması artık çok zor.

Rammstein’i önemli kılan bu seri tabu yıkıcı tavrı ve kimseyi umursamamasıdır. Bununla birlikte hayranlarıyla çok yakın ilişkileri olan da bir grup kendileri. Rammstein’ın bundan sonra da aynı tavrından ödün vermeden devam edeceğinden eminim. Grubun 2009’da ‘Liebe Ist Für Alle Da’dan 10 yıl sonra yayınlayacağı ilk albüm yarın Universal Music etiketiyle yayınlanıyor. Bakalım bu albümde kimlerin damarına basacaklar.