Lübnan’daki bu gösteriler sistemi değiştirir ve bazılarının savunduğu gibi ‘devrim’ ile sonuçlanır mı bilinmez ancak Lübnan halkının politikacılara iyi bir ders verdiği kesin.

WhatsApp vergisi bahane, değişim şahane
NALAN YAZGAN
Lübnan’da vergi ve zamlara karşı gerçekleştirilen eylemler sürüyor. 17 Ekim Perşembe günü, İletişim Bakanı Mohammad Choucair’in WhatsApp uygulaması üzerinden yapılan konuşmaların ücretlendirileceğini duyurması üzerinesokağa dökülen Lübnanlılar, protesto eylemlerine devam ediyor. Hemen o akşam uzun suredir yaşam şartlarının giderek ağırlaşması ve ekonomik krize giden yolun iyice belirginleşmesi, bu orantısız görünen tepkiyi getirdi. Kötü gidişatın nedeni ise toplumun tüm kesimlerinde sık sık dile getirilen yolsuzluklar ve siyasi liderlerin sorunlarına çözüm üretmeye dair güven vermemeleri. Bunların temel nedeni olarak da mevcut mezhebe dayalı anayasa görülüyor.

Yani Lübnanlılar hep bir ağızdan “WhatsApp vergisi bahane, sistemin değişimi şahane” diyorlar. İlk günden itibaren gösteriler ülke çapındaydı; Lübnan’ın kuzeyinde Trablusşam’dan, güneyindeki Sur şehrine, Bekaa’dan Beyrut’a kadar Lübnanlılar meydanlara aktı. Bunun üzerine Bakan Choucair, WhatsApp konuşmalarının ücretlendirilmesini iptal etti ama artık insanlar sokaktaydı ve bu geri adım hem çok küçük hem de çok geçti.

İstediklerini alabilmenin zevkini tadan Lübnanlılar, evlerine dönmeyi reddetti ve sabaha kadar meydanları boşaltmadı. Bunun üzerine 18 Ekim’de, bankalar ve okullar tatil edildi. Göstericiler birçok yolu bloke etmişti. Bunun için kimi göstericiler lastik yakarken, kimileri de çöp konteynerlerini kullandı. Büyük çiçek saksıları ile yolları bloke edenler, oluşan güzel görüntüyü fırsat bilerek bol bol selfie çekti.

HARİRİ'NİN KONUŞMASI ETKİSİZ

Gösteriler, gün boyunca devam etti. Cuma akşamı Başbakan Saad Hariri bir konuşma yaparak, çözüme ulaşılması için 72 saatlik bir süre belirledi. Bu sürenin geri sayımını takip etmek üzere akıllı telefonlar için hemen bir uygulama kodlayan Lübnanlılar, televizyon ekranlarının sol üst köşesinde de bu geri sayımı yakından takip etme imkanı buldu. Hariri’nin konuşmasının ardından, meydanları boşaltmayan göstericilere polis müdahalede bulundu. Bu halkta büyük tepkilere neden oldu ve daha da kalabalık olarak meydanlara döndüler. Hayatlarında daha önce hiçbir gösteriye katılmayan insanlar bile sokaklara çıktı. Sabah 4’te, Beyrut şehir meydanında iğne atsanız yere düşmeyecek durumdaydı. Zaten halkın bu tepkisinden sonra, polis göstericilere bir daha bu kadar sert bir müdahalede bulunmadı.

HÜKÜMET DİRENİYOR

19 Ekim sabahı Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrullah, “Mevcut hükümetin istifasını desteklemiyoruz ve başka bir hükümet kurma lüksü şu anda mevcut değil. Hükümet bozulursa bir daha kurulması oldukça zor ve uzun bir süre lazım” dedi. Son genel seçimlerden sonra hükümetin kurulması bir yıl sürmüştü. Cumhurbaşkanı ise 29 ay sonunda seçilebilmişti. Nasrullah ayrıca “İnşallah hiçbir zaman bizim sokaklarda olacağımız gün gelmez. Biz eğer sokaklara çıkarsak tüm denklemi değiştirmek için çıkarız” diye ekledi.

Güneydeki Sur şehrinde, Emel hareketine bağlı bazı silahlı kişiler, göstericilere saldırdı, yaralananlar oldu. Bunun üzerine Trablus Şam’daki göstericilerden Sur’a destek geldi ve Trablus meydanlarında Sur’daki göstericilere destek sloganları atıldı.

