Yabız hırsız, çeçe sineği ve Trypanosoma gambiense

Saray’a gerekli YSK’nin gerekçeli kararı, “Çünkü çaldılar” iftirası ve ardından cami çıkışı “İnşallah hırsızlara bu işi bırakmayacağız” cilası derken, haliyle herkes aynı atasözünü tekrarlamaya başladı:

“Yavuz hırsız ev sahibi bastırır.”

Şimdi, buradaki ‘yavuz’ bilinen anlamıyla ‘güçlü, çetin’ demek olmuyor. Orhun yazıtlarından beri ‘yabız’ diye kullanılan anlamıyla ‘yavuz’ sıfatı ‘kötü, fena, gaddar’ demek oluyor.

İstanbul’un sahibi seçmenleri bastıran yabız hırsızdır!

Yabız kişi suçunu zarar verdiği kimseye yüklediğinde söylenir bu söz. Yabız kişi, kötü, fena, gaddar birisi olarak zarar verdiği kimseyi suçlu çıkarır.

Çok ‘çarpıcı’ bir durum değil mi?

Binali Yıldırım ‘yavuzluk/yabızlık’ yapıp o çarpıcı lafı etmişti. Bahçeli de mutlaka çok beğenmiştir, öyleyse onun üslubuyla devam edebiliriz:

“Çünkü Çaldılar!”

Kısalt bakalım? ÇÇ.

Oku bakalım? Çeçe.

Nedir bu? Sinek.

Nasıl bir sinektir bu? Çeçe sineği, uyku hastalığına yol açan Trypanosoma gambiense asalağını-parazitini taşıyan sinek türüdür.

Ne yapar çeçe sineği? Taşıdığı asalakla uyutur.

“Uyu bakalım, tatlı kâbuslar!”

Demek ki “Çünkü çaldılar!” hakikaten çarpıcı bir nidadır. Çünkü derhal çarpıyor. Ve TDK sözlüğünde ‘çarpmak’, ‘el çabukluğu ile çalmak, dolandırarak elde etmek’ anlamıyla da veriliyor. Nitekim işte bu yüzden ‘çarpıcı’ laflar ediyorlar. Boşuna “İnşallah hırsızlara bu işi bırakmayacağız” demiyorlar yani. Peki, ama hırsızlara ‘bu işi’ bırakmamak ne demek? Hırsızlar yapmayacak biz mi yapacağız demek?

Yoksa çeçe sinekliği mi yapacaklar? Ama sadece çeçe sineği değil asalak-parazit Trypanosoma gambiense de önemli burada. Bu konuda İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü Can Selçuki şöyle demiş: “‘Çaldılar’ üzerine kampanya inşa etme kısmına gelince, bu doğru bir strateji gibi duruyor. Çünkü muhalefetin oyların neden çalınmadığına dair çok gerçek kanıtlara dayalı bir argümantasyonu olsa da bu çok uzun. İktidar ise sadece ‘kaybettik çünkü çaldılar’ diyor.”

Selçuki’nin sözlerinin devamını biz getirelim: Çünkü çeçe sineği Saraylıların parazit medyası var. Bir kere bulaştı mı işlem tamam. Hasta oluyorsun, 17 yıldır uyutuluyorsun.

Ve böylece Saraylılar Trypanosoma gambiense parazit medyası vasıtasıyla toplumun önemli bir kesimini hâlâ mışıl mışıl uyutabiliyorlar.

Ahmet Hakan mesela, etkili bir parazit olduğunu ispatladı. Hem ekranda İmamoğlu’nun her lafına parazitlik yaptı, hem de yolsuzlukları filan gargaraya getirmek, uyutmak için Trypanosoma gambiense oldu. Uyutamayınca da yayını kestiler.

Böylece bir şey daha oldu: Necefli Ahmet Hakan! Gençler bilmez, ‘Necefli Maşrapa’ bu memleketin milli değeriydi, eskiden TRT’de yayın kesilince fotoğrafı ekrana çıkardı, jölesiz A. Hakan da şimdi böyle bir maşrapa oldu işte. CNN Türk ise tam yerine denk geldi maşrapa koydu!

Velev ki 23 Haziran gecesi YSK yine yesekeliğini yaptı. Yapsın. Yeter ki bu seçime oyuna dâhil olmak, oyuna gelmek için değil, oyunu bozmak iradesiyle girilmiş olsun.

Nedir o irade? Hayatın her alanında her mücadele biçimiyle zulme karşı olan herkesle birlikte muhalefeti örgütlemektir.

Nedir o muhalefetin ilk şartı? Muhalefet yapmaktır. Özellikle de oyuna gelmeden muhalefet yapmaktır!