Çan’ın Sesi gazetesinin siyasi baskılara karşı gösterdiği tepki tüm yerel basının sesi oldu. Özellikle yerel siyasetçilerin eleştiriye karşı uyguladıkları baskıdan bıktıklarını söyleyen yerel medya yöneticileri, “3-5 ilanla bizi basın bültenine çevirmek istiyorlar” diyor

Yerel basın siyasi baskıya karşı ayakta

Dilan Esen

Yerel gazeteler, kendilerine yönelik gerçekleştirilen siyasi baskılara karşı ses çıkartıyor. Çanakkale’de yayın yapan Çan’ın Sesi gazetesi dün 1. sayfasından yerel yöneticilere ve siyasetçilere tepki gösterdi. Aleyhlerinde eleştirel bir yazı çıkmasını tahammül edemeyen siyasetçilere seslenilen sayfada, “Halk için iyi ve güzel şeyler yapın, aksi halde bizi susturamazsın” ifadelerine yer verildi. Çan’ın Sesi gibi zor şartlar altında siyasi baskıya maruz kalan çok sayıda ulusal ve yerel gazete bulunuyor.

Çan’ın Sesi gazetesinin Genel yayın yönetmeni Hüseyin Bayyar tepkilerini dile getirirken Mersin Güney Gazetesi’nin İmtiyaz Sahibi Ali Adalıoğlu ile Ses Kocaeli gazetesi genel yayın yönetmeni İsmet Çiğit yaşadıkları sorunları BirGün’e anlattı.

TEHDİTLERİN SONU YOK

Önceki gün yaptıkları bir haber nedeniyle çok sayıda siyasetçinin hakaret ve tehdidine maruz kaldıklarını söyleyen Hüseyin Bayyar, tüm bu hakaretlere karşı bir tepki göstermek istediklerini dile getirdi. En çok yerel yöneticiler ve yandaş gruplardan baskı gördüklerine dikkat çeken Bayyar, “Zaten sosyal medyadan uzun süredir aldığımız tehditlerin ucu bucağı yok. Özellikle bulunduğumuz bölgedeki mülki idari amirler ya da sivil toplum kuruluşlarının genel tavrı yaptıkları kötüyü görmememiz yönünde” dedi.

Mantık dışı eleştirilere maruz kaldıklarını söyleyen Bayyar, şöyle konuştu: “AKP adına yazarsanız AKP’li, CHP adına yazarsanız CHP’li oluyorsunuz. Eğer bir gruba sempati besliyorsanız ve mali destek alıyorsanız sürekli o grubu yazarsınız gibi düşünülüyor. Biz bu sayfayı yaptığımızda bile HDP’yi neden almadınız ya da neden iki tane AKP’li var, şeklinde tepki aldık. Gelinen noktadaki yaklaşımı buradan da anlayabilirsiniz. Bir belediye başkanının yaptığı hizmetteki eksiği dile getirdiğinizde baskı altında kalıyorsanız buna ‘Dur’ demek gerekiyor.”

yerel-basin-siyasi-baskiya-karsi-ayakta-743913-1.

ASIL GÖREVİMİZ ENGELLENİYOR

Ali Adalıoğlu da resmi bir baskı olmadığının ancak Basın İlan Kurumu’nun kılıcının gazetelerin üzerinde sallandığının altını çizdi. Yerel yönetimlerin medyayı kullandığına dikkat çeken Adalıoğlu, şu ifadeleri kullandı: “Bunu ne yazık ki CHP’li yönetimler de yapıyor. Ufak tefek ilanlarla ya da ilan vermeyerek kendi çizgilerine çekmeye çalışıyorlar. Hiçbir yerel yönetici aleyhine haber yapılsın istemiyorlar. Gazetelerin asli görevi kamuoyunu bilgilendirmek ama bu maalesef engelleniyor. Onlar da kendi yerel tollerini yarattılar” diye konuştu. Eleştirel bir haber yaptıklarında üzerlerine çamur atılmaya çalışıldığını dile getiren Adalıoğlu, “Yerel yönetimler verdikleri 3-5 ilanla gazeteleri kendi basın bültenlerine dönüştürmek istiyorlar” diye vurguladı.

HER GÜN MAHKEME BELGESİ

İsmet Çiğit, daha önce sahibi olduğu Özgür Kocaeli gazetesini AKP’li yerel yönetimin baskıları nedeniyle satmak zorunda kaldıklarını aktardı. Yerel yönetimlerin kendilerinden olana ilan verdiklerini belirten Çiğit, “Kocaeli’yi sanki bir pilot bölge seçtiler ve 2002’den beri genlerini değiştirdiler. Yerel basını da bu hale getirdiler” şeklinde konuştu.

19 Mart’ta koronavirüs salgınına ilişkin haberler nedeniyle gözaltına alındığını hatırlatan Çiğit, şunları kaydetti: “Gözaltına alındığım gün, hem maliyet hem de salgın nedeniyle baskıya ara verdik. AKP tüm bu baskıları yaparken muhalefet cephesi de bizi desteklemedi. Destek vermek isteyenler de ilanların gözükmesini istemedi. Yaptığımız haberler yalanlamaya çalışıldı. Postacı her gün mahkeme belgesi getiriyor. Mahkeme kararlarıyla haberlerimizin kaldırılması isteniyor.”

***

İlan gelirlerini kullanıyorlar

İktidarların eskiden beri basının kendilerini eleştirmesini istemediğini söyleyen gazeteci kökenli CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ise şu ifadeleri kullandı: “Çanakkale’deki bu gazetenin isyanı Türkiye’nin dört bir yanında hem ulusal hem yerel gazetelerin dertlerinin tercümanı gibi. Bu yüzden eleştiren, gerçekleri yazan, hataları eleştiren gazetecileri basın kuruluşlarını oldum olası sevmezler. Oysa yerel veya yaygın olarak yayın yapan her gazete, televizyon ve internet sitesi bir ayna gibidir. Siz neyseniz onu gösterir. Yanlışı kendi söylem ve politikalarımızda aramalıyız. Özellikle 18 yıllık AKP iktidarının yaptığı kadar basını hegemonyası altına almaya kalkan daha önce hiçbir iktidar çıkmadı. İktidar çeşitli baskılarla Anadolu basınının tek ses olarak çıkması için elinden gelen her tür baskıyı yaptı. Anadolu basınını ilan gelirlerini bir silah olarak kullanarak onları baskı altına alıyor.”