Lübnan için hiç alışılagelmiş bir şey olmayan bu olay aslında ülkede olup bitene dair çok önemli bir işaretti. Kelimenin tam anlamıyla Lübnan için yeni bir sayfanın açıldığının işaretiydi.

Cumartesi gecesi, Lübnan Güçleri Partisi lideri eski falanjist komutan Semir Caca, kabinedeki dört bakanının istifasını açıkladı. Bu istifalardan sonra, hükümet dağılmamak için direnmeye devam etti.

Pazar günü de kalabalık bir şekilde eylemlerine devam eden göstericilere, Başbakan Saad Hariri, ülke genelindeki protestoları tetikleyen ekonomik krizi hafifletmek için, hükümet ortaklarıyla üzerinde anlaştıkları yeni reform paketinin, pazartesi sabahı bakanlar kurulu toplantısında onaylanmasını beklediğini açıkladı. Zaten gösterilerin 5.günü olan pazartesi günü Hariri’nin verdiği 72 saatlik süre sona erecekti.

21 Ekim sabahı Başbakan Saad Hariri, Cumhurbaşkanı Michel Aoun ile Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda, bakanlar kurulu toplantısından önce bir araya geldi. Önce baş başa konuştular. Sonra bakanlar kurulu toplanarak protestocuları yatıştırmak amacıyla hazırlanan yeni ekonomik planı görüştü. Bu toplantılar öncesinde güvenlik güçleri, protestocuların toplanıp binaya girme girişimlerini engellemek için cumhurbaşkanlığı sarayına giden yolları kapattılar ve üstün güvenlik önlemleri aldılar.

Uzun süren ve hararetli tartışmalara sahne olan bakanlar kurulu toplantısından sonra Hariri yeni ekonomik paket üzerinde anlaşmaya varıldığını duyurdu. Ayrıca halkın talep etmesi halinde erken parlamento seçimlerini desteklediğini belirterek ekledi: “Gösterilerin ne zaman durdurulacağına siz karar veriyorsunuz, ben değil”

EKONOMİK PAKET TATMİN ETMEDİ

Hariri’nin konuşması ve yeni ekonomik paket Lübnanlıları tatmin etmedi ve meydanları bırakmadılar. Konuşmanın ardından Emel hareketi mensubu motosikletli bir grup, göstericilere saldırmak üzere Beyrut şehir merkezine doğru giderken Lübnan Ordusu tarafından güç kullanılarak engellendi.Çarşamba günü de Hıristiyanların çoğunlukta olduğu Jal el-Dib’de ordu göstericilere müdahalede bulunmak istedi. Diğer yerlerden de Jal el-Dib’e destek için gelen göstericilerin sayısının artması üzerine, ordu geri çekildi ve gösteriler daha da kalabalık bir şekilde devam etti.

Cumhurbaşkanı Aoun, gösterilerin başlangıcı olan 17 Ekim’den bu yana sürdürdüğü sessizliğini bozdu ve Lübnanlılar’a daha önceden kaydedilmiş bir televizyon konuşmasıyla hitap etti.

“Rejimin değişmesi çağrısını duydum. Rejimin çöküşü meydanlarda olmaz” diyen Aoun, diyalog çağrısı yaparak; onaylanan ekonomik reformların Lübnan’ı kurtarmanın ilk adımı olacağını ve yolsuzlukların üzerine gidileceğini söyledi.

Başbakanın konuşması gibi cumhurbaşkanının konuşması da Lübnanlılar’ı teskin etmedi ve meydanlardan ayrılmadılar. Hatta halkın karşısına çıkıp konuşmak yerine, 8 gün boyunca sessiz kalıp, önceden kaydedilmiş bir konuşma yayımlayan Aoun, insanları yatıştırmaktan ziyade alay konusu oldu. Lübnan’daki gösterilerin yakın zamanda sona ermesi beklenmiyor. Aksi belirtilmedikçe, BM çalışanlarına evden çalışmaları duyurusu yapıldı. 31 Ekim’deki Cadılar Bayramı kutlamaları iptal edildi ve 10 Kasım’da yapılması planlanan Geleneksel Beyrut Maratonu ertelendi. Gösteriler başladığından beri bankalar hiç açılmadı. Okulların çoğu hâlâ kapalı. Bazı büyükelçilikler tahliye edildi.

Bu gösteriler sistemi değiştirir mi ve bazılarının savunduğu gibi “devrim” ile sonuçlanır mı bilinmez ancak Lübnan halkının politikacılara iyi bir ders verdiği kesin.