Yazıklar olsun ki, konu yine çocuklar değil!
Türkiye, evlendirilen kız çocukları oranında Avrupa birincisi. Sayıları yüz binlerle ifade ediliyor. Çocuk istismar vakaları son 10 yılda yüzde 700 arttı. İstismarcıların yüzde 9’u çocukla aynı evde yaşıyor. İstismarların yüzde 66’sı akraba, komşu gibi tanıdık kişiler tarafından yapılıyor. Dört tecavüz vakasında biri çocuklarla ilgili ve en korkuncu bunlar buz dağının sadece görünen kısmı. Tecavüzcülerin yüzde 5’i ortaya çıkarken geri kalan yüzde 95’i gizli kalıyor. İnsanı delirten bir rezilliğin ortasındayız! Bir de üzerine ‘babanın 4.5 yaşındaki kızına...’ diye başlayan haberler... Yardım isteyen anneye ‘kocana iftira atma’ dediği öne sürülen polisler... Çocuğun, annesinin etkisinde kaldığını belirten ‘psikiyatri’ raporları... Babanın tutukluluğuna son veren yargı kararları...
•••
Toplumsal öfke gün geçtikçe yükselirken AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında, çocuklara yönelik istismar vakalarına kayıtsız kalamayacaklarını söyledi. “Bu durum toplumu çöküşe götürecek birer dinamit ve alçaklıktır. En ağır ceza neyse adım atılacak. Çocuk tacizleri, bunlar tabii asla bağışlanabilir, görmezden gelinebilir konular değil” diye ekledi. Doğru, toplum olarak dört bir yandan çöküyoruz. Ancak bütün bunlar bir günde olmadı. Üstelik tam da Erdoğan’ın olmaması gerektiğini söylediği şekilde oldu. Aklayarak, bağışlayarak, görmezden gelerek ve üzerini örterek.
•••
Tarih 13 Mart 2016. Karaman’da Muharrem Büyüktürk adlı bir öğretmenin, Ensar Vakfı ve Karaman İmam Hatip Okulları Mezunları Derneği’ne (KAİMDER) ait yurtlarda kalan 8-10 yaşlarındaki erkek öğrencilere tecavüz ettiğini duyuran haber Türkiye’nin gündemine oturdu. (Serbay Mansuroğlu,BirGün) Çocuklar yıllarca taciz ve tecavüze uğrarken bundan ne vakfın, ne de milli eğitimin haberi olmuştu! Üzerlerine düşen denetleme görev ve sorumluluğunu yerine getirmemişlerdi. Ancak dava pedofili öğretmenin yargılanmasıyla sınırlı kaldı ve duruma seyirci kalan vakıf-dernek yöneticileri ile resmi yetkililer süreçten muaf tutuldu. Evlerin varlığından haberi olmadığını söyleyen valinin Ensar Vakfı evindeki çocuklar ve M. Büyüktürk’le fotoğrafı ortaya çıktı. Bakan, bir kere yaşanmış bir şeyin kuruma zarar vermemesi gerektiğini söyledi. Karaman milli eğitim müdürünün, yok dediği KAİMDER yurdunu ziyaret ettiği anlaşıldı.
•••
Karaman’da yaşanan istismar sonrasında kurulan Meclis Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı raporun Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmesi için ise tam 474 günün geçmesi gerekti. Büyük perdeden açıklamaların yapıldığı, hadımların idamların havada uçuştuğu ve çok ama çok ciddiye alınması gereken bu konunun görüşüldüğü genel kurul salonu ise boş kaldı. Komisyonun AKP’li üyeleri tarafından yazılan bölümünde de Ensar ve KAİMDER’den hiç söz edilmemiş. Durum feci! Tablo korkunç! Sadece aralık ayında 41 çocuk, 2017 yılında 387 çocuk cinsel istismara uğradı. Bunlar bilebildiklerimiz. Bu hale bir günde değil; denetleme görevini yerine getirmeyen yetkililer, kurumlar korunarak; 6 yaşındaki çocukların evlenebileceğini söyleyen adamlar alim sayılarak; çocukların tecavüzcüsüyle evlendirilmesinin önünü açacak yasalar hazırlanarak; çocukta travma bulmayan raporlar, ancak rıza bulan yargı kararlarıyla gelindi.
•••
Bu çürümüş, bu rezil, bu vicdan dağlayan sorunun çözülmesi için yıllardır somut bir adım atmayan iktidar toplumdan yükselen tepkiye cevap olarak idam ve zina dosyasını yeniden açtı. İstismar vakalarına zemin hazırlayan tutum ve söylemelerin ortadan kaldırılması, mağdurların korunması, ceza ve yaptırımların yeniden değerlendirilmesi, kamu duyarlılığınınsağlanması gibi yapılabilecek öncelikli düzenlemeler varken, uygulandığı hiçbir ülkede suç oranında azalmaya neden olmamış idam tartışmasının ve devletin yetişkinlerin hayatına hadsizce burnunu sokması anlamına gelen zina konusunu açmanın, çocuğa karşı işlenen istismar vakalarıyla ilgisi ne, soruna faydası ne? Hiç! Konu, halkın haklı öfkesine sessiz kalamaz hale gelinmişken, birkaç gerici uygulamayı da sepete atıp hayata geçirme gayreti. Yazıklar olsun ki, konu yine çocuklar değil!