YSK, İBB seçimleri için açıkladığı iptal gerekçesinde seçmen iradesinin nasıl değiştirildiğine ilişkin herhangi bir somut bilgiye yer veremedi. Yüksek Kurul’un iptal gerekçeleri arasında yer alan ve kurulları yasaya aykırı şekilde oluşturulduğu ifade edilen 754 sandıkta hükümlü ve tutuklular yerine sadece 3 adet kısıtlı oy kullanıldığı ve bu 754 sandığın sadece 2 tanesinin sayım döküm cetvellerinde […]

YSK’nin iptal gerekçesinin altı tamamen boş: Ali İhsan Yavuz bile daha inandırıcıydı!

YSK, İBB seçimleri için açıkladığı iptal gerekçesinde seçmen iradesinin nasıl değiştirildiğine ilişkin herhangi bir somut bilgiye yer veremedi. Yüksek Kurul’un iptal gerekçeleri arasında yer alan ve kurulları yasaya aykırı şekilde oluşturulduğu ifade edilen 754 sandıkta hükümlü ve tutuklular yerine sadece 3 adet kısıtlı oy kullanıldığı ve bu 754 sandığın sadece 2 tanesinin sayım döküm cetvellerinde sandık kurulu üyelerinin imzalarının bulunmadığı tespit edildi.

Karara bu itirazları yönelten YSK Üyesi Yunus Aykın, ayrıca, yerine oy kullanılan hükümlü seçmen sayısının da toplam oy içinde 85 binde 1’e tekabül ettiğini ve bunun seçimi usulsüz hale getiremeyeceğini belirtti. YSK’nin gerekçeli kararı, AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz’un “Kesinlikle bir şeyler oldu” şeklindeki açıklamalarını bile arattı.

1 ‘TEMEL’, 2 TANE DE YAN GEREKÇE SUNULDU

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 31 Mart’ta düzenlenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı (İBB) seçimlerinin iptal gerekçesini açıkladı. Gerekçeli kararda seçimin iptal edilmesi 3 başlığa dayandırıldı: 1) 754 sandığın sandık kurullarının yasaya aykırı oluşturulması. 2) 706 adet kısıtlı oy kullanımı. 3) Toplam 108 sandığın sayım döküm cetvelinde hatalar bulunması. (Bunların 18’inde hiç cetvel yer almazken, 90’ında cetvelin yer aldığı ancak sandık kurulları tarafından imzalanmadığı belirtildi).
Gerekçeli kararda yer verilen, 706 kısıtlı oyun ve 108 sandığa ait sayım döküm cetvellerindeki eksikliklerin, tek başına iptal nedeni olarak değerlendirilmediği, bu iki hususun, 754 sandık kurulunun yasaya aykırı olarak oluşturulması durumuyla birlikte ele alındığı ve buradan hareketle seçimin iptaline hükmedildiği dile getirildi. Yani 1 temel, 2 tane de yan gerekçe sunuldu. YSK’nin 7 üyesi, AKP tarafından yapılan itirazların seçimin iptaline gerekçe olmayacağını kabul etmekle birlikte, bu iddialara gerekçeli kararda yer vererek kafalardaki soru işaretlerini artırdı.

SOMUT KANIT YOK ŞAHSİ KAANAT VAR

Bununla birlikte, gerekçeli kararda sözü edilen ihmallerin seçmen iradesine ne şekilde etki ettiğine dair bir bilgiye de rastlanılmadı. Yüksek Kurul, bu noktada herhangi bir somut kanıt göstermek yerine, “754 sandık kuruluna güven olmayacağı açık” gibi muğlak ve ikna edicilikten uzak bir saptama yaptı. ‘Bu kurullara neden itibar edilemeyeceği’, ‘kurulların işlem yaptıkları sandıklarda ne gibi aykırılıkların olduğu’ türünden sorular havada kaldı.

Başkan Sadi Güven ile birlikte karara muhalefet şerhi yazan 4 YSK üyesinden biri olan Yunus Aykın, kurulları yasalara aykırı şekilde oluşturulduğu ifade edilen 754 sandığın yalnızca 2 tanesinde (Beşiktaş 1034-1241) sayım döküm cetvellerinde eksiklik olduğunu vurguladı. Hata saptanan 2 sandıkta da yalnızca sandık kurulları üyelerinin imzalarının ihmal edildiği bilgisi de Aykın’ın şerhinde yer aldı. Yani iptale gerekçe olan 754 sandıktan 752’sinde seçmen iradesinin sandığa kusursuz şekilde yansıdığını çürüten tek bir olgu gösterilemedi.

