Yandaşların kavgası büyüyor: "Elinden geleni ardına koyma medyatik kaynana"

Hükümete yakın Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç ile Yeni Şafak gazetesi yazarı Ömer Lekesiz kavgasında yeni açıklama geldi.

Ahmet Kekeç dünkü yazısında, “Karagül’ün elemanı” başlıklı yazısında “Hayata evhamlarıyla bakan bir ‘rahatsız kişiliğe’ göğsünü siper etmek ve ona salyalı bir tatmin sağlamak dışında ne yaptığını zannediyor?” ifadelerini kullanmıştı.

Yeni Şafak gazetesi yazarı Ömer Lekesiz, bugünkü yazısında Kekeç’e yanıt verdi.

Ömer Lekesiz, “Medyatik kaynana köpürmüş” başlıklı yazısında, “İkinci ve son kez konumuz yine Ahmet Kekeç! Dünkü köşe yazısında köpürmüş. Mecaz olarak söylemiyorum, sahiden köpürmüş. Sür sabunu, bas suyu, köpürsün! Bu cinsten bir köpürme” diye yüklendi.

“KABADAYLIK GÖSTERİSİ GANİ AMA DÜŞÜNCESİ, CEVABI YOK”

“Salvolar, tehditler, hakaretler, iftiralar, saptırmalar, sapıtmalar, sıçratmalar, imalar... ekseninde seksen kelimeyle yazı yazanların akıbeti budur. Seksen birinci kelimeyi de doğal olarak hakaretçi dostlarından devşirirler” diyen Ömer Lekesiz şöyle devam etti:

“Kekeç, güya bana cevap mahiyetinde yazdığı o yazıda ne diyor? Hiçbir şey! Kendi kısır kelimeler ekseninde, yine büvelek tutmuş manda öfkesiyle döne dolana, sadece köpürüyor. Cevap yok, mantıklı bir itiraz yok, şunun yerine şu da var demek yok. Hakaretle başlayıp, tehditle bitiriyor yazısını.

Kısaca, bu bir tipik Kekeçgiller yazısı! Hezeyanı çok, kabadaylık gösterisi gani ama düşüncesi, cevabı yok. Çünkü düşünmeden ve cevap vermekten muaftır Kekeç! Şunca yılın yazarıdır ama onca yazısından geleceğe bırakacağı iki forma bir kitap bile çıkmaz bu yüzden. Elinden köşesini alıverin, Dıral dedenin düdüğü gibi kalıverir ortalıkta. Dolayısıyla kronik intihar terimi sadece müflis zenginler için kullanılmaz, Kekeçgiller için de kullanılır.”

“MEDYATİK KAYNANADAN İSTİRHAMIM…”

Ömer Lekesiz “Kekeç’in, cevaba değil, saldırıya ayarlı, içi bomboş kelimeler kalabalığından ibaret olan yazısından üç hususa itham ve iftira içerdiği için değinmek zorundayım” diyerek yazısını şöyle sonlandırdı:

“Ne idüğü belirsiz karanlık tiplerin, isli perdelerin arkasından dümen çevirenlerin elemanı olmaktansa, adam gibi adam olan İbrahim Karagül’ün elemanı sayılmayı bir şeref bilirim. Meşhur söyleyiştir: Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim! Benim arkadaşlarım bellidir. Ama Kekeç’in arkadaşları dün de bugün de meşkûktür.

Sosyal medyadaki ‘Pelikan yalısında havlayan arpalık mücahidi’ kaydıma da çok bozulmuş Kekeç! ‘Neden?’ diye sormak hakkımdır; neden sadece sen üstüne alındın; suç işlemiş çocuk psikolojisiyle diken üstünde mi duruyordun ki, mesajı göründüğün anda trolleşiverdin diye sormak hakkımdır.

Kekeç’in yazısında savurduğu tehdit, beyazköpekbalığı yüzüyle sosyal medyadan geliverdi. Tehdidi benzer kelimelerle aynı ton ve üsluptaydı. Yeri gelmişken sorayım: Sahi bunların trol adı neden böyledir? Akbaba, beyazköpekbalığı, bukalemun’u... kullanmaları da yakındır herhalde. Ben buna karşılık terbiyesizlere, hadsizlere, küfürbazlara yaptığımın aynısını yaptım, yani haber vererek onu engelledim.

Kekeç’in kimlerle işinin olacağına, kimlerle olmayacağına yazdığı yazı tam bir belgedir. Medyatik kaynanalığına dokunmuş olmamız ise küfürlü itirazının sebebidir. Hak ettiğim neyse, bundan sonra onu alacakmışım! Evet, bir Kekeçgiller tehdidi… Kibri aklı haline gelmiş, çirkin dili yılana dönüşmüş bu Medyatik kaynanadan istirhamım bu tehdidini hiç unutmaması; elinden geleni ardına koymamasıdır.

Sonra hatırım kalır!”

NE OLMUŞTU

Star yazarı Ahmet Kekeç, bir süre önce İslamcı bir grubun bir bildiriyle Akif Emre'yi hedef aldığını hatırlatarak, Yeni Şafak Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül'e yüklenmişti. Bunun ardından Ahmet Kekeç-İbrahim Karagül kavgası başlamıştı. İbrahim Karagül kavgaya açıktan girmezken Yeni Şafak gazetesi yazarı Ömer Lekesiz, “Her ne olduysa biri yine duramadı, Akif Emre'yi kendisine siper edinerek, büvelek tutmuş manda öfkesiyle mahalleye dalıverdi” diye yazmıştı.