Google Play Store
App Store

Kazakistan’da akaryakıt zamlarına karşı başlayan protestolar hükümeti devirse de öfke dinmedi. Cumhurbaşkanının faturayı hükümete keserek gösterileri dindirme hamlesi tutmadı, sokakları terk etmeyen Kazaklar siyasi değişim istiyor. Başkentte de OHAL ilan edildi.

Zam hükümeti götürdü

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Petrol zengini Orta Asya ülkesi Kazakistan’da akaryakıta gelen zamlara karşı pazar gününden bu yana devam eden protestolar hükümeti devirdi. 19 milyonluk ülkede hükümetin sıvılaştırılmış petrol gazına (LPG) fahiş zam yapmasının ardından halk sokaklara dökülmüştü.

Halkın dinmeyen öfkesi sonrası Başbakan Askar Mamin ve kabine üyeleriyle dün sabah bir araya gelen Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Almatı ve ülkenin enerji merkezi Mangistau’da OHAL ilan etti. Zamların geri alınmasını ve fiyat kontrollerinin yapılmasını isteyen Tokayev, sadece akaryakıta değil önemli tüketim ürünlerinin fiyatının da düzenlenmesini istedi. Tokayev’le görüşmenin hemen ardından Kazak hükümeti istifa kararı aldı.

BU DÜZEN DEĞİŞMELİ

Yaşanan olayların arkasında yerli ve yabancı provokatörlerin olduğunu ileri sürerek göstericileri suçlamayı da ihmal etmeyen Tokayev’in hükümeti görevden alarak protestoları yatıştırma hamlesi sonuç vermedi. Kazak protestocular Tokayev’in faturayı hükümete çıkarma hamlesi ve OHAL kararına rağmen eylemlerine devam etti.

AFP’nin aktardığına göre Kazakistan’ın en büyük kenti olan eski başkent Almatı’da göstericiler belediye binasına girdi. Protesto eylemlerine binlerce kişi katılırken polis, ses bombası ve göz yaşartıcı gaz kullanmasına rağmen kalabalığın belediye binasına girmesine engel olamadı. Kazak medyasındaki haberlerde ise binandan alevler çıktığının görüldüğü, protestocuların hükümete ait diğer binaları da hedef aldığı aktarıldı. Almatı ve Mangistau’nun ardından başkent Nursultan’da da olağanüstü hâl ilan edildi.

HEYKELLER DE YIKILIYOR

Göstericiler Almatı’da ülkeyi perde arkasından yönetmeye devam eden eski lider Nursultan Nazarbayev’in heykellerini yıkmaya başladı. Tokayev ülkeyi terk etmeyeceğini açıkladı. Günlerdir devam eden olaylarda yüzlerce kişinin gözaltına alındığı kaydedildi. Kazaklar ekonomik gidişata olduğu kadar on yıllardır süregelen otoriter, baskıcı yönetimine de karşı çıkıyor. Hükümetin istifası sonrasında başbakan yardımcısı olan Alihan İsmailov, geçici başbakan olarak göreve başladı. SSCB’den 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden Kazakistan’da en son 2011’de benzer bir protesto gösterisi yaşanmıştı. Petrol işçilerinin maaş ve çalışma şartları talebi büyük çaplı bir protestoya dönüşmüş en az 14 gösterici yaşamını yitirmişti.

KREMLİN’DEN ÇAĞRI

Eylemler sürerken Rusya’dan diyalog çağrısı geldi. Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Kardeş komşu ülkedeki gelişmeleri yakından izliyoruz. Tüm sorunların anayasal çerçevede, diyalog yoluyla barışçı bir şekilde çözümünü destekliyoruz" ifadesi kullanıldı. Ankara’dan yapılan açıklamada da eylemlerin yakından takip edildiği belirtilerek, "Kazakistan yönetiminin krizin üstesinden geleceğine yönelik inancımız tamdır" ifadeleri kullanıldı.

