Yeni Şafak Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde 21 gündür devam eden "adalet" yürüyüşü hakkında yazı kaleme aldı.

Yeni Şafak yazarı: Adalet Yürüyüşü Cumhurbaşkanı'nın öldürülmesi planının parçası

Yeni Şafak Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde 21 gündür devam eden "adalet" yürüyüşü hakkında yazı kaleme aldı. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan başlattığı Adalet Yürüyüşü'nün Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasıyla alakası olmadığını ileri süren Karagül, "O, kendisine uzanacak MİT TIR’ları dosyasına karşı toplumsal kalkan inşa etmek, bir tür dokunulmaz alan oluşturmak için girdi bu işe. Ben böyle inanıyorum…" diye yazdı

İbrahim Karagül yazısında şu ifadelere yer verdi;

"Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’nın öldürülmesi ve sokakların kan gölüne döndürülmesi dahil bir Suriyeleştirme planı servis edilmişti. Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşü işte bu büyük hesabın bir parçasıdır."

Köşe yazısından bazı parçalar:

"Yarın bir gün, Berberoğlu’na dosyayı kimin verdiğinin ortaya çıkma, CHP liderinin de bu işte parmağının olduğunun kesinleşmesi ihtimaline karşı bir eylem planı yapması, bir yol haritası çizmesi gerekiyordu. Muhtemelen, yürüyüş önerisi de “dosyanın gerçek sahipleri” tarafından yapıldı."

"Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşü işte bu büyük hesabın bir parçasıdır. Zamanlamaya, destek verenlere, akıl hocalarına, CHP içindeki terör eksenli eğilimlere dikkat edin. CHP’yi milli eksenden çıkaran, yerli alandan uzaklaştıran akla, bu aklın CHP içindeki temsilcilerine, Türkiye’nin anamuhalefet partisini marjinal örgütlerin oyun alanına çevirenlere dikkat edin."

"CHP’yi parmağında oynatan FETÖ’ye, PKK’ya, DHKP-C’ye dikkat edin. Bu örgütleri yöneten üst aklın, bu örgütler üzerinden CHP’yi hangi operasyon için kullandığına dikkat edin!"

"Kılıçdaroğlu’na yeni bir toplumsal muhalefet dalgası ihale edildi. Bu projeye destek verenlere baktığınızda senaryo bütün açıklığıyla ortada duruyor. 15 Temmuz sonrasının kalıntıları üzerinden bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Bu, Türkiye içinde yeni bir kriz oluşturmak kadar, bazılarını 15 Temmuz’un günahlarından koruma kaygısını da içeriyor."

"Bu yürüyüş 15 Temmuz’un devamıdır. Vatana, millete, Türkiye’nin siyasi tarihine, yüz yıl sonra başlatabildiğimiz büyük yürüyüşe karşı savaş başlatan o çokuluslu cephenin bir parçasıdır. Türkiye’yi durdurma yürüyüşüdür ve milletten dersini alacaktır."