Hafta sonunda Türkiye Büyük Millet Mecli-si'nin ilk defa iki seçim arasında beşinci kez açılışına tanıklık ettik. 0 açılışa Cumhurbaşkanı Sezer'in konuşması damgasını vurdu. Sezer açısından bir veda konuşmasıydı ve...

Hafta sonunda Türkiye Büyük Millet Mecli-si'nin ilk defa iki seçim arasında beşinci kez açılışına tanıklık ettik. 0 açılışa Cumhurbaşkanı Sezer'in konuşması damgasını vurdu. Sezer açısından bir veda konuşmasıydı ve Cumhurbaşkanı bu fırsatı bir tür Anayasa dersi vermek için kullandı.

Hafta başında ise İstanbul'da Harp Akademisi açıldı ve açılışa Genelkurmay Başkanı Gen. Yaşar Büyükanıt'ın konuşması damgasını vurdu. Sanırım bugünkü gazeteler konuşmayı "zehir zemberek" olarak niteleyecek ve konuşmanın yurtdışında da ciddi yansımaları olacaktır.

Anlaşılan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Washington'a uçmadan evvel Gen. Bü-yükanıt'la yaptığı görüşme, Genelkurmay Başkanı'nın konuşmasını yumuşatmasına vesile olmamış. Erdoğan'ın uçakta gazetecilere yaptığı açıklamadan öğrenmiştik ki, Başbakan o görüşmede Gen. Büyükanıt'a "gerilime neden olacak açıklamalardan kaçınmak gerektiğini, gerilim yaratacak açıklamaların ekonomiyi etkileyeceğini, hatta batırabileceğini" söylemiş.

Daha Genelkurmay Başkanı konuşmasına başlarken gördük ki, askerler "ekonomiyi etkileme" riskini göze alıp, "piyasa"nın alınganlıklarına da fazla aldırış etmeden, söyleyeceklerini söylemekte kararlılar.

Türkiye'nin, cumhurbaşkanlığı ve genel seçim olmak üzere, yeni iki seçime doğru gittiği süreçte siyasetin ateşinin yükseleceğini daha önce yazmıştım. Gen. Büyükanıt'ın konuşması ve açıkça konuşmanın hedefine oturttuğu aktörler yaşayacağımız yüksek ateşin kanıtları gibiydi.

Başbakan Erdoğan ve kimi bakanlar Türkiye'de irtica tehlikesi yoktur derken, Gen. Büyükanıt'ın "İrtica tehlikesi vardır ve her türlü tedbir alınmalıdır" diyerek sorduğu sorular, adeta tedbiri alacaklara karşı tedbir almak gereğini düşündürtüyor: "Her fırsatta laikliği yeniden tanımlayalım diyenler yok mudur? Bu kişiler devletin en üst düzeylerinde yer almıyorlar mı?" Siyaseti birazcık takip edenlerin bile, "laikliği yeniden tanımlayalım" diyenlerin kimler olduğunu bilir. Herhalde, AKP ve hükümet de "devletin en üst düzeyinde" diye işaret edilenlerin kendileri olduğunu görmüştür.

Genelkurmay Başkanı'nın, TESEV'in hazırladığı ve sunumunda AB Türkiye Temsilcisi Hansjörg Kretschmer'in konuştuğu "Türkiye'de Güvenlik Sektörü ve Demokratik Gözetim Almanak"ı ile ilgili sözlerindeki bir cümleyi de hükümete gönderilmiş bir mesaj olarak önemle not etmek gerek: "Bu belgede dikkat çeken en önemli konu dokümanı oluşturan 22 bölümden 9'unun polis akademisi tarafından yazılmış olmasıdır."

Öte yandan, Genelkurmay Başkanı PKK'nin ateşkes ilanıyla sonuçlanan süreçte, ülkede daha fazla kan dökülmesin diye "ateşkes" çağrısı yapanlardan da rahatsız. "TSK silahlı tek terörist kalmayana kadar mücadeleye devam edecek, terör örgütü için tek kurtuluş silahını kayıtsız şartsız bırakmak" şeklindeki sözlerde bir süpriz yok Ancak, bu sözler de seçimlere doğru giderken havanın daha da ısınacağının bir başka işareti sayılabilir.

Avrupa ve AB de Gen. Büyükanıt'ın konuşmasında doğrudan ve açık hedef durumundaydı. Belli ki, bu çıkışta Kretschmer'in TESEV Almanak'ının sunumunda yaptığı; ordunun yasal ve kurumsal sınırların dışına çıktığı, her konuda konuştuğu ve denetim kabul etmediği şeklindeki değerlendirmenin payı büyük. Yine de, Genelkurmay Başkanı'nın sözlerini yalnızca bir "tepki" olarak değil, AB çevrelerine dönük daha köklü bir değerlendirmenin yansıması olarak değerlendirmek gerek.

Önümüzdeki günlerde konuşmanın hede-findekilerin tepkilerini de göreceğiz. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in ilk değerlendirme sırasında gazetecilere söyledikleri AKP'nin alacağı tavrın işareti sayılabilir: "Umuyor ve diliyorum ki sizler, Türkiye'yi yönetenlere, başta Cumhurbaşkanımızdan başlayarak Başbakanımıza ve en ücra noktadaki muhtarlarımıza şu soruyu sorabilmelisiniz... 'Türkiye için, halkımız için bugün ne yaptınız? Onun hangi sorununu giderdiniz, hangi derdini çözdünüz?'"

Evet... Harp Akademisi de açıldı ve sanırım bu açılışta yapılan konuşma daha uzun süre tartışılacak.