Yıllar sonra Meclis’e gelen yasa teklifi yetersiz

Dilara ŞİMŞEK

Her geçen gün hayvana yönelik şiddet artarken yaşam savunucularının ‘yaşam için yasa’ mücadelesi sürüyor. Önceki gün Hayvanları Koruma Kanunu teklifi Meclis Başkanlığı’na sunuldu ancak verilen bu yanıt yaşam savunucularına göre yetersiz. 14 yılı aşkın süredir verdikleri mücadelenin görmezden gelindiğini kaydeden yaşam savunucuları, “Bu yasada da hayvanların hakları olduğu yok sayıldı” diyor. Teklifte en çok tepki çeken maddelerin başında şiddette hapis cezasının olmaması ve hayvana şiddette suç duyurusunda yurttaşın yetkisinin kısıtlanması.

Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM) Koordinatörü Fatma Biltekin, yasa teklifini ‘göstermelik’ olarak nitelendirdi. Avcılığın, kürk çiftliklerinin ve hayvanat bahçelerinin yasaklanmadığını kaydeden Biltekin, teklife dair tepkilerini şu sözlerle dile getirdi:

“Konuştuğumuz hiçbir şey teklifte yok. Hayvana şiddette alt cezanın 3 yıl olmasını istiyorduk, böylelikle hapis cezası olurdu. Teklifte hayvana şiddet 6 aydan başlıyor. Bu da hapis cezası olmayacağını, para cezasına çevrileceği anlamına geliyor. Hâlâ ‘hayvana tecavüz’ diyorlar. Bu terimin ‘cinsel saldırı’ olarak değişmesi gerekiyordu. Kedi-köpek satışı pethsopta yasak ama hamster, kuş satışı devam edecek. Petshoplara gidip katalogdan hayvan seçiyorsunuz, sonra gidip üretim çiftliğinden alabileceksiniz. Etkili bir yasa gibi göstermeye çalışıyorlar ama detayları çok korkunç. Detaylar süslü cümlelerle kapatılmış. Yunus parklarının yeni tesis kurması ve üretim yapması yasak ama mevcut tesislere aykırı davrananlar 25 bin TL ceza öngörüyorlar. Örneğin bir yunus getirdiklerinde ona el koymayacaklar para cezası kestikten sonra hayvan orada kalmaya devam edecek. 25 bin lira bu tesisler için hiçbir şey değil, çok komik rakam. Hayvanat bahçeleri hâlâ açık. İsmini değiştirip ‘doğal yaşam parkı’ diyorlar. Hayvanlar orada deliriyor. Hayvanat bahçesi değil de doğal yaşam parkı diyerek isim değiştirmek bir işe yaramıyor. Konuştuğumuz hiçbir şey yok teklifte yok. Kürk çiftlikleri dediler yasaklanmadı. Yeni teklifle hayvana şiddette şikâyet hakkımız elimizden alınıyor. Sokakta yaşayan hayvanın başına bir şey geldiğinde gidip şikâyet edemeyeceğiz.”

SUÇ DUYURUSU HAKKI VATANDAŞA VERİLMELİ

Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Ankara Temsilcisi Pelin Sayılgan ise teklifte özellikle yurttaşa suç duyurusu hakkının verilmediğine dikkat çekti: “Teklifte Tarım ve Orman Bakanlığının il veya ilçe müdürlüklerine suç duyurusu yapma yetkisi veriliyor, vatandaşlara bu hak verilmiyor. Bu hakkın vatandaşlara verilmesi gerekiyordu. Bu haliyle hayvana şiddet, işkence durumlarında suç duyurusunda bulunmak zorlaştırılıyor.”

Sayılgan, toplumda bilincin artması ve toplum baskısıyla bu yasanın geldiğini ancak ‘yetersiz’ olduğunu vurgulayarak şöyle dedi: “Petshoplarda hayvanların fiziken bulundurularak satılması yasaklanıyor fakat katalogla satışa izin veriliyor. Sorun sadece hayvanların bulundurulduğu kötü koşullar değli, sokak hayvanı popülasyonu. Biz 10 yıl boyunca evcil hayvan üretim ve satışının durdurulması gerektiğini savunuyoruz. Ayrıca hayvanın mal statüsünden çıkarıldığı iddia edilen bir kanunda hayvanların alınıp satılmasının koşullarının düzenlenmesi kanunun ruhuyla uyuşmuyor. Hayvan deneyleri tamamen yasaklanmıyor, yetkisi olmadığı halde hayvan deneyi yapanlara para cezası getiriliyor.”