Hürriyet ve Radikal gazetelerinde nereden ve hangi Çin düşmanı yayından aparttıklarını bilmediğim “Çin hakkında çarpıcı gerçekler” başlıklı bir üçüncü sınıf magazin haberi yayımlandı. Haber sadece yalan değil, aynı zamanda ayıplı; çünkü Çinlileri aşağılıyor.

Kendi iddialarına göre, biri Türk basınının amiral gemisi, diğeri ise bir radikal, peh! Olsa olsa yan yatmış bir amiral gemisi olur. Diğeri ise icazetli radikal. Yalan ve iftira “yayın ilkeleri” gereği midir yoksa zorbanın “dava” dediği leşten beslenen “leş medyası”na mı özendiler nedir.

Aynı haberi biraz değiştirerek Türk insanı hakkında yapmak da mümkün. Memleket insanı hakkında böyle hayasızca bir haber hoşunuza gider miydi amiral gemisinden denize düşen zevat ve icazetli radikaller? Haberin hayasızca olması bir yana, ne dediğini anlamak da ayrı bir çile. Haberin orijinalini Google Translate’e falan mı çevirttiniz, ne yaptınız...
Haber Çinlilerin yılda 4 milyon kedi-köpek yediğinden bahsediyor. Gelip saydınız mı? Evet, Çin’in bazı bölgelerinde kedi-köpek yeme geleneği var. Buna ben de tanık oldum ve bu konuda bir yazı da yazdım (Aynı gelenek Kore’de ve Avustralya yerlilerinde de var). Fakat kedi-köpek yemenin nesi yanlış? Bu, Meksikalıların tırtıl, larva ve bazı böcekleri yemesi gibi bir kültürel farklılık, bu kadar basit. Bir Çinli size yüzünü ekşiterek “Yoğurt ve peynir yiyorsunuz” dese, verecek bir cevabınız var mı? Sizin için kedi-köpek eti yemek ne kadar iğrençse, Çinliler için yoğurt ve peynir yemek de o kadar iğrenç.

Pek çok genç kız evlenmeden önce kızlık zarını diktiriyomuş... Vay be! Hangi veri ile konuşuyorsunuz? Yoksa Çin’i/Çinlileri aşağılayan yalanların haber değeri mi var? Siz hiç kendi gazetelerinizin üçüncü sayfa haberlerini okumuyor musunuz? Bakire olmadığı için katledilen kadınlardan ve evlenmeden önce bekaretini kaybettiği için ölesiye korkan genç kadınlardan haberiniz yok mu? Çin’de kızlık zarı onarımı yaptıranlar tabii ki vardır ama bu oran memleket ile karşılaştırılamayacak kadar azdır. Burada bakire olmadığı için öldürülen kadın duymadım bugüne kadar. Çin kültürü namusu ve ahlakı kadın bedeni üzerinden tanımlamaz. Çin’de kadın erkek ilişkisi cinsellikten fazla bir şeydir. Cinselliğin sıralamadaki yeri içtenlik, saygı ve sevgiden çok sonra gelir.

Bir de Mao’nun ABD’ye 10 milyon kadın gönderme teklifi saçmalığı var ki, yalanın bu kadarına ancak “Yuh artık!” denir.
Yurt gazetesinde Levent Uluçer size mesleğin diliyle epey edepli bir cevap verdi. Benzer şeyleri tekrarlamak istemiyorum. Ben mesleğin dilini kullanmak gibi bir zorunluluk hissetmiyorum (gazetecilik yapmıyorum). O yüzden lafımı doğrudan söyleyeyim: Yaptığınız haber bir zamanlar CIA elinden çıkan Komünizm hakkındaki yalan ve iftiraların bir benzeri. Size düşen de bu yalan ve iftira kampanyasına aracılık etmek, yakışır...

Madem ki Çin hakkında pespaye yayınlarda dolaşan yalan ve iftira dışında bir şey bilmiyorsunuz, buralarda yaşayan insanlara sorun. Onlara ulaşmak isterseniz, bu yalanları haber yapmak için harcadığınız zamanın yarısını harcamanız yeterli.

Yan yatmış amiral gemisi mürettebatına ve icazetli ‘radikal’lere şaşkınlığa uğrayacakları bir şey söyleyeyim: Çin’de de aynı sizin gibi iki kolu, iki bacağı, iki kulağı, iki gözü, beyni olan ve en az sizin kadar zeki insanlar yaşıyor. Hatta konuşabiliyorlar bile; ne acayip değil mi? Sizden farklılıkları ise şu: İnsana saygı nedir biliyorlar, hem de sizin “beyaz adam” kibriyle malul aklınızın alamayacağı kadar iyi biliyorlar...