Selahattin Demirtaş ve Osman Kavalı’nın tahliye edilmesi gerektiğini söyleyen Bülent Arınç’ı eleştiren yandaş Akşam gazetesi yazarı Turgay Güler, Arınç’ın ‘hesapsız-zamansız konuşmayacağını’ kaydetti. Güler, Arınç için, “15 Temmuz gecesi dava arkadaşları meydanlarda ölümüne mücadele verirken, kendileri bir sığınakta sonucu bekliyordu” ifadelerini kullandı.

Yandaş kalem ‘Arınç hesapsız konuşmaz’ dedi ve ekledi: 15 Temmuz’da sığınaktaydı


MEDYA SERVİSİ

Hükümetin kontrolündeki Akşam gazetesinin yazarlarından Turgay Güler, tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş ile Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını isteyen, daha sonra da AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tepkisini çeken Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç’la ilgili eleştirel bir yazı kaleme aldı.

Arınç’ın Demirtaş ve Kavala ile ilgili konuştuğu programda unvanını özellikle ‘Eski Meclis Başkanı’ olarak yazdırdığını öne süren Güler, bunun sebebini, “Cevabı basit, o yayındaki hezeyanları sonrası gelecek tüm tepkileri ‘ben oraya Bülent Arınç olarak, meclis eski başkanı olarak çıktım, şahsi görüşlerimi dillendirdim’ diye savmak için” şeklinde açıkladı.

Güler, yazısında sert ifadeler kullandığı Arınç’a ‘FETÖ’ üzerinden de göndermelerde bulundu. “Geçmişte de FETÖ’cüleri savunmak için ‘avukatlık cübbemi yeniden giymek istiyorum’ demişti. Buyursun giysin!” diyen Güler, Arınç’ın 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sırasında da sığınakta beklediğini ifade etti.

Arınç’ın ‘hesapsız-kitapsız konuşmayacağını’ belirten yandaş kalem, ‘Meclis eski başkanı’ başlıklı yazısında köşesinde şunları kaydetti:

‘KENDİLERİNİ TANIYANLAR ÇOK İYİ BİLİR’

“Kendilerini yakından tanıyanlar çok iyi bilirler ki zat-ı şahaneleri hesapsız-zamansız konuşmaz. Tartar biçer en uygun zamanı kollar.

‘Yahu ne konuştu ki’ diyorsanız haklısınız? Öyle ya aynılarını Kemal Bey her hafta CHP grubunda konuşuyor zaten.

‘Dün Türkiye bağırsaklarını temizliyor’ diyen meclis eski başkanımız bugün elli iki masum vatandaşımızın hunharca katledilmesinde rolü bulunan Demirtaş’ı savunuyor. Hem de ‘hukuk’ diyerek ‘adalet’ diyerek.

Kitabından etkilendiğini de söylüyor, herkese de tavsiye ediyor.

(…)

Geçmişte de FETÖ’cüleri savunmak için ‘avukatlık cübbemi yeniden giymek istiyorum’ demişti. Buyursun giysin!

Giymesine giysin de 15 Temmuz’da şehit düşen 250 vatan evladının ailelerine de okumaları için bir kitap tavsiye etsin.

(…)

15 Temmuz gecesi dava arkadaşları meydanlarda ölümüne mücadele verirken, kendileri bir sığınakta sonucu bekliyordu. Bu ve benzerleri kendisine her hatırlatıldığında kıyameti kopardı, etmediği hakaret, iftira kalmadı. Yahu Sayın meclis eski başkanım! Bırakınız da biz gazeteciler özgürce düşüncelerimizi paylaşalım, eleştirilerimizi yapalım.

Ne mümkün? Zira kendileri asla eleştirilemez!

Ve son bir not.

Meclis eski başkanımız sanırım yakında sadece ‘meclis eski başkanı’ unvanını kullanacak.”