21 Mart Dünya Şiir Günü
Nâzım Hikmet Kültür Evi’nde
PEN Şiir Ödülü Töreni
Başkan Zeynep Oral’ın
açış konuşmasıyla başladı.
Uluslararası PEN’in önerisi
bağlamında üç şaire değindi:
Filistinli İsrail yurttaşı Dareen Tatour;
Çin’de 2010 Nobel Barış Ödülü’nü
kazanan hapisteki şair Liu
Şiaobo’nun yıllardır yargısız
ev hapsinde tutulan eşi Liu Şia;
Eritre’de 16 yıldır yargılanmadan
hapiste tutulan Amanuel Asrat.
Türkiye’de 22 yıldır hapiste olan
İlhan Çomak’ın durumunu
ayrıca vurgulayan Zeynep Oral
ödül gerekçesini okudu:
“İlk kitabı Çin Askeri Ah Devran'dan
başlayarak sarsıcı bir şiir yazan,
insanın yalnızlığını toplumsal varlığı
içinde değerlendiren,
her zaman daha derini yoklayan,
fakat bu yoklamayı insanın iç sesiyle
yapıyormuş gibi düşündüren,
Türk şiirinin 60 Kuşağından gelen
öncü ismi Egemen Berköz'ü
2017 PEN Türkiye Şiir Ödülü ile
selamlamanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Şiiri kadar çevirileri ve yazılarıyla da
edebiyata, şiire, müziğe ve yaşama
dingin, usul bir ses katan Berköz
az yazmasına karşın, unutulmaz
şiirleriyle her zaman farklı bir ses
olmayı sürdürüyor.”

Nâzım Hikmet Vakfı adına
konuşan Turgay Fişekçi
Egemen Berköz ile 1960 kuşağının
özelliklerine dikkat çekti; bu kuşağın
hem sonraki hem de önceki kuşağı
etkilediğini belirtti. Eray Canberk
Berköz ile 57 yıllık dostluktan
ilginç anılar paylaştı.
Berköz ile ilgili konuşan
Âba Müslim Çelik
armağan olarak türkü söyledi.
Katılamayan Haydar Ergülen’in
iletisini Zeynep Aliye aktardı.
PEN Şiir Ödülü sahibi Egemen Berköz
21 Mart’ın Âşık Veysel’in
ölüm yıldönümü olduğunu belirterek
ozanla ilgili bir anısını paylaştı,
Dünya Şiir Günü Bildirisini okudu:
yalan-bulutlari-arasindan-265511-1.

ŞİİR DOĞRUYU SÖYLER

“Günümüzde insanlık
sömürgeci kapitalizmin elinde
usunu yitirmiş görünüyor.
Alevler arasında kalmış
bir akrep gibi
kendini sokup öldürmek üzere.
Üstünde yaşadığımız gezegenin
tüm varlıkları, varsıllıkları
yağmalanıyor.
Doğanın dengesi bozuluyor
doymayan mideleri doyurmak için.
İnsanlar açlıktan ölüyor
yoksul ülkelerde,
halklar aldatılıyor,
birbirine düşürülüyor.
Ve yalan bulutları yayılıyor
milyarlar olan biteni görmesin,
anlamasın diye.
Ülkemiz de payını aldı,
alıyor elbet bu şeytansı kurgudan.
Kurtuluş Savaşı’yla,
kurduğu Cumhuriyet’le
tüm sömürge ulusların
umudu olan ülkemiz
bir büyük yalanın tuzağında
kıvranıyorsa bugün, ondan.
İşte, bu karabasan ortamında
tek umut şiirdedir.
Çünkü bir gezgindir şiir,
bir araştırmacıdır.
İnsanın ve toplumun
kılcal damarlarında gezinir,
en eski çağlardan
uzak geleceğe uzanır.
Gerçeği arar.
Bir büyücüdür şiir.
İnsanlığın en büyük varsıllığı
dillerin sözcükleriyle
güzellikler yaratır.
Çirkinliklere, kötülüklere karşı
direnme gücü verir.
Bir bilicidir şiir.
İnsanlara gerçeği gösterir.
Şiir doğruyu söyler.
Yalan bulutları arasından
bir ışık parlıyorsa,