AYM’nin şehirlerarası yollarda gösteri yürüyüşünü yasaklayan kanunu iptal etmesine tepki gösteren Soylu, AYM Başkanı Arslan’a meydan okudu. Soylu’nun Yüksek Mahkeme Başkanı’na yönelik tutumunu eleştiren CHP’li Tanal, “Yürütme yargıyı teslim alıyor” dedi.

Yürütme yargıyı teslim alıyor

POLİTİKA SERVİSİ

Hedef gösteren çıkışlarıyla dikkat çeken İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun gündeminde bu kez Anayasa Mahkemesi (AYM) başkanı Zühtü Arslan yer aldı. AYM’nin şehirlerarası yollarda gösteri yürüyüşünü yasaklayan kanunu iptal etmesine tepki gösteren Soylu, “Anayasa Mahkemesi Başkanı’na söylüyorum kendi arabamla tek başına gitmeye ben varım sen var mısın?” diye konuştu.

Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde düzenlenen ‘Toplumsal Olaylarda Müzakere Kursu’ açılış törenine İçişleri Bakanı Soylu’nun AYM’ye yönelik tepkisi damga vurdu. AYM’nin şehirlerarası yollarda gösteri yürüyüşünü yasaklayan kanunu iptal etmesine tepki gösteren Soylu, “Nesini iptal ettiniz?” dedi.
Soylu AYM Başkanı Zühtü Arslan’a yönelik şu ifadeleri kullandı: “Madem özgür bir ülkeyiz, ana caddelerde, sokaklarda özgürce yürüyüş hakkının ortadan kaldırılmasını onayladınız. Polis koruması almana gerek yok. Bisikletinle işe git gel bakalım. Kendi arabamla tek başına gitmeye ben varım sen var mısın?”

138. Madde ihlal ediliyor

Soylu’nun yüksek mahkemeye yönelik sarf ettiği sözler tepki çekti. “İçişleri Bakanı’nın bu çıkışı, yürütmenin yargıya verdiği bir gözdağıdır” diyen CHP İstanbul Milletvekili ve İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Üyesi Mahmut Tanal, “Yürütme, yargıyı teslim almaya çalışıyor. Yürütmenin yargıyı teslim aldığı, yönlendirdiği rejimler, otoriter, baskıcı, özgürlüğün olmadığı rejimlerdir. İçişleri Bakanı’nın açıklamaları, Anayasamızın ‘Mahkemelerin bağımsızlığı’ başlıklı 138. Maddesinin de ihlali anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.

Soylu’nun Anayasal suç işlediğini belirten Tanal’ın açıklamasında şu değerlendirmeler yer aldı: “Yürütme, idare, mahkemelere ve yargıçlara emir ve talimat veremez. İktidar, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Adalet bir gün herkese lazım olur. AYM, 1961 anayasası ile kuruldu. 27 Mayıs darbesinden önce, 1924 anayasasıyla Anayasa Mahkemesi’nin temelleri atılsaydı, Menderes ve arkadaşları idam edilmezlerdi. AYM bir şekilde keyfiliğe, hukuksuzluğa ‘dur’ der, Menderes asılmazdı.”