Zafer Günü sadece bir askerî zaferi değil fedakârlığı, acıları ve umudu temsil ediyor
Kızılordu’nun Berlin’e girerek Hitler faşizmini alt edişinin 80’inci yıldönümü, Rusya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’nda da kutlandı.

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi Almanyası'nı yenilgiye uğratmasının 80’inci yıldönümü, Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolosluğu’nda kutlandı. 9 Mayıs Zafer Günü dolayısıyla yapılan kutlamada savaşta yaşamını yitirenler anıldı.
Nazi Almanyası’na karşı kazanılan Büyük Vatanseverlik Savaşı’ndaki zaferin 80. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen törene çok sayıda davetli katıldı. Açılışta konuşan Rusya’nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Vyaçeslavoviç Buravov, “Zafer Günü yalnızca bir askeri zaferi değil, milyonların fedakârlığını, acılarını ve umudunu temsil ediyor. Farklı kültürlerin ve dillerin buluştuğu bu geniş coğrafyada, savaşın bıraktığı izler ve barışın değeri hep birlikte hatırlanıyor. Herkes kendi kimliğiyle, ortak kimlikte, birlik ve dayanışma ruhuyla tarihe saygı duruşunda bulunuyor” dedi.
ULUSAL GURUR VE MİNNETTARLIK GÜNÜDÜR
Buravov, “9 Mayıs halkın kutladığı bir bayram, cephede ve cephe gerisinde ortak zaferimizi sağlayan herkese duyulan ulusal gurur ve minnettarlık günüdür. Bu büyük bayram, halkımız için çok derin bir anlam taşımaktadır. Dedelerimizin ve büyük dedelerimizin fedakârlıkları o kadar büyüktü ki, onların vatan uğruna gösterdikleri emsalsiz kahramanlıkların ebedi ateşi kalbimizde hiç sönmeyecek” ifadelerini kullandı.
9 Mayıs’ın kendileri için kutsal bir gün ve olduğunu vurgulayan Buravov, “9 Mayıs hepimiz için kutsal bir tarih, Sovyetler Birliği halklarının güçlü ve sinsi bir düşmana karşı verdiği mücadelede gösterdiği olağanüstü çabaların sembolü ve sonucudur” ifadelerini kullandı.
"AVRUPA’YI DA KURTARDIK"
O korkunç savaşın dokunmadığı aile kalmadığını belirten Rus konsolos şöyle dedi:
“Bu zafer, tarifsiz kayıplar ve fedakârlıklar pahasına kazanıldı. Hatırlatmak isterim ki SSCB’nin kayıpları yaklaşık 27 milyon kişiydi ve bunların çoğu sivillerdi. Sadece ülkemizin egemenliği ve bağımsızlığı korunmakla kalmadı, Avrupa’nın büyük bir kısmı 'kara vebadan' kurtarıldı ve düşman kendi ininde yok edildi. Vatanı savunanların cesareti, cephede ve cephe gerisinde omuz omuza mücadele edenlerin azmi önünde saygıyla eğiliyoruz.”
Batılı güçlerin tarihi çarpıtmasına da tepki gösteren Buravov, “Maalesef günümüzde tarihî gerçekleri çarpıtma ve yeniden yazma girişimleriyle daha sık karşılaşıyoruz. Avrupa’nın pek çok yerinde, hayatını kaybeden kurtarıcı askerler işgalci ilan edilmekte, hainler ve suçlular ise aklanmaya çalışılmaktadır. Sovyet askerlerinin anıtlarına yapılan saldırılar, Zafer Günü etkinliklerinin yasaklanması ve hatta St. George kurdelesi gibi 'askerî saldırganlık sembolleri'nin kullanılmasının engellenmesi, ne yazık ki yaygın hale gelmiştir. Bugün kutladığımız tarihin güncelliğini ve önemini, Avrupa’da yükselen Nazizm ideolojisi ve uygulamalarında net bir şekilde görmekteyiz. Faşist grupların oluşturulması, Nazi suçlularının yüceltilmesi ve halklara yönelik nefret ideolojisinin yayılması, bu tehdidin ne kadar ciddi olduğunu gözler önüne seriyor” diye konuştu.
"TARİHİ ÇARPITAMAZLAR"
Üç yılı aşkın süredir Rusya’nın Ukrayna’da yeniden canlandırılmaya çalışılan nazizme karşı kararlı bir mücadele yürüttüğünü kaydeden Buravov, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Bu, değerlerimiz, inancımız, kültürümüz ve Rusya’nın dünya sahnesindeki hak ettiği yeri için verilen özverili bir mücadeledir. Atalarımızın kahramanlığı ve direnci bizim için örnek teşkil etmektedir. 80 yıl sonra bile Zafer Günü hâlâ güncelliğini ve özel anlamını korumaktadır. Sadece birlik ve dayanışma içinde, sınav anlarında gerçeği savunabilir, Nazizmin yeni tezahürlerini ve tarihi çarpıtma girişimlerini durdurabiliriz. Rusya, bu eğilimlere karşı her zaman mücadele edecektir. Bu amaçla, ülkemizin girişimiyle ve destekçilerinin katkısıyla BM Genel Kurulu her yıl Nazizmin yüceltilmesine karşı bir karar kabul etmektedir. Bugün, cephede ve cephe gerisinde savaşanları, partizanları ve yeraltı direnişçilerini minnetle anarken, Sovyetler Birliği halkları için bu savaşın gerçekten Büyük Vatanseverlik Savaşı olduğunu ve bu savaştaki zaferin de hepimizin ortak büyük zaferi olduğunu vurgulamak istiyoruz. Görevimiz, Sovyet halklarının Hitler faşizmini yenmedeki özel rolünün kasıtlı olarak çarpıtılmasına izin vermemek; ancak işbirliği ve karşılıklı dayanışma içinde, günümüzün zorluklarına daha güçlü ve kendinden emin bir şekilde karşı koyabileceğimizi unutmamak.”
Sovyet Kızılordu’nun 8-9 Mayıs 1945’te Berlin’e girerek Hitler Almanyası’nı yenip İkinci Dünya Savaşı’nın sona erdirmesi “9 Mayıs Faşizme Karşı zafer Günü olarak kutlanıyor.