Zehir solumaya devam!
GÖKAY BAŞCAN
Kocaeli Dilovası’nı delik deşen eden Nuh Çimento San. A.Ş.’nin Kalker Ocağı Üretimi Kapasite Artırımı Proje’sine ‘Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir’ kararı verildi. Orman arazisine kurulu kalker ocağının kapasite artırımıyla birlikte yılda 4 milyon ton üretim yapması planlandı.
Çevresini saran büyük sanayi ve yarattığı tahribatla boğuşan Dilovası’nda 2002 yılında ÇED olumlu kararı alarak faaliyete geçen kalker ocağı, açık ocağı tekniğiyle patlatma yapılarak işletiliyor. Geçen süre zarfında 50 hektara yakın ormanlık alanı yok eden ve ocağın patlatmadan çıkardığı gürültü ve tozdan kaynaklı yarattığı çevresel tahribata yol açan kalker ocağına Kocaeli Valiliği kapasite artışına ÇED gerekli değildir kararı verdi.
Yaşam alanlarının yanına kurulu olan kalker ocağı, Çerkeşli Köyü’ne 2 kilometre, Hereke’ye 3,3 kilometre, Dilovası’na ise sadece 7 kilometre uzaklıkta.
ORMANLAR YOK OLUYOR
Ocağın işletildiği 49 hektarlık alanın 46,29 bölümlük alanı orman arazisi içerisinde yer alıyor. Ne kadar ağacın daha kesileceği şirketin hazırladığı nihai ÇED dosyasında belirtilmezken, projenin faaliyet alanı ve çevresinin 1. derece deprem bölgesinde olduğu belirtiliyor. Bölgedeki ağaç türlerine ilişkin dosyada şu ifadeler yer alıyor: “Proje alanında bulunan ana ağaç türleri başta meşe türleri olmak üzere, gürgen, akçakesme, kocayemiş, laden, böğürtlen vb. maki florasına katılan diğer türlerdir. Sahada yapılacak her türlü kesim ve taşıma işleminde Orman Müdürlüğü’nün uygun görüşleri doğrultusunda yapılacağı taahhüt edilmektedir.”
‘KİRLİLİKTEN KOAH OLDUM’
Kentteki yoğun sanayileşme sonrası KOAH hastası olduğunu ve virüs nedeniyle evde karantinada olduğunu belirten İsmail Kaya “Sigara dahi içmiyorum. Kentteki hava kirliliğinden dolayı KOAH hastası oldum. Dilovası’nı kirleten sanayi ve madenlere; belediye ve valiliğin dur demesi gerekiyorken önünü açıyor. Valilik doğru demiş (!) ÇED’e gerek yok. Çünkü insan sağlığına gerek yok. Karar vericiler halka sormadan karar veriyor. Sadece para için her yol mubahtır diyorlar. Bu kentte bir çok çocuk sakat doğdu. Binlercesi solunum yolu hastalığı çekiyor. Hiçbir madencinin, sanayicinin benim çevremi kirletmeye hakkı yok” ifadelerini kullandı.