‘Amazon Ormanları’nda bir kelebeğin kanat çırpması nasıl ABD’de fırtına kopmasına neden olabilir’se Ortadoğu’da harekete geçirilen fay hatları da benzer bir “kelebek etkisi”ne yol açabilecek türden. Son günlerde Ortadoğu’nun güneyinde de kuzeyinde de birbirinden bağımsız gözüken ama esasında birbiriyle ilintili ‘kırılmalar’ın Trump’ın ifade ettiği gibi yeni bir şafağın mı yoksa büyük bir fırtınanın mı habercisi olacağı meçhul!

Güneyden başlayacak olursak.

Abraham Accords-İbrahim Anlaşması: İlk gelişme 15 Eylül’de Beyaz Saray’da Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail arasında imzalanan Abraham Accords-İbrahim Anlaşması. Kasımdaki seçimlere hazırlanan Trump’ın arabuluculuğundaki anlaşma ile BAE ve Bahreyn, İsrail’i ‘resmen’ tanımış oldu. Böylece 1979’da Mısır, 1994’te Ürdün’ün ardından BAE ve Bahreyn, İsrail’i tanıyan üçüncü ve dördüncü ülkeler oldu.

‘Tarihi’ törende konuşan ABD Başkanı Donald Trump, “Tarihin seyrini değiştirmek üzere buradayız. On yıllar süren bölünme ve çatışmalar sonrasında yeni bir Ortadoğu’nun şafağındayız” dedi. Trump aynı konuşmasında “beş ya da altı Arap ülkesinin daha” İsrail ile ilişkileri normalleştirme yolunda yakında adım atacağını, bu ülkelerle görüşmelerin sürdüğünü de belirtti.

Ancak ülke ismi vermedi. ‘Olağan şüpheliler’ tabii ki geride kalan Körfez Arap ülkeleriydi; Kuveyt, Katar, Umman, Suudi Arabistan. Sudan, Fas gibi Afrika ülkelerini de kapsayacak bu “normalleşme” arzulanan “barışı” getirmeyecek, aksine yeni çatışmaların da tohumlarını ekiyor.

★ ★ ★

Rojava’daki ‘birlik’ görüşmeleri: Haziran ayında ABD ve Fransa’nın devreye girmesiyle “siyasi birlik” görüşmeleri yapan Suriye Kürtlerinin nihai anlaşmayı ilan etmesi an meselesi. Kuzey Suriye’de (Rojava) iktidar paylaşımı için bir süredir müzakereler yürüten Kürt partilerinin birleşmek için son rötuşlar üzerinde çalıştığı kaydedildi.

Haseke’ye giden ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’nin bir Amerikan askeri üssünde Kürt partilerinin temsilcileriyle bir araya geldiği Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile PYD’nin ana omurgasını oluşturduğu Kürt Ulusal Birlik Partileri (PYNK) arasında siyasi bir anlaşmayı ilan edeceği öne sürüldü.

Tarafların geçen hafta ‘siyasi karar mercii’ konusunda anlaştığı açıklanmıştı. Buna göre PYD ile ENKS’nin bu idari mercide yüzde 40’ar temsiliyeti kabul ettiği, geri kalan yüzde 20’nin bölgedeki diğer taraflara verilmesinin öngörüldüğü belirtilmişti.

Erbil merkezli Rudaw gazetesine konuşan Suriye Kürdistan Demokrat Partisi (PDK-S) Politbüro üyesi Neşet Zaza, tarafların “Siyasi Karar Mercii” konusunda anlaştığını, ENKS Başkanlık Divanı Üyesi Fesla Yusuf da uzlaşmanın tamamlanmak üzere olduğunu açıkladı.

Bütün bunlar yaşanırken SDG Genel Komutanı Mazlum Abdi de Twitter’dan yaptığı açıklamada siyasi birlik çalışmalarının devam ettiğini bazı partilerin süreçten dışlandığı şeklindeki bilgilerin doğru olmadığını söyledi.

★ ★ ★

Snapback, İran’a Amerikan yaptırımları: Yeni Ortadoğu stratejisi kapsamında küresel çıkarları doğrultusunda anlaşmalar yapan/yaptıran ABD, diğer taraftan da İran’ı kuşatmak için savaş baltalarını sallamaya devam ediyor. Nükleer Anlaşma’dan ülkesini tek taraflı olarak çıkaran Trump, 2015 nükleer anlaşması kapsamında hafifletilen İran’a karşı BM yaptırımlarının tekrar geri getirilmesi mekanizmasını (snapback) yürürlüğe girdiğini açıklamaya hazırlanıyor. Bu yaptırım kararı kendi müttefikleri tarafından eleştirilse de Trump, bölgeyi germeyi sürdürüyor. Trump’ın bugün BM Güvenlik Konseyi’nde yapacağı konuşmada İran konusunda yeni kararları açıklaması bekleniyor.

★ ★ ★

Suriye’deki çatışmalar, Libya ve Yemen’deki savaşlar, Katar’ın yeniden Suudi Arabistan-BAE hattına çekilmek istenmesi, Doğu Akdeniz’deki kavga vs... Ortadoğu’da, Kuzey Afrika’da hayata geçirilen stratejiler tektonik kırılmalara yol açabilir.

Bir sistemin başlangıç verilerindeki küçük değişikliklerin büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilmesini tanımlayan ve Edward N. Lorenz’in Kaos Teorisi’nden türetilen kelebek etkisi yaratılan bir kaosun büyüyerek artmasını ifade eder. Ortadoğu’daki gelişmeleri düşününce yaşananlar fena halde ‘kelebek etkisi’ni çağrıştırıyor.

Yeni bir şafağın doğacağından şüphe yok. Ancak doğacak olan “yeni şafak” kaosun habercisi olabilir.