SUNULAN GEREKÇELER BİRBİRİYLE ÖRTÜŞMÜYOR

YSK üyesi Yunus Aykın’ın şerhinde, YSK’nin iptal yönünde oy kullanan üyelerinin öne sürdüğü; 754 sandıktaki kurul usulsüzlüğü, 706 kısıtlı seçmenin oy kullanması ve 108 sandıktaki sayım döküm cetvellerindeki problemler olarak tarif edilen 3 gerekçenin de birbirleriyle örtüşmediğinin altı çizildi. Aykın, toplam 706 kısıtlı seçmenin oy kullandığı verisine karşılık, 754 sandığın sadece 3’ünde (Başakşehir 2306, Beşiktaş 1239 ve Fatih 3205 numaralı sandıklar) tutuklu, hükümlü ya da ölü seçmenin oy kullanmış gibi göründüğüne dikkat çekti. Aykın, 108 sandıktaki cetvel hatalarının sadece 2 tanesinin bu 754 sandık içinde yer aldığını vurguladı. Aykın’ın bu karşı argümanları, YSK’nin iptal kararında 3 benzemez unsurun bir araya getirildiğini ortaya koydu.

Ayrıca ölü, tutuklu ve hükümlü olanların yerine kullanıldığı gözüken 105 oyun, İstanbul’da kullanılan oylar içinde 85 binde 1 gibi bir rakama tekabül ettiğini dile getiren Aykın, bunun seçim sonuçlarına tesir etmeyeceğini ve seçimi usulsüz hale getirmeyeceğini kaydetti.

7 OY AKP LEHİNE FAZLADAN YAZILMIŞ

YSK, sayım döküm cetvelleri problemli olan 108 sandıktaki 30 bin 281 oyun, seçim sonucunu etkilediğini ve AKP’nin adayı Binali Yıldırım aleyhine bir tablo yarattığını öne sürdü. Fakat 108 sandık özelinde ilginç bir durum göze çarptı. Sayım döküm cetvelinin sorunlu olduğu kaydedilen 108 sandık içinde, sandık kurulu üyelerinin imzalarının bulunmadığı sandık sayısı 90. Bu 90 sandığın 86’sında sayım döküm cetvelleri imzasız olmasına rağmen hatasızken, hatalı olan 4 sandıktan AKP lehine toplam 7 oy fazla çıktı. Bir başka deyişle, seçmen iradesi AKP lehine ve CHP aleyhine sandığa problemli şekilde yansıdı. Bu şaşırtıcı durum da YSK üyesi Yunus Aykın’ın itirazında yer aldı.

Oy kullandığı görünen 706 kısıtlı seçmenin, Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım arasındaki 13 bin 742’lik oy farkını kapatmayacağı ve sonuca tesir edebilecek bir faktör olmadığı ise zaten tartışmaya yer bırakmayacak kadar açık.

KURULLARDAKİ HATALAR İPTAL GEREKÇESİ OLAMAZ

Başkan Sadi Güven’in şerhinde ise usule ilişkin önemli eleştiriler yöneltildi. Güven şerhine net şekilde, “Sandık kurullarının usulsüz oluşması tam kanunsuzluk halini oluşturmaz” notunu düştü. 2004 ve 2009 seçimlerindeki benzer başvurulara YSK’nin verdiği kararları hatırlatan Güven, “Sandık kurullarının kuruluşuna ilişkin işlemlerin kesinleşmesinden sonra bu kuruluşa karşı yapılacak itirazlar seçimden sonra o seçimlerin iptali için tek başına bir itiraz sebebi olarak ileri sürülemez” ifadelerini kullandı.

YSK Başkanı ayrıca, bu seçimde kullanılan oylara dair saptanan tüm maddi hataların giderilip seçim sistemine (SEÇSİS) işlendiğini hatırlatarak, kurulları kanuna aykırı şekilde belirlenen 754 sandığın 750’sinde AKP’li sandık görevlerinin bulunduğunu da şerhine ekledi.

***

24 Haziran izahı kuşkuları artırdı

YSK, İstanbul seçimlerine ilişkin iptal kararında 24 Haziran 2018’de yapılan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekiliği seçimlerine ilişkin de bir açıklama yaptı. Yüksek Kurul, bu seçimler için, sandık kurullarının yasaya aykırı oluşturulduğu yönünde bir şikâyet almadığı için konuyu görüşmediğini ifade etti. İlgili bölümde şu sözler yer aldı: “13/03/2018 tarihindeki kanun değişikliğinden sonra Türkiye’de iki seçim yapılmıştır. Bunlardan ilki 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimidir. Bu seçim sonucunda sandık kurulu başkanlarının kanuna aykırı belirlendiği yolunda bir itiraz intikal etmediğinden, Kurulumuzca bu konuda bir değerlendirme yapılmamıştır.” Böylece, 31 Mart’taki İBB seçimlerinin iptaline neden olan gerekçenin, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçildiği seçimlerde devre dışı kaldığı ortaya çıktı.