Başkent Stockholm, siyasiler tarafından terk edildi. Temmuz ayının ilk gününden itibaren tüm parti liderleri; başta İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt olmak üzere herkes, kentten ayrıldı. İsveç parlamentosundaki sekiz parti liderinin ve parlamenterlerin, başkenti terki diyar etmelerinin nedeni, Meclis’in tatile girmesi değil. Durumun, geçen hafta pazar gününden bu pazara özel bir sebebi var. İsveç’te her yıl temmuz ayında düzenlenen Almedalen Haftası, siyasileri harekete geçiren etken. Sadece siyasiler değil; gazeteciler, sivil toplum kuruluşları, Almedalen Haftası boyunca ele alınacak konularda söyleyecek fikri olan tüm kurum ve kişiler, başkent Stockholm’e deniz otobüsleriyle üç saat uzaklıktaki Gotland Adası’nda toplandılar.

Yaz boyunca ülke geneline göre iki, üç derece daha yüksek bir sıcaklık ortalamasına sahip Gotland Adası, İsveç’in tatil adası olarak kabul ediliyor. İsveçliler eğer o yaz için bir tatil cennetine gidemiyorlarsa en azından bu adayı ziyaret ediyorlar. Deniz tatili yapmak için İsveçliler dışında pek kimsenin rağbet göstermediği Gotland, yazın en hareketli dönemlerini Almedalen etkinliklerinin düzenlendiği sürede yaşıyor. Almedalen, adada bulunan bir kırın adı. Kırk beş yıla yakın bir süredir, bu kırlık alan, Antik Yunan’daki doğrudan demokrasi tadında tartışmalara sahne oluyor. İsveç siyasetinde o dönem için hangi karakterler ve siyasetçiler ön plandaysa Almedalen kırında, kıran kırana kapışıyor.

Bu yıl, önceden haftayı takip edeceğini bildirmiş 613 gazeteci önünde götürülen tartışmalar, iki konu başlığı altında toplanmaya çalışıldı; sağlık ve medya. Ama konuşmacılar siyasetçiler olunca konuya başlık atıp sınırlandırmanın mümkünü olmuyor tabi. 2012 yılının Almedalen toplantılarında ilk gün konuşmacısı İsveç Demokratları Partisi’nin lideri Jimmie Åkesson oldu. İsveç’teki son seçimlerde Meclis’e girmeyi başaran ırkçı parti, İsveç Demokratları adına Gotland kır meydanına çıkan Jimmie Åkesson’u gazeteciler dışında bin kişilik bir grup izledi.

İsveç Meclisi’nde, geçen yıl, oylamalara ve oturumlara katılma konusunda en tembel parlamenter olarak açıklanan Jimmie Åkesson, kır meclisinde oldukça çalışkan bir tavır çizdi. Irkçı söylemlerini hiç değiştirmeyen Åkesson, çalkalanan Avrupa Birliği için de reçete yazdı ve “Ayrılın” dedi. Partisi adına konuşan Jimmie Åkesson, Avrupa devletlerinin tekrar ulusal devletler dönemine geri dönmeleri gerektiğini açıkladı.  Birliğin tamamen dağılmasının Avrupa’da tekrar güç kazanan ırkçılığın çıkarına olacağını söyleyen Åkesson ayrıca İsveç’in daha fazla polis devleti olması gerektiğini söyledi. İsveç polisinden bazı kâğıt işlerinin alınarak polisin sokaklara dönmesinin sağlanması gerektiğini belirtti. Bir sonraki parlamento döneminde meclis kararlarına direkt olarak etki yapacak bir güçle temsil hakkı kazanacaklarını ve İsveç’in üçüncü büyük partisi olacaklarını söyleyen Jimmie Åkesson onu dinlemeye gelen kalabalıktan bu sözleriyle alkış topladı.

Almedalen’da, açık havada, kendini tutamayan ırkçı parti lideri, konuşması göçmenlere ve İsveç’te yaşayan yabancılara geldiğinde onu izleyen gazetecilere başlığı attırdı. Konuya “Şimdi yine göçmenler hakkında dırdır edeceğim” diye giren Jimmie Åkesson, İsveç Meclisi’ndeki diğer yedi partinin aksine göçmenlerin topluma uyum sürecine inanmadıklarını söyledi. Åkesson “Toplumumuz giderek parçalanıyor” diyip suçu göçmenlerin üzerine attı. 1968 yazında İsveç’in efsanevi Başbakanı ve Sosyal Demokrat Parti lideri Olof Palme’nin başlattığı Almedalan kır sohbetlerinde Gotland’ın yeşil çimenleri, kırk beş yıldır, Jimmie Åkesson konuşana kadar, böyle eziyet görmemiştir. Filler tepiştikçe, AB sarsıldıkça güçleneceğini bilen ırkçılık, Gotland’da çimenleri ezdi. Bu kadarla kalsa bari.