Yapay zekâ 2024: Gelecek kapımızı çaldı!

Tolga Mırmırık - @mirmirik
Geride bıraktığımız 2024 yılı, hayatlarımızın neredeyse her alanına sirayet eden bir teknolojinin çok hızlı bir şekilde gelişmesine şahit oldu: Yapay Zekâ. Artık sadece bilim kurgu filmlerinin konusu olmaktan çıkmış, günlük hayatımızın bir parçası haline gelmiş durumda. 2024 yılı içindeki yazılarımda sık sık bu teknolojinin sosyolojik etkilerinden, hükümetler için fayda ve risklerinden, insanlar için psikolojik etkilerinden ve insan ırkı olarak geleceğimizin şekillenmesinden bahsettim. Bu yazıda ise bir özet çıkarma amacım var.
CHATGPT’NİN EVRİMİ: ARTIK BİR ARKADAŞIN VAR!
Hepimizin aşina olduğu ChatGPT, bu yıl adeta bir evrim geçirdi. Sadece metin üretmekle kalmayıp, artık duygularımızı anlayabiliyor, espri yapabiliyor, şiir yazabiliyor ve yazdıklarınızı ve görüşmelerinizi analiz ederek karakter tahlili yapabiliyor. Hatta bazıları, ChatGPT ile gerçek bir arkadaşlık kurduğunu iddia ediyor. Kim bilir, belki de gelecekte terapi seansları yapay zekâ ile yapılacak! (Psikolog arkadaşlar kızmasın, daha çok var sanırım buna)
SAĞLIKTA YAPAY ZEKÂ DEVRİMİ: TEŞHİSLER ARTIK ÇOK DAHA HIZLI!
Yapay Zekâ, sağlık alanında da çığır açıcı gelişmelere imza attı. Artık hastalıklar, yapay zekâ destekli teşhis sistemleri sayesinde çok daha erken teşhis edilebiliyor. Hatta bazı kanser türlerinin, yapay zekâ sayesinde tamamen tedavi edilebileceği gündemde. Yapay zekâ sayesinde daha uzun ve sağlıklı yaşayacağız gibi görünüyor. Dünya nüfusu ve doğal kaynakları için ne kadar iyi bir haber bilemiyorum.
SANAT DÜNYASINDA YENİ BİR DÖNEM: YAPAY ZEKÂ RESSAMLARI
Yapay zekâ, sadece bilim ve sağlık alanında değil, sanat dünyasında da kendine yer buldu. Artık yapay zekâ sayesinde kendi tablolarımızı, animasyonlarımızı, kısa filmlerimizi oluşturabiliyoruz. Hatta bazı müzeler, yapay zekâ tarafından üretilen sanat eserlerine yer vermeye başladı. Yapay zekâ sanatçıları gerçek sanatçılarla yarışabilir mi konusu ve yapay zekâ ile üretilmiş çıktılar “sanat yapıtı” olarak görülmeli mi konusu tartışılmakta. Yapay zekâ model eğitiminde kullanılan gerçek sanatçıların eserlerinin telifleri konusu da bu yıl sık sık gündeme geldi.
OTONOM ARAÇLAR: SÜRÜŞ KEYFİ ARTIK ÇOK DAHA GÜVENLİ!
Otonom araçlar, 2024 yılında büyük bir adım attı. Artık birçok ülkede otonom araçları yollarda görebiliyoruz. Bu araçlar sayesinde trafik kazaları büyük ölçüde azalacak ve yolculuklarımız çok daha keyifli hale gelecek. Hatta bazı uzmanlar, gelecekte özel araçlara ihtiyaç duymayacağımızı ve sadece otonom taksilerle seyahat edeceğimizi öngörüyor. Jetgiller çizgi filmindeki gibi uçan arabalara henüz yakın olmasak da 2030 yılına gelindiğinde küresel çapta yeni otomobil satışlarının %10 kadarı Seviye 3 araçlar olabilir: Sürücülerin gözlerini yoldan ayırmasına ve açık havalarda otoyolda ilerlemek gibi belirli durumlarda ellerini direksiyondan ayırmasına olanak tanıyan otonom otomobiller. (Goldman Sachs / Eylül 2024)
YAPAY ZEKÂ VE ETİK SORUNLAR: GELECEĞE DÖNÜK KAYGILAR
Yapay zekânın bu kadar hızlı gelişmesi, beraberinde bazı etik sorunları da getiriyor. Örneğin, yapay zekâ silahlanması, işsizlik ve mahremiyet gibi konular, toplumun büyük bir bölümünü endişelendiriyor. Bu nedenle, yapay zekânın gelişimini düzenlemek ve etik kurallar oluşturmak büyük önem taşıyor. Bununla ilgili ilk adımı da AB üye ülkeleri attı ve etik kurallar raporu yayımlandı. Daha emekleme döneminde bu tür kısıtlayıcı kurallar dizilerini sistemlere eklemek büyük önem taşımakta.
HOŞÇA KAL 2024, HOŞ GELDİN 2025
2024 yılı, yapay zekâ açısından oldukça hareketli bir yıl oldu. Yapay zekâ, hayatımızın her alanına sirayet ederek, geleceğimizi şekillendirmeye devam ediyor. Ancak, yapay zekânın gelişimini kontrol altında tutmak ve etik sorunlara çözüm bulmak için çok daha fazla çalışmamız gerekiyor.
Yapay zekânın bir araç olduğu ve nasıl kullanıldığına bağlı olarak hem iyi hem de kötü sonuçlar doğurabileceğini aklımızda tutmamız şart. Tüm BirGün dostlarının 2025 yılı sağlıklı, mutlu ve güler yüzlü geçsin. İyi yıllar.