Veli-Der İzmir 2 No’lu Şube, tarikat yurtları ve Diyanet’e bağlı Kur’an kursunda gerçekleşen katliam ve cinsel istismarlara tepki gösterdi.

Veli-Der İzmir Şubesi'nden istismar protestosu: Cemaat ve tarikat yurtları kapatılsın

BİRGÜN EGE

Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) İzmir 2 No’lu Şube üyeleri, cemaat ve tarikat yurtlarının kapatılması talebiyle basın açıklama düzenledi. Karşıyaka Çarşı girişinde düzenlenen açıklamada, tarikat yurtlarında yaşanan suçlara vurgu yapıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, kendine bağlı bir Kuran kursunda yaşanmış bu utanç verici olayla ilgili olarak hâlâ hiçbir açıklama yapmadığını söyleyen Veli Der İzmir 2 No'lu Şube Başkan Yardımcısı Sevgi Demirel, “Diyaneti bu umursamaz tavrından dolayı kınıyoruz. Geçmişte de cemaat yurtlarında ve Kuran kurslarında bu iki olaya benzer onlarca, yüzlerce olay yaşandı. Bu olayların tarikat ve cemaat yurtlarında, kimi zaman Diyanetin Kuran kurslarında yaşanması tesadüf değildir. Dindar ve kindar nesil yetiştirme adına, 4+4+4 uygulamasıyla eğitim sisteminde yapılan değişikliklerle bugünlerin zemini hazırlandı. Tarikat ve cemaatlerle yapılan protokollerle bu dini kurumlar eğitim sisteminin bir parçası haline getirilirken, hoca adı altında hiçbir pedagojik formasyonu olmayan kişiler çocuklarımızı teslim aldı ve bunların denetimi yapılmayarak bu yaşadığımız olayların önü açıldı. Bu yanlıştan dönülmedikçe ne yazık ki bu olaylar son bulmayacaktır” dedi.

veli-der-izmir-subesi-nden-istismar-protestosu-cemaat-ve-tarikat-yurtlari-kapatilsin-956103-1.

'OLAYLARDAN YETKİLİLER SORUMLUDUR'

Dindar ve kindar nesil yetiştirme anlayışının yarattığı bir başka sorunun üniversitelilerin "barınma" sorunu olduğunu dile getiren Demirel, yetkililerin üniversitelilerin sorunlarını çözmeyerek, tarikat ve cemaat yurtlarına mecbur bıraktığını belirtti. Demirel, "Yetkililer, bu sorunu çözmek yerine, tarikat ve cemaatlere yol vererek 'bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler' anlayışıyla kaçak olarak faaliyet gösteren yurtlara göz yummaktadırlar. Resmi olarak faaliyet gösterenlere ise, denetim yapılmamaktadır. Antalya’da katledilen gencimiz işte bu anlayışın kurbanıdır. Çocuklarımızın yaşadığı bu kötü olaylardan failler kadar ilgili ve yetkililer de sorumludur" diye konuştu.

Demirel şunları söyledi: “Antalya ve Erzurum’da yaşanan olayların ve benzerlerinin bir daha yaşanmaması için, öncelikle dindar ve kindar nesil yetiştirme sevdasından vazgeçilmeli. Din ve inanç konusu vicdani bir konudur, dolayısıyla bu konu vicdanlara bırakılmalıdır. Bu olayların kaynağı olarak gördüğümüz tarikat ve cemaat yurtları kapatılmalı, binaları kamulaştırılarak öğrencilere sağlıklı, nitelikli, güvenli ve ücretsiz barınma hizmeti verilmelidir. Aydınlık yarınlar olan çocukların fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bireyler olarak yetiştirilmesi için laik, bilimsel, parasız, kamusal eğitim mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz.”