Yandaş medya yine çuvalladı

Buse İlkin yerli

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Peker’in iddialarının odağındaki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sahip çıkmasının ardından yandaş medya günlerdir süren suskunluğunu bozdu. Türkiye Gazetesi ile MHP’ye yakın Türkgün gazetesi, “Tuzakları Bozacağız” manşetiyle çıktı.

Hürriyet Gazetesi “Bakanımızın Yanındayız” manşetini atarken Sabah Gazetesi’nin manşetinde “Bu Tezgahı da Bozacağız” ifadeleri yer aldı.

Bu durum akıllara Damat Berat Albayrak’ın istifası haberine sessiz kalan yandaş basının Erdoğan’ın istifayı kabul etmesini peş peşe manşetlerine taşımasını getirdi.

Medyanın içinde bulunduğu durumu “AKP Devrinde Medya Âlemi” kitabının yazarı KHK’li Akademisyen Dr. Vahdet Mesut Ayan BirGün’e değerlendirdi. Medyanın Berat Albayrak istifasında, Roboski’de ve pek çok meselede “görmezden gelme” durumunun arkasında medya endüstrisinin siyasal iktidarla kurduğu ekonomik ve politik ilişkilerin olduğunu vurgulayan Dr. Ayan, “Günümüz merkez medyası, ekonomik, ideolojik ve kurumsal anlamda iktidara tamamen bağlı ve kendi ömrü iktidarın ‘bekası’ ile birleşmiş vaziyette” dedi. İktidarı sarsacak ya da zor durumda bırakacak hiçbir şeyin merkez medyada yer almadığına dikkat çeken Ayan sözlerini şöyle sürdürdü: “İktidarın sarsılması kendilerinin de sarsılmasına yol açacak bir neden. Yine de belirtmek gerekir ki merkez medya ya da iktidar yanlısı medya dediğimiz yapı da homojen değil, içinde iktidar koalisyonunu temsil eden birden çok medya kuruluşu var. Örneğin Soylu'yu destekleyen Türkiye gazetesi, Albayrak Grubu'nun elindeki Sabah, Perinçek'in Aydınlık gazetesi, bunlar her siyasal gelişmede iktidar içindeki kliklerine bağlı olarak belirli yayın politikası oluşturuyor. Örneğin Sabah, Habertürk yayının ertesinde neredeyse Soylu'ya hiç yer vermedi ya da Peker’in iddiaları hiç tartışılmadan Soylu’nun cevapları yayımlandı. Peki bu gazetecilik mi? Kesinlikle hayır, çünkü kamu yararı dediğimiz olgu gazetelerin ekonomik-siyasi çıkarının bir hayli arkasına düşmüş durumda.”