Muğla'da yangınlar söndürüldü. Yangından geriye, kül dağları kaldı. Psikolojisi bozulmuş, evini, hayvanını kaybetmiş köylüler, borçlanarak toparlanmayı reddediyor. Yine bölgedeki köylülerin hepsi yangının zamanında müdahale ile söndürülebileceğini söylüyor.

Yangın tüm varlıklarını küle çevirdi

Osman ÇAKLI

Akdeniz ve Ege kıyılarında 28 Temmuz'da uzun bir şeride yayılan yangınlar kontrol altına alınıp söndürüldü. Kimi yerlerde yanacak bir şey kalmayınca alevler enerji kaybedip söndü. Muğla'daki yangınlarda hasar çok yönlü; ekonomik, sosyal ve psikolojik... Muğla merkezden başlayıp Bodrum kıyısına uzanan sahil şeridinde ve dağlarında bulunan köylerde yangından geriye kalanları görme şansımız oldu. Hemen hemen bütün köylerdeki ortak duygu "belirsizlik" yani köylüler bundan sonra ne olacağını ve ne yapacaklarını bilmiyorlar.

BEYCİLER’DE KÖYLÜLER BORÇLANMAK İSTEMİYOR

Rüzgarın ve açılmamış kozalakların etkisiyle hızlı ilerleyen yangın Milas'ın Beyciler köyünden Kemerköy Termik Santrali'nin olduğu Türkevler köyüne 4 günde ulaşmış. Beyciler'de küçük bir alanda başlayan yangın köylülere göre; doğru zaman ve yeterli müdahale edilmemesinden dolayı büyüdü. Öyle ki Türkevler köyü muhtarı Ercan Yılmaz, köylülerle birlikte yangını beklediklerini söylüyor. Rüzgarın ne yönlü estiğini bilmelerinden doğru, Beyciler'de söndürülmeyen yangının Türkevler'e gelmesini kaçınılmaz olarak görmüşler. Köylüler aynı zamanda, alevlerin termik santrale yaklaşınca panik havası oluştuğunu ve hemen söndürülmeye çalışıldığını ekliyor sözlerine. Türkevler köyünde çıkan ilk yangın söndürüldükten sonra soğutma çalışması yapılmadığı için ikinci bir yangında köyün bütün makilik alanı küle dönmüş. Alevlerin içinde gün ışığını dahi göremeyen köylüler aynı zamanda sabotaj olma ihtimalini de es geçmiyor. Her şeyin olabileceğini savunuyorlar. Türkevler'de geçim zeytincilik ve hayvancılık üzerinden sağlanıyordu. Şimdi bu olanaklar oldukça kısıtlı, çiftçiler ya üretim yapamayacak ya da borçlanarak yoluna devam edecek. Muhtar, azalarla birlikte hasar tespit çalışmalarını sürdürüyor. Fakat Türkevler kıyı köyü olduğu için turizmden faydalanabilir durumda.

KÖYLER İS KOKUYOR

Sadece Muğla'da 65 bin hektardan fazla alan kül oldu. Türkevler'den sonra Mazı köyüne ilerlerken yangının geride bıraktığı gri tonlu sessiz orman görülüyor. Kıyı şeridinde, dönemeçli yolların arasında, yanan yerleri görünce ne kadar büyük bir alanın yandığı anlaşılıyor. Denizin maviliğine eşlik eden yeşil yerini gri tonlara bırakmış. Türkevler, Mazı Milas'ın kıyı köyleriydi. Bir de Bozalan ve Fesleğen gibi dağ köyleri var. Hayvancılık, çiftçilik dışında kazanç sağlama olanağı olmayan bu köylerdeki yıkım çok daha etkili. Normalde merada hayvan otlatması gereken köylüler kapı önlerinde oturuyor Bozalan'da. Birçok STK’nin gönderdiği yardım malzemeleri köy camisinde toplanmış. Köyde yoğun bir is kokusu hissedilir durumda. Evlerin de yandığı Bozalan'da kapı önünde oturan köylü kadınlar, "buraya iki bakan geldi ama biz hiç görmedik, aşağıda kahveye gelip gittiler" diyerek, ziyaretlerin temsili kalmasından rahatsızlıklarını ifade ediyor. Yangının çıkmasıyla jandarma, “evleri boşaltın” anonsu yapıyor, Bozalanlılar ise köylerini terk etmek istemiyor: "Jandarmayı dinleseydik dönecek bir köyümüz olmayacaktı” diyorlar.

Yine dağ köyü olan Fesleğen de benzer durumda. Köye orman içinden çıkarken yanmayan tek bir ağaç olmadığı göze çarpıyor. Soğutma çalışmaları birkaç gün önce son bulmuş. Muhtar azası ve birkaç köylü ile sohbet ederken, uykusuz ve umutsuz oldukları gözle seçilebilir durumda. Köy sakini Zeki Kara, "ne yapacağımızı bilmiyoruz" diyerek şunları ekliyor sözlerine; "2-3 bin lira civarında yardım yaptı devlet. Bu ancak bizim mazotumuzu karşılar. Yapılan yardım yetersiz."

DEVLET YARDIMLARI YETERSİZ

Hayvancılık yapan köylülerin büyük bir kısmı gönüllü destekleriyle günü kurtarabiliyor. 280 hane olan Fesleğen köyünde, her evde en az 4-5 hayvan bulunuyor. Bunların artık çıkabileceği bir meraları bulunmuyor. Zeytin ağaçları da küle dönen köylerde çiftçilerin bir yıllık planları çöpe gitti. Arıcılığın da yapıldığı Fesleğen'de Zeki Kara'ya göre 450 kovan bal arısı yok oldu. Bütün bunlardan dolayı köylüler nasıl geçinecekleri konusunda ne yapacaklarını bilmiyorlar. Devletin yaptığı ve açıkladığı yardımları yine yetersiz bulunuyor. Köylüler, afetten kaybettiklerini geri kazanmak için borçlanmayı anlamsız bularak, "2-3 bin lira yardım yapılacağına yapılması daha iyi" diyor. Köye gelen yardımlara ilişkin Hediye Kara ise elbise ve erzak istemediklerini sonrasını düşündüklerini söylüyor. Son kertede bütün köylüler ekonomik yardımlardan memnun değil. Üstelik yangınların göz göre göre söndürülmediği düşünülüyor.