Tam 166 yıl önce işçi kadınların başlattığı isyan, bugünün sokaklarında sürüyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde sokaklardan öfke ve direniş sesleri yükseliyor. Direnmekten vazgeçmeyen kadınlar, baskıya rağmen gelecek ve özgür yaşamın hayali ile mücadele ediyor. BirGün kadınların isyan ve direnişini sayfalarına taşıdı.

Yaşamak için isyandayız

HABER MERKEZİ

Ezilen, sömürülen, yok sayılan; ayrımcılığa, şiddete, tacize, tecavüze, yoksulluğa, açlığa, ölüme, gericiliğe ve eşitsizliğe maruz bırakılan kadınların günü, 8 Mart. Ülkenin ve dünyanın dört bir yanında kadınlar 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde sokakları yas, öfke ve isyanıyla kuşatacak.

8 Mart’ın tarihi, onlarca yıl önce isyan ve direnişin kadınlar nezdinde vücut bulduğu ABD’nin New York eyaletine 1857 yılına dayanıyor. 120 kadın, kilitli kaldıkları fabrikada çıkan yangında hayatını kaybetti. Bu katliamın ardından 1910’da Danimarka’da 2’nci Enternasyonal’e bağlı Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin ve Rosa Luxemburg’un önerisiyle 8 Mart, öldürülen kadınların anısına Dünya Kadınlar Günü ilan edildi. Türkiye’de ise 1921’de ‘kutlanmaya’ başlayan 8 Mart, isyan gününe dönüştü.

BirGün olarak 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dosyasında emekçi kadınların mücadelesinden işsizliğe, deprem bölgesinde yaşananlardan kadın hareketine kadar birçok içeriği size sunuyoruz.

yasamak-icin-isyandayiz-1135005-1.

yasamak-icin-isyandayiz-1135006-1.


Direniş dayanışmanın önemini öğretti: Anayasal haklarını ve sendikalı olmayı istedikleri için Barutçu Tekstil’den atılan kadın işçilerin direnişinin 143’üncü günü. Kadın işçiler, 8 Mart’ta da direniyor. Elif ve kayınvalidesi Emine Varol’a göre kadın dayanışmasının ve bir arada olmanın önemi de bu direnişle anlaşıldı.


Çadırımızdan da evimizden de çıkacağız: 8 Mart Dünya Kadınlar Günü bu yıl depremin gölgesinde kutlanacak. Deprem bölgesindeki kadınların barınma, hijyen gibi sorunlarının devam ettiğini belirten Dr. Özge Yılmaz "İstenmeyen gebelikler, erken doğum, cinsel yolla bulaşan hastalıklar hekimlerin gündeminde" dedi. Dayanışma ruhunun kadınları bir arada tuttuğunu belirten Yılmaz "Kadın dayanışması depremde de bir kez daha kendini gösterdi. Bu yıl 8 Mart'ta çadırlarımızdan da evlerimizden de çıkacağız" diyoruz.


Göç kıskacında kadın: Artan bakım hizmetleri ihtiyacının en ucuz çözümü göçmen kadın işçiler olurken son yıllarda görülen kadın erkek eşitsizlikleri vasıflı kadın işgücü göçünü artırıyor. Prof. Dr. Toksöz, “Göç edilen ülkelerdeki kadın haklarının daha yüksek olması önemli bir kriter” diyor.


Kadınların iradesi yıkacak: Bu yıl 8 Mart’ı hem depremlerin yarattığı toplumsal sarsıntı hem de siyasetin seçim gündemiyle ısındığı bir dönemde yaşıyoruz. Kadın hareketinin toplumsal muhalefetin en önemli gücü haline gelmesiyle baskıların da hedefi oluyor. Muğla Üniversitesi’nden Prof. Dr. Özlem Şahin Güngör ile son yıllarda kadın hareketinin nasıl ivmelendiğini ve seçim döneminde kadınların iradesini nasıl ortaya koyacağını konuştuk.