Yaşama saldıran faşistler kaybedecek: Kadınlar yaşayacak
Kadın mücadelesini kırmak isteyen ülkücü faşistler üniversitelerde kadınlara saldırıyor. Bunun son örneğinin yaşandığı ODTÜ’de okuyan Zeynep Şatır “Örgütlü bir mücadele içinde olmazsak hiçbir şey çözülmeyecek” dedi.
Sarya Toprak
saryatoprak@birgun.netİkbal Uzuner ve Ayşenur Halil’in katledilmesinin ardından ülkenin dört bir yanında kadınlar sokaklarda, meydanlarda, kampüslerde eyleme geçti. Bu eylemlerin en yoğun olduğu yerler ise üniversiteler oldu. Binlerce öğrenci İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284’ün uygulanması çağrısı yaptı. İktidarın kadın düşmanı politikaları teşhir edildi. Birtakım kulüpleri ve toplulukları paravan olarak kullanan faşist çeteler ise Hacettepe Üniversitesi, Ankara Üniversitesi ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) kadınlara saldırdı.
Ankara Üniversitesi’nde kadın öğrenciler ‘hikayesi yarım kalan tüm kadınlar için…’ yazan bir pankartla basın açıklaması yaparken ‘jin jiyan azadi’ sloganı atması üzerine bir grup faşist erkek, kadınlara saldırı girişimi düzenledi. Hacettepe Üniversitesi’nde de kadın eylemlerine katılan bir öğrenci, yüzü maskeli 4 kişi tarafından yurt odasında saldırıya uğradı.
ODTÜ’de ise ‘Türkoloji’ topluluğunu paravan olarak kullanan ülkücüler 29 Ekim gerekçesiyle bir araya geldiğini iddia etti. Faşist erkek grubu okulda bulunan ‘kadın duvarı’na saldırdı. “6284’ü uygulayın”, “Gülistan Doku Nerede” yazan dövizleri parçalayan grup yerlerine “Türküz, Türkçüyüz” yazılı döviz astı. Kadınların birleşik mücadelesini kırmak isteyen iktidar destekçisi faşistler kadınları hedef almayı sürdürüyor.
ODTÜ öğrencisi Zeynep Şatır ile artan kadın cinayetlerine karşı bir araya gelen kadınlara yönelik faşist saldırıları konuştuk.
PROVOKE ETTİLER
Zeynep Şatır, İkbal ve Ayşenur’un katledilmesinden sonra okulda etkili bir eylem yaptık” dedi. Okuldaki birçok topluluğun ve kulübün ortak imzacı olduğunu belirten Şatır, “29 Ekim’de faşistlerin sloganlar atarak saldırdığı kadın duvarı 10 yıldır var” ifadelerini kullandı. Türkçe, Kürtçe, Arapça ve Farsça ‘kadın, yaşam, özgürlük’ yazılamasının olduğu duvarın bi süredir provoke edildiğinin altını çizerek, “Türkoloji denen topluluk ülkü ocaklarının bir paravanı” diye konuşan Şatır, “Biz okuldaki tüm ilerici kesimler olarak 3-5 faşist çeteye karşı mücadeleyi hedef olarak belirledik” dedi ve şu ifadeleri kullandı: "Okuldaki kadın duvarı kadın mücadelesinin bir dayanışma alanı. Orası okuldaki tüm kadınların güvenli alanı. Kadınlar ortak dertlere sahip olduğu gibi mücadeleleri de ortak.”
Faşistlerin ‘jin jiyan azadi’ sloganı üzerinden kadınları terörize etmeye çalıştığını ifade eden Şatır, “Bu slogan kadın hareketinin Türkiye’de de dünyada da sahiplendiği bir slogan. Hindistan’daki eylemlerde bile bu slogan atılmıştı” dedi. Şatır sözlerini şöyle sonlandırdı: “Sözümüze, mücadelemize sahip çıkmalıyız. Örgütlü bir mücadele içinde olmazsak hiçbir şey geçmeyecek, düzelmeyecek. Birbirimizin çaresi olmaya devam edelim.”
∗∗∗
MÜCADELENİN SÖZÜ
Faşistler tarafından terörize edilen ‘jin jiyan azadi’ sloganı Türkiye’deki kadın hareketinin on yıllardır temel sloganlarından biri. Her feminist gece yürüyüşünde ‘jin jiyan azadi’ sloganını duymak mümkün. Bunun yanı sıra dünyanın dört bir yanında da kadınların sahiplendiği bir slogan.
İran’da Mahsa Amini’nin katledilmesinin ardından “Jin jiyan, azadî” sloganı bir bütün olarak İranlı kadınların mücadele sembolü haline geldi. Geçtiğimiz ağustos ayında ise Hindistan’da bir kadının cinsel saldırıya maruz bırakılması üzerine başlayan eylemlerde bu slogan atılmıştı. Kadınlar 'jin jiyan azadi’ yazan dev bir pankart açmıştı.