CHP Zonguldak Milletvekili Yavuzyılmaz, Bartın'daki maden faciasına ilişkin bir dizi rapor paylaştı. Yavuzyılmaz, "Sayıştay resmen patlama olacak yerin haritasını çizmiş" dedi.

Yavuzyılmaz bir bavul dolusu raporla açıkladı: Sayıştay resmen patlama olacak yerin haritasını çizmiş

CHP Zonguldak Milletvekili Yavuzyılmaz, Bartın'daki maden faciasına ilişkin bir dizi Sayıştay raporunu Halk TV canlı yayınında açıkladı.

Sayıştay'ın eksi 300 kotundaki duruma dikkat çektiğini belirten Yavuzyılmaz, "Neredeyse patlamanın olacağı yerin haritasını çizmiş" dedi.

Halk TV'de 'İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah' programına konuk olan Yavuzyılmaz, Bartın'daki maden faciasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bilimin gerektirdiği ve tarif ettiği tedbirlerin alınması durumunda bu sektörde kömür üretimi yapmanın mümkün olduğunu belirten Yavuzyılmaz "Avrupa'yla Almanya ile kıyaslandığında ki Almanya bir dönem 360 bin maden işçisi ile çalışan bir ülke... Bu ülkede hiçbir maden kazası yaşanmıyor ancak sözkonusu Tükriye olduğunda TTK'nın madenleri olduğunda maalesef dehşet verici bir felaketle karşı karşıya kalıyoruz" dedi.

Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) Kamu İktisadi Teşebbüsü (KİT) olduğunu ve devlete ait bir şirket olduğunu vurgulayan Yavuzyılmaz, buranın da KİT Komisyonu tarafından denetlendiğini söyledi. Sayıştay raporlarının internette yayınlanmadığını ifade eden Yavuzyılmaz, Sayıştay'ın denetim alanına giren 101 adet devlete ait şirketin olduğunu belirtti. Yavuzyılmaz, bu şirketlerin raporlarının KİT Komisyonu'na ilgili yılın ocak ayının başında sunulduğunu ifade etti.

'RAPORLAR FELAKETİN HABERCİSİ'

Yavuzyılmaz, "2019 yılı TTK Amasra Denetim Raporu bize ne anlatıyor? Adeta bu rapor 14 Ekim 2022'de yaşadığımız felaketin bir habercisi. Diyor ki bulguda '2019 yılında müessesenin dengelenmiş üretim derinliği eksi 300 metre olmuştur' yani deniz seviyesinin 300 metre altında kömür üretimi yapılmaktadır diyor. Bu derinleşme ani gaz degajı yani gaz püskürmesi ve grizu patlaması gibi ciddi kaza risklerinin artmasına neden olmaktadır. Çalışılan damarların tamamında gaz içeriklerinin yüksek olduğu dolayısıyla degaj kapasitelerinin de yüksek olduğu arıza zonlarındaki riskin de arttığı bilinmektedir' diyor. Ve aynı zamanda gaz içerikleriyle ilgili değerleri tablo halinde ölçmüş Sayıştay ve tabloda da bu değerleri paylaşıyor. Bu raporda 'Grizu patlaması gibi kaza riskleri artmıştır. Titizlikle mevzuat hükümlerini ve kurum degaj yönergesini uygulayın' diyor. Eğer gereği yerine getirilmiş olsa bu felaket olmamalıydı. Gereği yerine getirilmedi ki, birçok tedbir eksik bırakıldı ki bu patlama gerçekleşti" ifadelerini kullandı.

'BAKAN TURİSTİK GEZİ YAPMIŞ'

Küçükkaya'nın "Bugün hükümete yakın Yeni Şafak grubunun gazetesinde 'bir ayda iki kez denetim de yapıldı' deniyor. Kısa bir süre önce Enerji Bakanı da gitmiş bölgeye. Aslında denetimler yapılmış mı yapılmamış mı?" sorusunu yanıtlayan Yavuzyılmaz "Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'nın müessesini ziyareti bir gezi niteliğinde. Verdikleri fotoğraftan anlıyoruz ki o fotoğrafı verirken söylediklerinden anlaşılıyor ki bu maden ocağını ziyarete giderken geçmiş dönemden bugüne kadar tarihçesi kendisi ve takımı tarafından incelenmemiş. Sayıştay raporları okunmamış. Buradaki alınması gereken tedbirlerin alınıp alınmadığı var olan sorunların ne olup olmadığı incelenmemiş. Adeta turistik bir gezi yapmış" dedi.

Küçükkaya'nın "Bu kaza önlenebilir miydi?" sorusu üzerine Yavuzyılmaz, "Bu kaza önlenebilirdi. Sayıştay raporları var olan bütün eksikleri zaten yazıyor. Sayıştay bu patlamanın olduğu kotu yani eksi 300 kotunu belirtiyor. Neredeyse patlamanın olacağı yerin haritasını çizmiş. Tek bir eksiği var bu raporun o da patlamanın olacağı tarihi yazmamış" yanıtını verdi.