Validebağ’a polis eşliğinde gelebildiler

Yaren ÇOLAK

İstanbul Anadolu Yakası’nın en büyük doğal yeşil alanlarından birisi olan Validebağ Korusu’nda talana karşı mahallelinin nöbeti sürüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un, “Validebağ Korusu projesine 21 Haziran Pazartesi günü başlıyoruz” sözlerinin ardından koruda nöbete başlayan gönüllüler, dün nöbetlerinin ikinci gününde de bölgeyi terk etmedi.

Öte yandan yıllardır koruya uğramayan belediyenin temizlik görevlileri ise yaklaşık 20 yıl sonra ilk kez koruya gelerek temizlik yaptı. Polis ve çevik kuvvet eşliğinde koruya gelen AKP’li Üsküdar Belediyesi ve ihaleyi alan Bitki Dünyası Sanayi ve Ticaret şirketi çalışanları, koru temizliğinin ardından bölgeyi terk etti.
Koruyu ranta açan Rehabilitasyon Projesine ilişkin ihalenin iptali yönündeki imza kampanyasına devam eden Validebağ Gönüllüleri ise dün koruda bir araya gelerek forum gerçekleştirdi.


Foruma katılan SOL Parti MYK Üyesi Deniz Demirdöğen, “20 küsür yıldır burada mücadele veren arkadaşlara destek için bugün biz de geldik. Validebağ’daki direniş ve bu kararlılık tüm İstanbul’a tüm ülkeye bir ışık. Ülkenin dört bir yanında süren direnişlerle Validebağ’nın sesini yükseltmesi gerekir. Biz de bu mücadelenin bir parçasıyız” diye konuştu.

VALİDEBAĞ’DAN GEZİ DİRENİŞİ'NE SELAM

Validebağ’daki direnişi tüm ülkeye yaymak gerektiğini vurgulayan İstanbul Tabip Odası (İTO) Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Güray Kılıç, “Direnişin başından beri ben de bir Validebağ Gönüllüsüyüm. Bu konudaki hassasiyetin hem farkında hem içindeyim. Validebağ İstanbul’un içinde kalmış bir mücevher. Bu nedenle herkesin gözü burada. Burayı korumak da çok meşru bir eylem. Burası da bir Gezi’dir” ifadelerini kullandı.

Mahalleli Canberk Turan ise nöbetin gece gündüz devam etmesi gerektiğini belirterek korunun önemini vurguladı.

Korudaki direnişe karşın bölgeyi ablukaya alan polise tepki gösteren Validebağ Gönüllüsü Arif Belgin ise “Biz yaşam alanımız olan koruyu korumaya çalışıyoruz. Polisin bizim karşımıza bizim karşımıza çıkıp şiddet uygulaması doğru da değil meşru da. Biz mahalleliyiz hakkımızı ve koruyu koruyoruz. Biz oksijen alma hakkımızı, koşma hakkımızı, burada piknik yapma hakkımızı savunuyoruz. Hiç kimse bizi bu hakkımızı savunmaktan dolayı suçlayamaz. Kimse bize bu nedenle gaz sıkamaz, coplayamaz” dedi.