Z kuşağının anatomisi

Can UĞUR

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen haftalarda üniversite sınavına girecek gençlerle dijital ortamda gerçekleştirdiği buluşmaya üniversiteli adayı gençlerin ‘OyMoyYok’ biçiminde tepki mesajları damga vurmuştu. Bunun ardından ‘Z Kuşağı’ tartışması yine Türkiye’nin gündemine geldi. 2000’li yıllarda doğanları tanımlamak için kullanılan ‘Z Kuşağı’ tanımı beraberine birçok tartışmayı da getirmiş bulunuyor. Z Kuşağı’na yönelik araştırmalar uzunca bir süredir yapılıyor. 2. Dünya Savaşı sonrası doğanları tanımlamak için kullanılan Baby Boomer’dan X ve Y kuşağı isimlendirmelerine kadar bu alanda yapılan tasnifler geniş bir literatüre sahip.

Gazetemiz bu anlamda söz konusu tartışmalara ilişkin farklı eğilimlerin ne anlama geldiğinden yola çıkıyor ancak burası ile sınırlı kalmıyor. Hem bilimsel verileri hem de konunun toplumsal arka planını göz önünde tutarak sağlıklı bir değerlendirme yapmanın yolunu arıyoruz. Kuşak tartışmasını birbirinden yalıtık bir eksene sıkıştırmak ile kuşakların aslında hiç olmadığı bunun tamamen yapay bir olgu olduğunu söylemek söz konusu sürecin sağlıklı değerlendirmesinin önünde engel teşkil ediyor.
Z Kuşağı diye tanımlanan gençler özellikle teknolojik aletleri kullanma ve onlarla hayatlarını sürdürme konusunda kendisinden önceki kuşaklardan çok daha ileri düzeydeler. Bu da beraberinde belirli alışkanlıklar ortaklıklar ve davranış kalıplarını ortaya çıkartıyor. Ancak olgu bununla sınırlı değil. Özellikle ana akım medya başta olmak üzere birçok araştırmacı ve yazar konuyu magazinelleştirerek buraya sıkıştırıyor. Öte yandan meselenin sınıfsal boyutu da konunun diğer yüzünü oluşturuyor.

Sınıfsal eşitsizliklerin yaşandığı bir alanda ismine hangi kuşak dersek diyelim eşitsizliklerin o kuşaktaki ilişkilere sirayet etmesi hatta temelini teşkil etmesi kaçınılmaz. Gelir dağılımı, teknolojik aletlere ulaşma vb konularda söz konusu sınıf momenti kendini net biçimde gösteriyor. Ancak salt bu eksene indirgenen bir okuma da eksik; her eksik analiz gibi de yanlış olacaktır.
Yazı dizimizi bu kaygılar bağlamında şekillendirdik. Alanında uzman sahada çalışma yapan isimlerle yaptığımız görüşmelerin yanında meselenin siyasal arka planını da çalışmamızda öne çıkardık. Z Kuşağı ile ilgili anketleri de yine dizimizde göreceksiniz. Bunların yanında yazı dizimizde meselenin öznesi olan Z Kuşağı’ndan gençlerin görüşlerini okuyacaksınız. Farklı sosyoekonomik pozisyonda olan gençlerin ortaklaştıkları ve ayrıldıkları noktalar bu anlamda çok çarpıcı bilgiler sunuyor. Siyasal İletişim Danışmanı ve SİTA Politik Danışmanlık Genel Müdürü O. Suat Özçelebi, Kuşak araştırmacısı Evrim Kuran ve Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ise bu alanda dizimize katkı sunan isimler.