Aralık ayı enflasyonu beklenenden düşük geldi. Tüketici fiyatları bir önceki aya göre  yüzde 0,44 gerileme gösterdi. Yaratılmaya çalışılan pembe tabloya aldanmazsak, 2014’te tüketici fiyatlarının yüzde 8,17 arttığını, bu oranın OVP program hedeflerinin ötesinde olmak bir yana, 2013’teki yüzde 7,40’ın, 2012’deki yüzde 6,16’nın ötesine geçtiğini de söyleyebilirz. Böylelikle, alışılagelen enflasyon farklarının da ödenmediği bir yılda, çalışanlar ve emekliler bir kez daha enflasyona ezilmiş oldu. Üstelik gıda fiyatları 2014 yılında yüzde 12,73 arttı. Özellikle en alt yüzde 20’lik gelir grubunun tüketim kalıplarında gıdanın ağırlığının yüzde 29 yer tuttuğu düşünülürse, en yoksullar enflasyon karşısında daha fazla ezildi.

Yaş sebze-meyve fiyatlarındaki duraklama, büyük ölçüde Rusya ekonomisindeki çalkantı ve rublenin değer kaybı nedeniyle ihracatın tökezlemesinden, diğer bir ifadeyle tarım üreticilerini çok olumsuz etkileyecek bir gelişmenin yan etkisinden kaynaklanıyor. 2015 yılına alkollü içeceklerin ve tütünün ÖTV ve KDV’sine yapılan ciddi zamlarla girdiğimiz düşünülürse AKP hükümetinin, yaşam tarzı kendine uymayan, sefahat düşkünü olarak damgaladığı kesimleri cezalandırmaya devam ettiği görülüyor. Örneğin, 65 TL’ye satılan bir şişe rakıda tam 40 TL vergi bulunduğu hesaplanıyor. Kısaca, bir yıl daha enflasyon hedefleri tutturulamadı. Gelgelelim, bu karavanayı bile bir övünme mevzuu yapmaya eğilimli bir medya ortamında rakamları daha dikkatli değerlendirmekte yarar var.