***

Yaşananlar buzdağının görünen yüzü

Moskova Devlet Üniversitesi’nden Doç. Dr. İkbal Dürre, Kazakistan’da hükümetin istifasına yol açan zam protestolarını değerlendirdi. Doç. Dr. İkbal Dürre’nin değerlendirmeleri şu şekilde:

SORUN SADECE EKONOMİ DEĞİL

Başlangıçta bir anda iki misli yükselen gaz/LPG fiyatlarını protesto eylemleri olarak başlayan halk protestoları çok kısa bir sürede özellikle ülkenin batısında ve güneyinde hızla yayılarak hükümetin ekonomi politikasına ve genelde tüketim maddelerindeki fiyat artışlarına karşı bir protestoya dönüştü. Kazakistan coğrafi olarak büyük bir ülke, mesafeler uzun ve kara taşımacılığında yoğun olarak LPG kullanılıyor. LPG’nin bir günde 60 Tenge’den 120’ye çıkması (Kazakistan para birimi 1$=435,6 Tenge) geleneksel olarak ucuz fiyata alışmış sürücülerde/yurttaşlarda şok etkisi yarattı ve olayların başlamasının kıvılcımı oldu.

YÖNETİME KIZGINLIK HAD SAHFADA

Her ne kadar hükümet daha sonra bu olayda benzin istasyonlarını suçlayıp sorumluluğu onlara atsa da ve bunun sonucunda fiyatlar 90 Tenge’ye kadar düşse de tansiyon düşmedi. Çünkü bu olaylar buz dağının sadece görünen yüzü, asıl mesele halkın yönetime karşı olan genel memnuniyetsizliği. Kaldı ki bu boyutta olmasa da protesto gösterileri Kazakistan’da dönem dönem süregelen bir gerçeklik. Hatta 2011 yılında Janaözen şehrinde güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu çok sayıda gösterici hayatını kaybetmişti.

GÖSTERİCİLERİN LİDERİ YOK, İRADELERİ VAR

Protestolar spontane başladı. Bir lideri yoktu ama yavaş yavaş bu durum değişiyor. Protestoların başını Batı’da petrol şehirleri olan Aktau ve Janaözen şehirleri çekiyor.

Hükümetin istifasının Cumhurbaşkanı Tagayev tarafından kabulü şu ana kadar tepkileri azaltmış değil. Gösteriler devam ediyor. Son gelen haberlere göre internet ve diğer haberleşme hizmetleri kesilmiş durumda. Başkan Tokayev protestoların bastırılması için daha sert önlemlere başvuracak gibi.

GÜVENLİK GÜÇLERİ ŞİMDİLİK ORTADA

Ama şu anki gösterilerde şimdiye kadar güvenlik güçlerinin sert önlemler almaması dikkat çekici. Hatta sosyal medyada bazı güvenlik güçlerinin göstericilerin tarafına geçtiğine dair doğrulanmamış haberler de var. Ayrıca güvenlik güçlerinin hiçbir halükarda bu sefer halka karşı gerçek mermi kullanmayacakların beyan ettikleri de basına yansıyor.

RUSYA-ÇİN, KAZAK YÖNETİMİNİN YANINDA

Rusya ve Çin gibi Kazakistan ile stratejik ilişkilere sahip ülkeler var olan iktidarı destekleyici bir pozisyonda. Diğer taraftan iktidar olaylar daha da büyüyüp ülkenin ana gelir kaynağı olan gaz ve petrol üretimi alanında toplu bir krize yol açmadan protestocularla bir diyalog yolu aramak çabası içinde

***

NE OLMUŞTU?

Eylemler ilk olarak ülkenin batısında Hazar Denizi kıyısındaki Janaözen kentinde 2 Ocak Pazar günü zamma karşı çıkan sürücülerin tepkisiyle başladı. Kentin ana yollarını kapatan sürücüler LPG fiyatının litre başına 120 Tenge’den 60 Tenge’ye indirilmesini istedi. Öfke hemen ardından ülkenin tüm petrol ve doğal gaz rezervlerinin bulunduğu batı kesimindeki Aktau başta olmak üzere Atırau, Aktöbe, Oral şehirlerinin yanı sıra ülkenin en büyük kenti Almatı, başkent Nursultan, Oral, Kökşetav, Karagandı, Şımkent, Beyneu’ya yayıldı. Sürücülerin eylemlerine Aktau bölgesindeki büyük petrol sahalarında çalışan işçiler de destek verdi. Kurulan özel hükümet komisyonu, Aktau’da protestocularla görüşerek, LPG fiyatını litre başına 50 Tenge’ye (0,11 Dolar) düşürdüklerini açıklamıştı. Ancak buna rağmen devam eden gösterilerde ise mevcut yönetim sistemini eleştiren siyasi sloganlar atıldı ve halkın sosyoekonomik durumunun iyileştirilmesine ilişkin talepler dile getirilmişti.